Yeni Konya Gazetesi'nin haberine göre, Kulu’nun tarihi, 1926 yılında bucak haline getirilmesiyle başlıyor. İlk olarak Şereflikoçhisar’a, 1933 yılında ise nahiye olarak Cihanbeyli’ye bağlanan Kulu, 1954 yılında önemli bir değişim yaşadı. Ankara'nın Haymana ve Balâ ilçelerine bağlı bazı yerleşimlerin sınırlarına dahil edilmesiyle, Konya’ya bağlı bir ilçe haline getirildi. Bu tarihsel süreç, Kulu’nun idari yapısında önemli bir dönüşümün kapılarını açtı.
STRATEJİK KONUMUYLA ÖNE ÇIKIYOR
Kulu, Türkiye'nin İç Anadolu bölgesinde, Konya ilinin kuzeydoğusunda yer alır ve Ankara il sınırına oldukça yakındır. İlçenin stratejik konumu, önemli kara yollarının kesişim noktasında yer almasıyla daha da belirginleşir. Bu özellik, Kulu’yu hem ekonomik hem de lojistik açıdan önemli bir merkez haline getirir.
TARIM VE HAYVANCILIK EKONOMİNİN BEL KEMİĞİ
Kulu’nun ekonomisi, ağırlıklı olarak tarım ve hayvancılığa dayanır. İlçede buğday, arpa, şeker pancarı ve ayçiçeği gibi tarım ürünleri yetiştirilir. Bunun yanı sıra, küçükbaş ve büyükbaş hayvancılık da önemli bir gelir kaynağıdır. Kulu’nun bereketli toprakları ve tarım faaliyetleri, ilçenin ekonomik yapısının temelini oluşturur.
İSVEÇ'E GÖÇ EDEN BÜYÜK BİR NÜFUS
Kulu, yurt dışına işçi gönderen ilçeler arasında da bilinir. Özellikle İsveç’e göç eden büyük bir Kulu nüfusu bulunur. Bu göç, ilçenin sosyal ve ekonomik yapısını da etkilemiş, uluslararası bağlantılar kurmasına vesile olmuştur. İsveç’te yaşayan Kululular, hem ilçeye hem de Türkiye’ye katkı sağlamaya devam etmektedir.
KULU'NUN GELECEĞİ
Tarihi kökleri, stratejik konumu ve ekonomik potansiyeli ile Kulu, Konya’nın dikkat çeken ilçelerinden biri olmaya devam ediyor. Kulu’nun gelişimi, hem yerel yönetimlerin hem de halkın çabalarıyla sürdürülürken, ilçenin gelecekte daha da parlayacağı öngörülüyor. Bu önemli kesişim noktasında yer alan Kulu, sadece geçmişiyle değil, geleceğiyle de büyük umut vaat ediyor.