Tarihi; Helenistik dönemde Galatlara kadar dayandığı bilinen Ankara, Osmanlıda Anadolu Eyaleti’nin merkezi, sonra da Cumhuriyet’in başkenti oldu.
Mustafa Kemal Atatürk, Ulusal Kurtuluş Mücadelesini Ankara’dan yönetti. Cumhuriyete kadar yoksul ve çorak bir kent olan Ankara, Cumhuriyetin ilanı ve Başkent olduktan sonra sosyal donatıları, mimarisi ile modern bir kent odu.
Ancak bu büyüme ve gelişmeye paralel olarak Ankara’da “Ankaralılık ruhu” ve “yerel basın” geliştirilemedi.
Sosyologlar bunu başkent oluşundan sonra ülkenin her tarafından göç almasına bağlıyor!
Bu olgu hemşehri derneklerinin çokluğuyla da doğrulanıyor. Belki de nüfusuna oranla en çok hemşehri derneği olan il Ankara’dır. Böyle olunca, Giresunlu, Afyonkarahisarlı, Karslı, Çorumlu, Kırşehirli, Diyarbakırlı veya İzmirli yerel kültürünü Ankara’ya taşıdı ve “Ankaralılık ruhu” oluşturulamadı.
Hatta kenti yönetenler ve siyasiler de buna destek oldu.
Örneğin, seçim dönemleri belediye başkan adaylarının, İl Genel veya Belediye Meclis üye adaylarının seçiminde bölgesellik belirleyici oluyor.
Oysa “Ankaralılık” ruhu, kenti yönetenlerin, yerel basını desteklemesiyle oluşturulabilirdi.
Yapılmadı, yapılamadı...
Başkent olması nedeniyle çok önemli ticari kurumların merkezleri son 20 yılda İstanbul’a taşıdı.
Son taşınan kurum ise Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası oldu.
Ankara, İstanbul’un gerisinde kaldı.
Değerli okurlar:
Düşünebiliyor musunuz; 31 Mart tarihinde yapılacak olan yerel seçimde projesini Ankaralılara duyurmak isteyen belediye başkan adayları İstanbul merkezli medya kuruluşlarını tercih ediyor.
Reklam ve tanıtımlarını Ankara merkezli medya kuruluşlarına değil, İstanbul medyasına aktarıyor.
Sanırsınız Turgut Altınok, Mansur Yavaş ya da Cengiz Topel Yıldırım, Ankara’ya değil İstanbul’a belediye başkanı seçilecek!
Sadece bu mu?
Hayır…
Tanıtım toplantıları ve kampanya çalışmalarında bile yerel medya yok sayılıyor…
Aynı şey İzmir için Antalya, Adana, Samsun, Diyarbakır için söz konusu değil.
Maalesef Ankara’da görev yapan yaşayan Vali, Kaymakam, Belediye Başkanları, Sanayi Odası, Ticaret Odası, esnaf odaları “Ankaralılık ruhunun” oluşturulamamasında baş etken oldu.
AK Parti, CHP, MHP ya da İyi Parti Ankara İl Başkanları başta olmak üzere Başkent’in yerel medyası ile daha yakın ilişkiler kursa hem daha çok tanınır hem de vatandaşa daha çok ulaşabilirler…
Ankara miting reklamları dahi bu kente ait olmayan medya kuruluşlarından duyuruluyor!..
Umarız yeni seçilecek olan Belediye Başkanları, Ankara’nın yerel medyası ile yakın çalışmayı ve daha iyi ilişkiler kurmayı dener.