ÖZEL HABER: SAMET EKER
‘Cahillik mutluluktur’ sözü ne kadar topluma benimsetilse de birçok filozof ve düşünür; aklı ve bilgiyi doğru kullanmanın mutluluğu, özgürlüğü getireceğini sürekli dile getirmiştir. Bu yüzden tarih burada önemli rol oynar. anadolugazete.com.tr olarak tarihte bugün serisi tarihin ışığında sizlerle…
TÜRK ORDUSUNUN ZAFERİ
Tarihler 6 Ocak 1921’i gösterdiğinde iki koldan taarruza geçen Yunan kuvvetleri ve İnönü mevzilerinde savunmada olan Ankara Hükümeti kuvveti arasında muharebe başlamış, İnönü Eskişehir ili dolaylarına doğru gelmiştir. 3 gün süren muharebede tabi ki Çerkez Ethem Ayaklanması önemli etmen olmuştu. Yunan kuvvetleri bunu bir fırsat bilerek ilerlemeye kalkıştı fakat 11 Ocak 1921 tarihinde taarruzun çıkış hatlarına doğru çekildi. Türk ordusu ve Ankara Hükümeti burada zafer kazandı ve Yunan ordusu durduruldu. Yunan ordusu kuzeyde İnönü’den güneyde ise Afyon hattında geri çekildi. Bu zaferin sonucunda birçok anlaşma ve önemli gelişmeler olmuştur. Bunlardan bazıları; Moskova Antlaşması, İstiklal Marşı kabulü ve 1921 Anayasası’nın kabulü diyebiliriz.
ÇAĞDAŞ TİYATRONUN TEMELLERİ BURADA ATILDI
Dönemin izlerini hala barındıran ve içeri girdiğinizde sizi kendine çeken Tatbikat Sahnesi, 11 Ocak 1940’ta ilk oyununu sahneledi. Türkiye’de çağdaş tiyatro anlayışının yerleşmesinde önemli bir etkisi olan Tatbikat sahnesi Ankara Devlet Konservatuarı’na bağlı olarak kuruldu. Tabi ki ilk açıldığında adı; Devlet Konservatuvarı Tatbikat Sahnesi’ydi. Ankara’daki seyirciye çağdaş tiyatroyu tanıtarak bu konuda öncülük etmiştir. İlk çalışmalarını Carl Ebert ile yaptıktan sonra Muhsin Ertuğrul yönetiminde devam eden tiyatro 1949 yılında Devlet Tiyatroları’nın kurulmasıyla kapandı. Nitelikli sanatla toplumun sanat algısını ve dünyadaki sanata bakış açısını değiştirmeyi amaçlayan Tatbikat Sahnesi; 2013 yılından bugüne Erdal Beşikçioğlu’nun kurucusu ve Genel Sanat Yönetmeni olması ile birlikte tiyatro sanatına değer katmaya devam ediyor.
EĞİTİMDE REFORM YILI KAPSAMINDA GENELGE
Eğitimde reform yılı kapsamında 11 Ocak 2012 yılı itibariyle Millî Eğitim Bakanlığı (MEB), 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı kutlamalarının başkent dışında stadyumlarda değil, sadece okullarda öğrencilerle kutlanmasını öngören genelge yayımladı. Genelge ardından tartışmalar sürdüğü sırada Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Danıştay’a düzenlemenin iptali için başvurdu. Danıştay 10. Dairesi genelgenin yürütmesini durdurdu. Kararın gerekçesinde “Üst hukuk normlarında hangi bayramın ne şekilde kutlanacağının açık olduğu belirtilerek, genelgenin düzenleyici işlem niteliği taşımadığı” belirtildi. Dönemin Milli Eğitim Eski Bakanı Ömer Dinçer, karara yönelik, “Doğrusunu söylemek gerekirse hukuki bir garabet. Biz 19 Mayıslarımızı, 23 Nisanlarımızı, 29 Ekimlerimizi bu halkın da benimsediği bir tarzda daha coşkulu bir şekilde kutlayacağız.” dedi. Danıştay’ın yürütmeyi durdurma kararının ardından 5 Mayıs’ta “Ulusal ve Resmi Bayramlar ile Mahalli Kurtuluş Günleri, Atatürk Günleri ve Tarihi Günlerde Yapılacak Tören ve Kutlamalar Yönetmeliği”nin yürürlüğe konulmasına dair Bakanlar Kurulu kararı Resmî Gazete’de yayımlandı. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, 17 Aralık 2019’da 7 yıl sonra 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı kutlamalarını sınırlayan genelgeyi iptal etti