Seçimlere iki gün kala Ankara'daki mal varlığı tartışması sıcaklığını koruyor. Cumhur İttifakı Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Turgut Altınok, Keçiören’de seçim otobüsünden halkı selamladı. Seçim ziyaretinin ardından gazetecilerin sorularını cevaplayan Altınok, yeni belgeler açıkladı.
Turgut Altınok, Antalya'da 600 konutunun bulunmadığına yönelik Tapu ve Kadastro Bilgi Sistemi (TAKBİS) üzerinden aldığı belgeleri göstererek, "Bu iftirayı ve yalanı atan gazetecilerin şerefleri ve onuru varsa özür dilemeliler. Sayın Yavaş'ın da zerre onuru var ise istifa etmesi gerekir. Bu istifa etmesini gerektirecek ve yalanlayan devletimizin resmi belgesidir." dedi.
Altınok, mal varlığına ilişkin olarak, "Halbuki bütün belge ve delillerle mal varlığımız azalmıştır. Bu malların bir çoğu 1994'de (Keçiören) belediye başkanı olmadan önce annemizden, babamızdan kalmıştır. Art niyetli olanlar herkesi kendileri gibi biliyor. Efendim 'Antalya'da 600 dairesi var' açıklamalı diye kampanya başlattılar. Dolayısıyla yalan söylediler, çamur attılar ve iftira ettiler." diye konuştu.
"HUKUKİ SÜRECİ BAŞLAŞTIK"
Kendisi hakkındaki iddiaların iftira olduğunu dile getiren Turgut Altınok, "Çamur ve iftira kampanyası tabii ki Sayın Yavaş'tan başlıyor. Yavaş da 'Antalya'da 600 dairesi var, niye beyanda bulunmadı?' minvalinde beyanda bulundu." sözlerini hatırlattı.
Altınok, açıklamasında şunları söyledi: "Ben de dedim ki, 'Antalya'da 600 dairem var ise Turgut Altınok adına tapusunu çıkartsınlar, ben istifa edeceğim.' 'Basın mensubuyum' diyen, seçim zamanı ellerindeki bütün yalanları atanlara gazetecilere, basın mensubu demeye de utanıyorum. Basın objektif ve tarafsız olmalıdır. Ama tarafsız olmayıp iftira ve yalan kampanyasının bir parçası oldular."
Antalya ve ilçelerinde adına var ise kayıtlı dairelerin tapu bilgilerinin araştırılması için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğüne dilekçeyle başvuruda bulunduklarını söyleyen Turgut Altınok, dilekçeye verilen cevabın bugün eline ulaştığını açıkladı.
Dilekçenin sonucunu da okuyan Altınok, şunları kaydetti:
"Verdiğim dilekçenin sonucunda, 'İlgili dilekçede bahsi geçen T.C. kimlik numaralı Turgut Altınok adına Türkiye'nin tamamının 2 Mayıs 2012'den beri ortak platformu Tapu ve Kadastro Bilgi Sistemi (TAKBİS) üzerinde T.C. kimlik numarası kriterleri kullanılarak yapılan araştırma ve sorgulama sonucunda Antalya il ve ilçe sınırları içerisinde herhangi bir gayrimenkul kaydına rastlanmamıştır.' Bunu bütün kamuoyunun takdirine sunuyorum. Kimin yalancı, iftiracı, çamur ve kimin de dosdoğru olduğunun belgesidir.
Ankara'ya sözü, eseri, projesi, hizmeti, vizyonu olmayanlar bir yalan çamur ve iftira kampanyası başlattı. Dolayısıyla zerre onuru olanlar özür dileyecek. Tabii bununla ilgili hem maddi hem manevi hukuki süreci başlattık. Bunlar, hepsi gördüğünüz gibi mahkum olacak. Ankaralı bilmeli ki bir tarafta tertemiz bir aday var, öbür tarafta yalan ve çamura batmış iftiracı bir aday var. (Mansur Yavaş) Kendisi tabii Londra'da aldığı evin hesabını veremez. Şu anda oturduğu 25 milyon liralık evinin hesabını veremez. İkisini de belediye başkanı olduktan sonra almış. Yani 25 yıl belediye başkanlığı yapsa 25 milyon liraya o evi alamaz."
"ZERRE ONURUN VARSA ÖZÜR DİLE"
Mansur Yavaş'ın kendisinden özür dilemesi gerektiğini belirten Altınok, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Sayın Yavaş, zerre onurun varsa Altınok'tan özür dilersin ve istifa edersin. Yalan, çamur ve iftira kampanyasına Sayın Yavaş da katıldı. Dolayısıyla 'Antalya'da 600 dairesi var, niye beyannamesini vermedi? İstifa etmesi gerekir' dedi. Ben de dedim ki, 'Antalya'da adıma 600 dairem varsa istifa etmeye hazırım'. 'Yoksa bu çamura batan bu yalanı söyleyen yalan kervanına katılan Sayın Yavaş'ın da istifa etmesi gerekir' dedim. Gördüğünüz gibi bu belge, Antalya'da Turgut Altınok'un üzerine hiç bir gayrimenkul olmadığını gösteren Tapu Daire Başkanlığının belgesidir.
Bana iftira atan, yalan söyleyen kim varsa onların yalancı, iftiracı ve çamurcu olduklarının belgesidir. Tertemiz maziye çamur ve iftira atmaya kalkmışlardır. Bunlar attıkları çamurlarda boğulacaktır. Bu iftirayı ve yalanı atan gazetecilerin şerefleri ve onuru varsa özür dilemeliler. Sayın Yavaş'ın zerre onuru var ise istifa etmesi gerekir. Bu istifa etmesini gerektirecek ve yalanlayan devletimizin resmi belgesidir."