Kurtuluş Parkı’ndaki heykelin geçmişi Kaz Dağları’na kadar uzanıyor

Paris’te uzun yıllar yaşayıp hayata veda eden ressam ve heykeltıraş Selim Turan’ın Kurtuluş Parkı’nda yer alan Sarıkız Heykeli’nin geçmişi Kaz Dağları’ndaki efsanelere kadar uzanıyor.

ÖZEL HABER: MERVE ÖZCAN

Ankara’nın gözde parklarından Kurtuluş Parkı’nda yer alan, ressam ve heykeltıraş Selim Turan’a ait Sarıkız Heykeli’ni görenler hikayesini merak ediyor. Paris’te uzun yıllar yaşayıp hayata gözlerini yuman Selim Turan’ın ünlü eserinin geçmişi, Kaz Dağları’ndaki efsanelere ve geleneklere kadar uzanıyor. Bölgede yaşayan Sarı Kız’ın hikayesinden etkilenen Turan, iftiralarla yalnızlaştırılan, kazlarıyla dağlarda yaşayıp, en sonunda eren bu kızın öyküsünü heykeli ile yaşatıyor. 'Mobil heykel' olarak tanımlanan heykel, rüzgarla birlikte dönüyor ve her seferinde farklı bir yöne bakıyor.

SELİM TURAN ÜNLÜ RESSAMLARLA ÇALIŞTI

1915 İstanbul doğumlu Selim Turan, 13 Ekim 1994’te Paris’te 79 yaşında hayata gözlerini yumdu. İlkokulu İstanbul’da Ali Avni Çelebi’de bitirdikten sonra Galatasaray Lisesi’nden mezun oldu. Babasının da resme ilgi duyması ile birlikte Turan, şu anda Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi olan İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi Resim Bölümü’ne 1915 yılında girdi. Selim Turan, 1947’de Fransa’dan öğrenci bursu kazandı ve Paris’e yerleşti. Turan, aynı zamanda atölye olarak kullandıkları bir çatı katında eşiyle birlikte 1956’ya kadar yaşadı.

O dönem pansiyonda Abidin-Güzin Dino, Avni-Henriette Arbaş, Sabahattin Eyüboğlu-Magdi Rufer çiftleri, Mübin Orhon, Cahit Irgat, Pertev Boratav gibi sanatçılar kalıyordu. Selim Turan, Paris’te dönemin ünlü ressamları Camille Bryen, Georges Matthieu, Hans Hartung gibi isimlerle çalışma fırsatı buldu.

VATANDAŞLIKTAN ÇIKARILDI, 1979’DA YENİDEN HAK KAZANDI

1963’te devlet bursu kesilen Turan, Paris’ten ayrılmadı ve Louvre müzesinin minyatür, hat eserlerinin onarım ve bakımını yaparak geçindi; özgün baskı atölyelerinde çalıştı. Bu sırada Paris’teki Türkiye Büyükelçiliği Selim Turan’ı adres bilgilerini güncellemediği için vatandaşlıktan çıkarttı. O dönemin yasalarına göre yurtdışında yaşayan Türkiye vatandaşları beş yılda bir adreslerini büyükelçiliklere bildirmek zorundaydı.

Turan, Türkiye’deki ilk kişisel sergisini İstanbul Alman Kültür Merkezi’nde 1969’da açtı. Selim Turan’ın eserleri Türkiye’ye gelebiliyordu ama kendisi gelemiyordu. Türkiye vatandaşlığını geri almak için verdiği mücadeleyi 1979’da kazanabildi. Vatandaşlığını geri kazanmasının ardından dönemin Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk’ün özel davetiyle 1979’da Türkiye’ye döndü.

33 YIL SONRA VATANINDA VE SARI KIZ’LA TANIŞMA

Sanatçı Turan, hayatının sonraki dönemini Paris-İstanbul arasında geçirdi. Resim anlayışında yeni bir dönemin başlangıcını Kaz Dağları gezisi sırasında öğrendiği Tahtakuşlar ve Sarı Kız efsanesinden etkilenmesi sonrası yaşadı. Sarı Kız temalı figüratif çalışmaları bu döneme ait olan Turan, ölümünden önce yaptığı son heykeli Sarıkız oldu.

Ankara’da Kurtuluş Parkı’na 1993 yılında dikilen eser, hareketli bir heykel özelliğinde. Sarıkız Heykeli, Kaz Dağları’ndaki efsanelerden ve geleneklerden beslenerek ortaya çıkan bir çalışma. Sanatçı, 1990’ların başlarında özellikle bu bölgede bulunan köyler, Türkmenler ve onların halk hikayelerinden beslendiği eserler ortaya koydu. Turan’ı en çok etkileyenlerden biri ise Sarı Kız’ın hikayesi oldu. İftiralarla yalnızlaştırılan, kazlarıyla dağlarda yaşayan ve en sonunda bir ermiş olduğuna inanılan bu kızın hikayesi, sanatçının hem resimlerine hem de heykellerine konu oldu.

SARIKIZ HEYKELİ RÜZGARLA FARKLI DURUŞ SERGİLİYOR

Turan, Kurtuluş Parkı’ndaki Sarı Kız Heykeli’ni 12 metrelik yüksek bir kaidenin üzerine yerleştirdi. Çok ince bakır plakalardan oluşan heykel, rüzgârla hareket edecek şekilde bir bilyeli kutu üzerine monte edildi. Böylece Sarıkız esen rüzgarla farklı duruşlar sergiliyordu. Necmi Sönmez’in “mecazlar üzerinden ölüm kavramına” yakınlaştığını söylediği Selim Turan, bir anlamda değişen hava koşullarıyla sürekli devinen bir yaşayan eser bıraktı. “Mobil heykel” olarak tanımlanan bu çalışma, Türkiye’deki ilk uygulamalardan birini oluşturuyor. Rüzgarla birlikte dönen, her seferinde farklı bir yöne bakan heykel, adeta Sarıkız efsanesindeki sonsuzluğa işaret ediyor.

HEYKELLE BÜTÜNLEŞEN KURTULUŞ PARKI

Kurtuluş Parkı, Ankara’nın en önemli parklarından biri konumunda bulunuyor. Kızılay, Kurtuluş, Kolej ve Cebeci gibi kentin modern yüzünü ilk yansıtan semtlere, Hacettepe Üniversitesi, Ankara Üniversitesi ve TED Üniversitesi’nin kampüslerine yakınlığı parkın her dönem canlı olmasını sağlıyor. Parktaki ağaçların arasında yer alan Sarıkız Heykeli’ni birçok insan fark edemiyor. Heykelin altında tanıtıcı bir levhanın bulunmaması da eksiklik olarak nitelendiriliyor.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Ankara Haberleri