Hayvanat bahçesinden kaçtığı iddia edilen aslan Ankara’da paniğe neden oldu. Çarşamba gecesi İncek Mahallesi’nde görülen başıboş aslan ortalığı karıştırdı. Perşembe günü tartışmaları devam eden yavru aslanın yankıları hala sürmeye devam ediyor.
İddialara göre, Gölbaşı’nda özel bir hayvanat bahçesinden kaçan aslan sokaklara ve hatta evlerin bahçelerine girerek vatandaşlarla karşılaştı. Kimi kesim tarafından köpek olduğu iddia edilirken bahçesinde karşılaşan görgü tanığınınsa kesinlikle aslan olduğunu iddia etti. Gölbaşı’nda 4 metrekarelik alana kurulan hayvanat bahçesi mahalle sakinleri tarafından hoş karşılanmıyor ve çevreye yayılan ses ve koku yüzünden şikayet ediyorlar. Daha sonra hayvanat bahçesi mühürleniyor ve hayvanların tahliyesi için süre tanınıyor. Bu süre içerisinde gece yarısı kafesinden kaçan yavru aslan evin bahçesine girerken ve yolda araçların önüne atlarken güvenlik kameralarına yansıyor. Çevre sakinlerinin ihbarı üzerine görevliler tarafından yakalanarak hayvanat bahçesine güvenli bir şekilde yerleştiriliyor.
Buraya kadar her şey normalken bu olayın gündüz yaşanması halinde nelerin meydana geleceğini tahmin bile edemezdik. Gündüz vakitlerinde sokakların kalabalık olduğu zamanlarda kaçmaması belki de bir felaketin önüne geçilmiştir. Böylesine hayvanların doğası gereği vahşi olabilirler. Sokak hayvanlarının yanı sıra böyle sıra dışı haberlerinde gündeme gelmesi ilginç oluyor.
Şimdi gelelim asıl konumuz hayvanat bahçelerine. Tabikide bizim çocukluk zamanlarımızda en büyük eğlencemiz okul gezileri adı altında düzenlenen hayvanat bahçesi veya sirk gezileridir. Kimse inkar etmesin hepimizin dönem başından beri kesinlikle herkesin merakla beklediği gezilerden biridir. Şimdilerde ise insan büyüdükçe akıllanıyor ve çevreye farklı bakıyor.
Düşünüyorum da o dar kafeslere sığdırılan hayatlar. Doğa yaşam alanları iken cendereye girmiş gibi bir alanda yaşayan ve sürekli insanlar tarafından rahatsız edilen hayatlar. Ne kadar üzücü ve aslında hiç eğlenceli olmayan bir ortammış meğer. Gelelim sirk konularına. Ortalarda seyyar satıcılardan alınan macun eşliğinde izlenen sirk gösterileri. O hayvanlara o güne gelene kadar verilen eğitimler tamamen doğalarına karşı. Böyle olmamalı bu düzen. Normal sevimli hayvanların yanı sıra tehlike oluşturabilecek canlılarımızında olduğunu hepimiz biliyoruz.
Çünkü bu güzel canlıların yaşadığı yerler kafesler değil doğa olmalı. Ha sorarsanız doğa nerede onu da el birliğiyle yok etmek üzereyiz. Çünkü bu canlıların yaşayacağı bir doğayı onlara bir türlü bırakmıyoruz. Yakıyoruz, yıkıyoruz hal böyle olunca onlar nerede yaşayacak merak ediyorum doğrusunu isterseniz.
Bu konulara değinmişken internette gezerken denk geldiğim bir görüntü aklıma geldi. Yurtdışında bir ülkede yer alan hayvanat bahçesini çekmişler ve oradan işler sandığınızdan da farklı. Düzen ters düz edilmiş bildiğiniz hayvanat bahçesi gibi değil. Geniş ormanlık alan içerisine kurulan hayvanat bahçesinde hayvanlar özgürce gezerken görmek isteyen vatandaşlar kafesler içerisinde içeride geziyor:) Ne kadar da farklı geliyor dimi kulağa ama yapmışlar. Bence de böylesi daha mantıklı kafeslerin etrafında dolanan aslanlar, tepelerinden zıplayan maymunlar tamamen görüntü cümbüşü. Farklı bir deneyim olmalıdır eminim.
Hayvanlarımız canlarımızdır. Sokakta gezeni, sahiplenen aile tarafından el bebek gül bebek bakılanlar ve doğalarına ters düşen düzen içinde yaşayanlar. Sahip çıkalım ve korumak için ellerimizden geleni yapalım. Herkese sağlıklı günler diliyorum.