Edinilen bilgilere göre, Hüseyin Ünal, bir arkadaşının çağrısı üzerine evinin yakınındaki parka gittiğinde, tartıştığı ve aynı lisede okuduğu E.N.D. adlı kişiyi orada beklerken gördü. Tartışma esnasında E.N.D., yanında getirdiği bıçakla Ünal'ı bıçaklayarak parktan ayrıldı. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Ancak Ünal, aldığı derin bıçak darbeleri nedeniyle ağır yaralı olarak hastaneye kaldırıldı ve yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
Saldırgan E.N.D. ile olayla ilişkisi olduğu düşünülen Y.B. adlı kişi kısa sürede yakalanarak gözaltına alındı. E.N.D., adliyeye sevk edilerek tutuklandı.
Hüseyin Ünal için Sincan Cimşit Camii'nde öğle namazını müteakip cenaze namazı kılındı. Ünal'ın cenazesine ailesi, yakınları, öğretmenleri ve okul arkadaşları katıldı. Gözyaşları arasında son yolculuğuna uğurlanan Ünal, Cimşit Mezarlığı'nda defnedildi.
Olayın yaşandığı parkta temizlik görevlisi olarak çalışan Hayati Can, yaşananları "İki tane genç çardakta duruyordu. O anda birbirlerine sert davranmaya başladılar. Gençlerden biri, diğerine bıçakla saldırdı. Sağlık ekiplerini ve polisleri çağırdık. Bıçaklanan kişi önce bağırdı, ardından da yere devrildi. İki kez bıçak darbesi aldı. Karşı taraf üç kişiydi ama tek kişi saldırdı. Her şey aniden oldu. Saldırgan yakalandı. Yaralanan gençte hayatını kaybetmiş" şeklinde aktardı.
Öldürülen gencin kuzeni Hamit Can Çelik ise, Hüseyin'in olaydan habersiz bir şekilde parka gittiğini belirterek, "Olay günü Hüseyin diş muayenesi olduğu için okula gidemedi. Saldırgan okula gelmiş. Hüseyin’in sınıfta olmadığını öğrenmiş. Bir süre sonra Hüseyin’i arayan ortak bir arkadaşı konuşmak için evinin yakınındaki parka çağırmış. Kuzenim her şeyden habersiz parka gitmiş. Parkta üç kişi varmış ama sadece bir kişi Hüseyin’e saldırmış. Bıçağı çıkarıp, yere düşen kuzenimi kasığından ve karın boşluğundan yaralamış" dedi.
Çelik, olayda okulun ihmallerinin olduğunu iddia ederek, "Okulun da bir ihmali var. Olaydan bir gün önce saldırganın Hüseyin’in yanına tekrar geleceğini arkadaşları ve öğretmenleri dahil herkesin bilmesine rağmen velilerine haber verilmemiş. Henüz 17 yaşındaki kardeşimizi kaybettik. Ayrıcalık istemiyoruz. Tek isteğimiz adalet. Canımız yandı. Yüreğimizin yangınını hiçbir şey söndürmez. O parka farkındalık oluşturulması için Hüseyin’in adının verilmesini istiyoruz. Parklarda daha fazla güvenlik görevlisi olsun istiyoruz. Olay planlı olmuş. Azmettirme durumu var. Bunun da takipçisi olacağız" şeklinde konuştu.