Kadınların çığlıklarını duyurmak için kürsüde olduğunu söyleyen Dinçer, 9 Ekim tarihinde yaptığı eylemi hatırlatarak, o gün itibarıyla 2024 yılında katledilen kadın sayısının 296 olduğunu ifade etti. Dinçer, geçen 68 günlük sürede 125 kadının daha hayatını kaybettiğini ve yıl içinde öldürülen kadınların sayısının 421’e ulaştığını belirtti.
“KADINLARIN KEFENİ BAKANLIĞA KADAR UZANDI”
Dinçer, konuşmasında Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’a seslenerek, "Ölen kadınların kefenlerinin boyu Meclis’ten Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na kadar uzandı" dedi. Kadınların devlet tarafından korunamadığını vurgulayan Dinçer, biber gazı ve elektroşok cihazı gibi savunma araçlarının kullanımının arttığına dikkat çekti. Bu durumun, kadınların yaşamlarını kendi imkanlarıyla savunmak zorunda kaldığının bir göstergesi olduğunu belirtti.
İSTANBUL SÖZLEŞMESİ VE 6284 SAYILI KANUN VURGUSU
Kadınların korunması için İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı kanunun hayati önem taşıdığını ifade eden Dinçer, AK Parti’nin kadın politikalarını eleştirerek, hükümetin bu konuda yeterli adımları atmadığını dile getirdi. Dinçer, "Bu ülkede kadın olmak zor, ama kadın ölmek çok kolay" diyerek, bütçede kadının ve çocuğun adının geçmemesini eleştirdi.
KADIN CİNAYETLERİNE KARŞI MÜCADELE ÇAĞRISI
Kadınların korunması için daha etkin önlemler alınması gerektiğini belirten Dinçer, kadın cinayetlerine karşı mücadelenin yalnızca hukuki değil, toplumsal bir sorumluluk olduğunu vurguladı. Konuşmasını, kadın haklarının güçlendirilmesi için somut adımlar atılması çağrısıyla sonlandırdı.