Genel seçimin tartışmaları yeni yeni sönerken yerelde hareketlilik hızlı başladı. Yerel seçim öncesi son altı ay. Genel merkez siyasetinin dışında il başkanlıkları ve ilçe teşkilatları çok hareketli. Özellikle muhalefet partilerinin içerisi bir hayli karışık durumda. Anlaşılan o ki genel merkezlerden gelen farklı açıklamalar teşkilatlarda kafa karışıklığı yaratmış.
‘ARTIK ONLAR BİZİM KAPIMIZA GELSİN’
Özellikle 26 Ağustos günü Meral Akşener’in açıklamaları Ankara’da birçok siyasi dengeyi değiştirdi. Akşener’in ittifak için ne evet ne hayır dememesini farklı bir seçim stratejisi olarak yorumlamak mümkün. Geçtiğimiz İYİ Parti genel kurulunda Akşener’in ‘Artık onlar bizim kapımıza gelsin’ söylemine istinaden yerel seçimlerde ittifak konusunda söylemlerinden kesin bir yargı çıkartmak zor.
DİRSEK TEMASI ŞART
Ankara özelinde seçim bölgelerine bakarak değerlendirecek olursak, burada CHP’nin ne kadar taviz vereceği seçimin sonucunu belirleyecek gibi gözüküyor. Bir önceki seçimde Ankara’nın 25 ilçesinin 15 tanesinde CHP aday göstermemişti. Bu seçimlerde de böyle bir durumun olması çok muhtemel durmuyor. 2019 seçimlerinde CHP’nin ve İYİ Parti’nin kıl payı kaçırdığı birçok ilçede dirsek teması olmadan seçimin kazanılması pek mümkün gözükmüyor. Mevcut ekonomik durumun ve siyasi atmosferin iyi kullanılarak hazırlanacak bir seçim çalışması ise her şeyi değiştirebilir. Özellikle; Nallıhan, Beypazarı, Kahramankazan, Ayaş, Etimesgut ve Mamak el değiştirmeye çok müsait belediyeler. Her siyasi partinin buralarda bir an önce çalışmalara başlaması gerekiyor.
SİYASİ BİR BLÖF MÜ?
Mansur Yavaş’ın tekrar adaylığını açıklaması beklenen bir durumdu. Ancak burada beklenmeyen ise İYİ Parti’nin kendi adayımızı çıkaracağız açıklaması oldu. ‘Ankara’da Ankara Siyaseti’ serisinde yaptığımız söyleşilerden de anladığımız üzere Mansur Yavaş her iki partiye de yakın durmayan bir politika izliyor. Bu durumdan her iki partide memnun olduğunu dile getirdi. Böyle bir durumda İYİ Parti’nin kendi adayını çıkartması Ankara’nın kaybedilmesi olarak yorumlanıyor. Buda akıllara şu soruyu getiriyor, ‘Acaba İYİ Parti Ankara adayı konusunda siyasi bir blöf mü yapıyor?’
2019 seçimlerinde Ankara’da istediği başarıyı yakalayamayan İYİ Parti bu sefer başarısını kesinleştirmek adına elde olan belediyeleri isteyebilir. Meral Akşener’in bu konuda teşkilatlara verdiği açık çek eğer geçerlilik taşıyorsa yerelde teşkilatların eline büyük fırsatlar verebilir.
Seçime giren bütün partiler elbette kazanmak için çalışıyor. Ancak Ankara’nın bir siyasi gerçekliği var. Bu siyasi gerçekliği göz önünde bulundurarak yönetilecek bir seçim yarışı büyük değişimlerin önünü açacaktır. 25 ilçenin tamamında eşit bir güçle çalışmak çok da gerçekçi bir siyaset olmayacaktır.