Türkiye’nin deprem ülkesi olduğu gerçeğini zihnimizde bir kez daha tescilledik!
Ankara Ticaret Odası (ATO) 63. Proje Hizmetleri Komitesi tarafından düzenlenen “Afetler Öncesi Mühendislik Hizmetleri Çalıştayı”nın açılışına katılarak konuşmaları dinledim ve ‘deprem ülkesi’ olduğumuz gerçeği ile bir kez daha yüzleştim.
ANKARA BİLİNÇLİ BAŞKENT OLACAK
Çalıştayın açılışında konuşan ATO 63. Proje Hizmetleri Komite Başkanı Cengiz Gökay, afet yönetiminin devletin tek başına yönetebileceği bir alan olmadığını söyledi.
Sivil toplum kuruluşları ve vatandaşların da bu süreçte yer alması gerektiğini belirterek, “Bizler mimarlar ve mühendisler olarak yapılması gereken çalışmalara sıfır hata hedefiyle yol gösterici olmak istiyoruz. Ankara’nın dört bir yanındaki hemşehrilerimiz için deprem bilinci oluşturacak projeler gerçekleştireceğiz” dedi.
HALİL İBRAHİM YILMAZ: BİLİME SAVAŞ AÇARSANIZ ÖLÜRSÜNÜZ
Büyük ilgi gören çalıştayın açılışında konuşan isimlerden biri de ATO Başkan Yardımcısı, Türkiye Kent Konseyleri Birliği ve Ankara Kent Konseyi Başkanı Halil İbrahim Yılmaz oldu.
Avrupa’da olmadığı kadar mühendisimiz olduğuna dikkat çeken Yılmaz, “17 ayrı alanda 5 bin 200’e yakın mühendisimiz var” dedi.
ATO’nun 100. Yılı’nda elde edilen başarılara değinen Halil İbrahim Yılmaz’ın konuşmasından notlarım şöyleydi:
- 63 Nolu Proje Hizmetleri Komitemiz bizi gelecek 100. Yıla taşıyacak değerli bir komitedir…
- Türkiye’de inşaat mühendisi sayısı 147 bin 627. Her binaya yetecek kadromuz var.
- Deprem doğanın imdat çığlığıdır. Bu topraklarda deprem olmadığı zaman şaşırmalıyız.
- Coğrafyanın kaderine direnmemeliyiz, artık harekete geçelim…
- Bilime savaş açarsanız ölürsünüz…
- İmar barışı ile 25 milyar kazandık, deprem felaketinde 150 milyar kaybettik.
Halil İbrahim Yılmaz’ı dinlerken, Cumhuriyet tarihi boyunca yaşadığımız yıkıcı depremleri ve bu depremlerden sonra hükümetlerin, bürokratların, vatandaşların tavrını düşündüm, merak ettim…
Eminim salonu dolduran davetliler de aynı duygular içindeydi…
ATO BAŞKANI GÜRSEL BARAN’DAN AFET ÖNCESİ TEDBİR VURGUSU
TOBB Ticaret Odaları Konsey Başkanı ve ATO Başkanı Gürsel Baran da düzenlenen çalıştaydan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, ATO 63 Nolu Proje Hizmetleri Meslek Komitesi’ni tebrik etti.
“160 bini aşkın üyesiyle, Türkiye’nin en büyük ikinci odası olan Ankara Ticaret Odamızda, sektörler 68 Meslek Komitemiz aracılığıyla temsil ediliyor.
Sektörlerin taleplerini, görüşlerini, sorunlarını komitelerimiz aracılığıyla takip ediyor, ilgili kurum ve kuruluşlara iletiyor, çözümü noktasında takipçisi oluyoruz” diyerek üyelere sunulan yaygın ve kaliteli hizmetlere göndermede bulunan Baran, “Biz, tüm kurum ve kuruluşlarımızla, iş dünyamızla, sivil toplumumuzla ‘afet sonrası yara sarma’ konusunda sınavımızı başarıyla vermiş bir milletiz” diyerek, deprem öncesi değil deprem sonrası duyarlılığa vurgu yaptı.
Oysa bu hassasiyet deprem öncesi alınması gerekiyordu. Baran dedi ki:
“Millet olarak en önemli özelliğimiz olan bu harekete geçme ve birlik olma durumumuzu artık ‘afet öncesi önlem alma’ çalışmaları için de kullanmamız gerekiyor.”
Evet, bunun gereğini yapmadığımız sürece rahat uyumamız mümkün değil!
PROF. DR. NACİ GÖRÜR’DEN UYARILAR…
Jeolog Prof. Dr. Naci Görür ise yaptığı konuşmada, depremin çok kısa sürede gündemden düşüyor olmasını eleştirdi.
“Türkiye’nin en önemli sorunu depremdir. Gerçek anlamda beka meselesi budur” diyen Görür’e göre, durum o kadar kritik ki, “Ülkenin siyasi ve ekonomik bağımsızlığını içeren ve bu asrı çıkarıp çıkaramama meselesidir.”
Ve kulaklara küpe olması gereken sözleri:
- Dünyanın nabız atışıdır deprem…
- Depremin bitmesi, yok olması demek dünyanın yok olması demektir.
- Deprem, dünyamızın yaşadığını gösterir.
- Gerçek strateji deprem gelmeden önce bize vereceği zararı minimize etmektir.
- Depreme hazırlık sadece bina yapmakla olmaz.
- Deprem dirençli yaşam alanları oluşturmamız gerekiyor. Dünyada bunu yapanlar var. Nasıl yapacağız; önce inanacağız. Yönetenler inanacak, halk talep edecek.
- Valileri, belediye başkanlarını deprem konusunda bilgilendirmeli, eğitim verilmeli ve onlar da kentleri ona göre yönetmeli.
- Halkın deprem kültürü olmalı. Japonya’da anaokulundan başlıyor deprem eğitim.
SEÇİM SONRASI DEPREM GERÇEĞİ UNUTULMASIN!
ATO’nun “Afetler Öncesi Mühendislik Hizmetleri Çalıştayı”, konuyu değerlendiren akademisyenlerin konuşmalarıyla devam etti… Çalıştay, seçim telaşına kapıldığımız şu günlerde ne büyük bir yanılgı içinde olduğumuzu gösterdi: Depremi unutan kendisini de ailesini de ülkesini de unutsun!