Bu marketi Başkentliler çok sevdi: Hem ucuz hem kaliteli!

Anadolu Tat Gurme Market’in işletmecisi Barış Özbey, “Piyasaya göre temel gıda ürünlerini yüzde 25-30 oranının altında satıyoruz. Tabi ürüne göre yüzde oranı değişiklik gösterebilir. Halka hizmet önceliğimiz. Gelsinler, bizi görsünler. Ürünlerimizi alsınlar. Beğenmediklerinde getirsinler. Sattığımız ürünlere güveniyoruz." dedi.

ÖZEL HABER: ESRA SARI

Anadolu Tat Gurme Market’in işletmecisi Barış Özbey, Anadolu Tat Gurme Market'in doğuş hikayesini anlattı, markette bulunan doğal ve yöresel ürünler hakkında bilgi verdi.

Anadolu Tat Gurme Market’in 2023 yılının Haziran ayında açıldığını belirten Özbey, anadolugazete.com.tr’ye yaptığı açıklamada, “Çok yeni bir işletme. Bu konsept yeni oluşturuldu. Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesiyle dirsek temasındayız. Yetkili satış noktasıyız. Ürünlerini almaya, satmaya ve isim hakkını kullanmaya muktediriz. Lakin bunu kullanırken sözleşmemiz gereği ürünlerin kontrolleri, alış-satış fiyatları kadar fakülte kontrol ediyor.” dedi.

Özbey, Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nin üreticilerden ilk önce numune istediğini, ayrıca üretim belgesi, işletme kayıt numarası istediğini kaydetti.

"HALKA HİZMET ÖNCELİĞİMİZ"

Doğal ve organik ürünler sattıklarını belirten Özbey, süt ve süt ürünleri, yumurta ve bal gibi temel gıda maddelerini en uygun fiyata tüketiciyle buluşturmaya çalıştıklarını belirterek, şunları söyledi:

“Piyasaya göre temel gıda ürünlerini yüzde 25-30 oranının altında satıyoruz. Tabi ürüne göre yüzde oranı değişiklik gösterebilir. Biz en ucuz ürünleri satıyoruz diye bir iddiamız yok. Piyasada her zaman daha ucuz ürün bulunur. Biz bu işin stokçuluğunu ve fırsatçılığını yapmadan ilerlemeye çalışıyoruz. En uygun şartlarda satmaya çalışıyoruz. Buradaki amaç; insan sağlığını düşünüyoruz. Halka hizmet önceliğimiz. Gelsinler, bizi görsünler. Ürünlerimizi alsınlar. Beğenmediklerinde getirsinler. Sattığımız ürünlere güveniyoruz. Damağınız size yalan söylemez.”

Özbey, Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nin ürünlerinin kısıtlı olduğunu belirterek, "Ağırlıklı olarak süt ve süt ürünleri üretim yapıyorlar. Bundan hariç yumurta, salça ve meyve suyu üretiyorlar. Toplamda 13 kalem ürünü var. Beyaz peynirinden kefirine kadar bunlar mevcut. Sadece Ankara Üniversitesi değil, diğer illerindeki üniversitelerin ziraat fakültelerinde üretim varsa markete onları da getirdik. Örneğin Ege Ziraat’tan tarhana, meyve suyu geldi. Çukurova Üniversitesi’nden zeytinyağı ve keçi peyniri geldi."

Özbey, Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi öğrencilerinin sürece katkısı olduğunu ancak üretimi işin uzmanlarının yaptığını sözlerine ekledi.

Kira, işçi, sigorta giderleri, elektrik ve sarf malzeme giderleri gibi birçok giderin olduğunu belirten Özbey, sözlerini şöyle sürdürdü:

“6 ay önceden aldığımız bir ürünü şu anki fiyattan satmıyoruz. Piyasadan daha uyguna satıyoruz. Müşteri bu durumun geçtiğini düşünüyorum. Fiyatımızla farklıyız. Kalitemizle farklıyız. Bizim fiyatlarımız uygun ama olması gerektiği gibi. Bu fiyatlara da gıda ürünleri satılabilir. Para kazanabilir. Ülke şartları zorlu ama biz iyi tarafta kalmak çalışıyoruz. Doğal ve organik ürün satan birçok işletme çok yüksek kar marjları ile çalışıyorlar. Gıda sektörün de fırsatçılık var. Fırsatçılık sadece fiyat anlamında değil, tarihi geçmiş bir ürünü tekrardan tüketiciye satılabiliyor.”

PEYNİR, ZEYTİN, TEREYAĞI...

Peynir çeşitleri, tereyağı, çiğ süt, zeytin, köy tavuğu gibi günlük tüketim ürünlerini tüketiciyle buluşturduklarını söyleyen Özbey, şu bilgileri paylaştı:

"Köy tavuğunun kilosu 79 lira, yumurta 99 lira, lor peynir 70 lira, hellim peyniri 50 lira, zeytin 89’lardan başlıyor, 139 liraya kadar. En iri boy zeytin 139 lira, Petek bal 198 lira, 3 litre çiğ süt 79 lira.

SERBET GEZEN TAVUK YUMURTASI 99 LİRA!

Serbest gezen tavuk yumurtası satıyoruz. Hem de 99 liraya satıyoruz. Yetiştirme kodu 1 olan kafes yumurtası değil. Yumurtanın üzerinde 2 ve 3 numarası (kod) varsa bu yumurta tüketilmemesini tüketicilere tavsiye ediyoruz. Evin tüm ihtiyaçlarını kozmetik ve temizlik ürünleri dışında her ürünü biz de bulabilirsiniz. Temizlik ve kozmetik ürünler portföyümüzde yer almıyor. Ünlü zincir marketlerdeki ürünlerle bizi kıyaslayamazsınız."

Bursa, Balıkesir ve Hatay’dan zeytinin geldiğini belirten Özbey, doğal ürünleri yerinden almaya çalıştıklarını vurguladı.

"VATANDAŞ CEBİNİ DÜŞÜNÜYOR"

Özbey, vatandaşın alım gücünün de düşük olduğunu ifade ederek, “Vatandaş artık cebini düşünüyor. Gıda ürünleri çok pahalı. Mecburen uygun fiyata ürün arıyor, bulmaya çalışıyor." dedi.

"PEYNİRLERİMİZİ TANITAMIYORUZ"

Özbey, Türkiye'de peynir çeşidinin çok fazla olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

"Almanya ve Hollanda’da gibi ülkeler peynirleri biliniyor. Ama Türkiye’de çok daha fazla peynir çeşidi var ancak bilinmiyor. Bizim peynirlerimizde yurtdışına açılmalı. 200’ün üzerinde çok ciddi peynirimiz var. Bu nedenle ülkemizdeki tüm peynirleri markette satmaya çalışıyoruz. Trakya, Çanakkale, İzmir, Konya, Erzincan, Sivas ve Van’dan peynir geliyor. Türkiye'nin peynirlerini tanıtamıyoruz. Çok ciddi bir çeşitliliğimiz var."

Ünlü zincir marketlerden çok farklı bir konumda olduklarını vurgulayan Özbey, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bilinen en ulusal zincir marketlerden, sonrasındaki yerel zincir marketlerin ortalama fiyat bandı göz edilerek burada satış politikası yürütülmektedir. Kâr marjı çok düşük. Markette sirkülasyondan işletme giderleri karşılanmaktadır. Dolayısıyla sirkülasyon bizim için çok büyük önem arz etmekte.”

Özbey, gıda sektöründe enflasyonun çok yüksek olduğuna işaret ederek, şöyle konuştu:

"Enflasyona dayanabilmek imkânsız halde. Çünkü 10 liraya aldığınız malı 11 liraya satıyorsunuz. Yenisini almaya gittiğinizde 11 buçuk lira diyorlar. Bu sefer öz sermayeden yemek durumunda kalıyorsunuz. İşletmeye sürekli öz sermaye desteği koymanız gerekli. Örneğin çiğ süt. Günlük tüketim ürünü. Bu ürünü stoklama şansınız yok. Raf ömrü 3 gün. Enflasyona bağlı olarak açıldığımız günden itibaren zam yaptığımız ürünlerde oluyor."

Gıda sektörünün sahtekarlığa açık bir sektör olduğundan bahseden Özbey, "Global gıda üreticiliği çok başka boyutlara gidiyor. Ülkemizde üreticiler kar odaklı iş yapıyorlar. Lojistik maliyetler çok arttı. Fabrikalar bile iade almamaya başladı. Zincir marketlerde ürünleri iade edemediği için farklı yollara başvurabiliyor." diye konuştu.

Özbey, beklentilerinin çok üstünde ilerlediklerini, İş potansiyelinin yüksek olduğunu da söyleyerek, sözlerini tamamladı.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

Ankara Haberleri