Engelli nüfusa dair verilerin eksikliğiyle başlayan Yaman, “Tam olarak kaç engelli vatandaşımız olduğunu bilmemek, içinde bulunduğumuz çağda kabul edilemez bir durum” dedi. Ayrıca, engelli raporlama süreçlerinde yaşanan hak kayıplarına dikkat çeken Yaman, ikili skaladan üçlü skalaya geçişin yeni sorunlar doğurduğunu belirterek, “Yakında Genel Kurul’a gelmesi beklenen torba yasa ile bu durum daha karmaşık bir hal alabilir” ifadelerini kullandı.
Engelli istihdamındaki eşitsizliklere de değinen Yaman, kamu istihdamında görev yapan yaklaşık 80 bin engelli çalışanın yalnızca beşte birinin kadın olduğuna dikkat çekti ve kadınların her zamanki gibi daha dezavantajlı durumda olduğunu ifade etti. Ayrıca atanmayı bekleyen engelli öğretmenler, sağlık çalışanları ve diğer meslek gruplarından bireyler için daha fazla fırsat yaratılması gerektiğini söyledi.
Engelli bakım ve rehabilitasyon süreçlerindeki eksikliklere de vurgu yapan Yaman, yeterli merkez bulunmadığını ve mevcut merkezlerde personel yetersizliği olduğunu belirtti. Bu merkezlerin, sosyal hizmet uzmanları, fizyoterapistler, psikologlar ve diğer sağlık profesyonelleriyle daha etkin hale geleceğini ifade etti.
Yaman, mesajını şu sözlerle tamamladı: “Engelli vatandaşlarımızın sosyal yaşama aktif katılımını sağlamak, ekonomik özgürlüklerini desteklemek ve bağımsız yaşam haklarını korumak temel önceliğimiz olmaya devam edecek. 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nde, eşitlik ve erişilebilirlik temelinde daha iyi bir Türkiye için çalışmalarımızı sürdüreceğiz.”