ÖZEL HABER: SAMET EKER
Meslek tanımı ve o alanda gelişmek bir çalışanın en değerli unsurlarındandır. Çünkü iş değişikliği veya yaşadığınız alan değişikliği ile beraber gittiğiniz bölgede de mesleğinizi devam ettirebilmeniz lazım. Bu konuda baristalık Türkiye geneli yıllardır gelişen bir meslek ağı olsa da hala meslek olarak tanımlanmış değil. Bu konudaki çalışmaları anadolugazete.com.tr’ye konuşan Aykut Altıntaş süreci derinlemesine anlattı.
“DÜNYANIN EN DEĞERLİ İÇİLEBİLİR MALZEMESİ”
Konuşmasına baristalığın sektörel bazda ne yazık ki meslek olarak görünmediğini söyleyerek sözlerine başlayan Aykut Altıntaş şunların altını çizdi:
“Aslına baktığımızda baristalık çok derin, detaylı ve önemli bir meslek. Çünkü dünyanın en değerli içilebilen malzemesini hazırlayan insanlardan bahsediyoruz. Dünya üzerinde borsada işlem gören tek gıda maddesi kahvedir. Yani petrol fiyatının yanında insanlar kahve fiyatlarının da takip ediyor. Dünyada bu kadar dolaşımı yüksek olan ikinci bir madde yok. Bu yüzden bu mesleği ve bu mesleği yapan baristaları önemsememiz gerekiyor. Bu mesleği yapan insanlar zamanında barmenlikle beraber iç içe kalmış ama biz bunu birbirinden ayırmalıyız.”
“MESLEKİ TANIMLAMAYI BİTİRMEK İSTİYORUZ”
İşini yapanları değerli hale getirmek gerektiğini belirten Altıntaş Ankara Ticaret Odası’nın bu konuda bir girişimi olduğunu fakat literatüre giremediğini açıkladı.
Konuşmasını sürdüren Aykut Altıntaş, şunları söyledi: “Ankara Ticaret Odasının öncülüğünde hem de Ankara’daki meslek erbaplarının, üniversitelerin desteğiyle iki-üç yıllık bir süreçte tanımlı bir meslek haline getirip sınavıyla, süreciyle ve üretimi ile meslek başındaki seçimleri ile bir sertifikasyon zincirine sokup çok kalifiyeli insanları buradan çıkmasını istiyoruz. Kalifiyeli insanların sertifika sahibi olmasını istiyoruz hatta bu sertifikanın uluslararası anlamda geçerliliği olabilecek adımları da atmak istiyoruz. Biz 60. Komite olarak bunun için mücadele veriyoruz çünkü arkadaşlarımız yurt dışına çıktığında buradaki profesyonel mesleklerini neden yurtdışında yapamasınlar. ATO zamanında İDEA diye bir alt platform kurdu. Bu platform ile aktarları ve çiçekçiler meslek haline getirdiler. Bizde İDEA platformunun müdürü ile bu süreci en kısa sürede tamamlamayı düşünüyoruz. Önümüzde üç yıllık uzun bir süre var ve 60. Komite olarak Ankara’daki nitelikli kahveciler ile beraber mesleki tanımlamayı bitirmek istiyoruz."
“HERKESE BÜYÜK GÖREVLER DÜŞÜYOR”
Altıntaş, “Türkiye’de geleceği planlamada oda yöneticileri, oda bürokratları, meslek örgütlerinin liderleri, mesleği icra eden arkadaşlarımıza büyük görevler düşüyor. Zaten mesleği tanımlamak üniversitesi, enstitüleri, meslek sahipleri, işletmecileri, girişimcileri, oda yöneticileri ile birlikte hepsini kapsayan bir süreç.” şeklinde konuştu.
“ANKARA BÜTÜN TÜRKİYE’NİN ÖNCÜSÜ OLABİLİR”
Aykut Altıntaş konuşmasını şu sözlerle noktaladı: “Çankaya Belediyesi baristalık eğitim programı öncesi biz eğitimin müfredatını ve içeriğini oluşturduk. Nitelikli kahveciler olarak baristanın neler yapması ve nasıl yapması gerektiği ile ilgili bir fasikül oluşturduk ve bunları eğitimin içine yedirdik. Biz barista eğitim kulübü veya barista eğitim derneği gibi bir oluşum kurarak Ankara’daki nitelikli kahvecilerle bu durumu sürdürülebilir yapabilir miyiz, diye çok tartıştık ama nihayete varmadı. Bu durumun sürdürülebilir hale gelmesi için oda ve meslek kuruluşları ile beraber bakanlıkların ve kamu bürokrasisinin buna el atması, destek vermesi lazım. İş arayan insanlar tarafından bir hobi olarak görülebiliyor ama perde arkasına baktığınızda çok zorlu yolculuktan geçilen bir meslekten bahsediyoruz. İnsanları işine yönelik geliştirdiğimiz kadar insanı da geliştirmeliyiz. Tabii ki bunların yanında işletme sahipleri ve işverenler olarak bizler de kendimizi geliştirmeliyiz. Onun için topyekûn bir ekosistem oluşturmalıyız. Ankara eğer burada doğru yerleştirmeleri, doğru kılavuzluğu yaparsa kesin çok büyük yerlere çevrilecektir. Mesleki adımlarda istihdama yönelik girişimler yapabilirse; Ankara bütün Türkiye’nin öncüsü ve rehberi olabilir.”