ÖZEL HABER: MUHAMMED AYBER
TEMA Vakfı Ankara Temsilcisi Nevzat Özer TEMA Vakfı’nı ve vakfın faaliyetlerini anadolugazete.com.tr’ye anlattı. Özer yaptığı açıklamalarda, bir bilinç oluşturmak için çalıştıklarını ifade etti. Özer, “Ağaçlandırmak ve ağaç sevgisini geliştirmek için çalışıyoruz. Ağaç sevgisi, yeşil sevgisi, doğa sevgisi kültürünü geliştirmek önemli bir yanımızı oluşturuyor.” ifadelerini kullandı.
“AVRUPA’NIN TAMAMI KADAR ÜLKE OLARAK TOPRAK KAYBEDİYORUZ”
TEMA Vakfı’nın Türkiye için hayati konulara değindiğini söyleyen Özer vakfın kuruluşuyla ilgili olarak ise şunları dile getirdi, “TEMA 30. Yılında. Aslında bir vakıf için genç de sayılır. Bizim doğal varlıklar dediğimiz; toprak, su, hava. Bu üçü yaşamın temel varlıkları buradaki kayıplara dikkat çekmek üzere en çok da toprağa odaklanmış bir vakıftır. Çünkü Türkiye inanılmaz toprak kaybediyor. Yani erozyon dediğimiz şey inanılmaz fazla. Düşünün ki Avrupa’nın bir senede kaybettiği kadar toprağı biz ülke olarak kaybediyoruz. TEMA kurulurken erozyon ağırlıklıydı.
Su ve rüzgâr kaynaklı toprak kaybına dikkat çekmek üzere çalışıyordu ama daha sonra bu toprak kayıpları başka şekilde de olmaya başladı. Kentleşmenin çok yoğun baskısı yaşanıyor. Son 20 yılda Türkiye tarım topraklarının yüzde on ikisini kaybetti.
“BİR MİLYON GÖNÜLLÜYÜ AŞTIK”
Bir taraftan da toprağı kirleterek kaybediyoruz. Aşırı kimyasal gübre kullanımı bir bölgeyi asitleştirerek yok ediyor. Tuzlaşmayla kaybediyoruz. Türkiye tam bir vahşi madencilik ülkesine dönüştü. Bu faaliyetler neticesinde topraklarımızı kaybediyoruz. Toprak kayıplarında ormanlardan, biyolojik çeşitliliğe her alanda ciddi sorunlar yaşanıyor. TEMA işte bunlarla mücadele ediyor ve bu mücadelemizde bugün biz bir milyon gönüllüyü aştık. Bu konular Türkiye için çok kıymetli, çok hayati konular.”
“O FİDANLAR BAĞIŞÇILARIN EMANETİ”
Ağaçlandırma çalışmalarının ve ağaç sevgisi kültürünün önemine değinen Özer, “Fidanı toprakla buluşturmak evet önemli ancak ondan daha önemli olan o fidanı koruyabilmek ve ağaç sevgisini gönüllere işleyebilmektir. Çünkü fidanı dikmek değil o fidanın uzun yıllar orada sağlıklı bir şekilde yaşayıp büyümesi önemli. O fidanlar bağışçıların emaneti.” dedi.