GİRİŞ…
Her yıl bilhassa da diasporadaki (anavatanları dışında yaşayan) Ermeniler, bunların etkilediği çevreler ve Türkiye’nin uluslararası alanda manevra alanını daraltmak isteyen uluslararası aktörler tarafından I. Dünya Savaşı döneminde Türkler tarafından Ermenilerin Soykırıma mâruz kaldığına ilişkin mesnetsiz iddialar yoğunlaşır. Bir 24 Nisan’da daha bu konunun gündeme geleceğinden hareketle bu konuyu bu makale sayfasının sınırlılıkları kapsamında sebep – sonuç ilişkileri içerisinde altı bölümden ibaret bir makale serisi hâlinde ortaya koymaya çalışmaktayım.
Daha önce ilk beşi bölümü okuyucularla paylaşılan yazı dizimiz kapsamında Rusya’da 1917 yılında Çarlık monarşisinin sona ermesiyle sonuçlanan Şubat Devrimi, bundan sekiz ay sonra meydana gelen ve Rusya’daki merkezî idarenin Bolşeviklerin eline geçmesiyle sonuçlanan Bolşevik Devrimi, Rusya’da meydana gelen bu gelişmeler üzerine Rus Kafkas Cephesinin çökmesi, 1915 baharında Van’da meydana gelen Ermeni İsyanı esnasında Van ve kâzâlarında Ermeni milislerin yaptıkları Türk katliamı ile bu konulara ilişkin ABD’li Orta Doğu tarihçisi Prof.Dr. Justin McCarthy’nin tespit ve değerlendirmeleri, Rusya’daki Ekim Devrimi sonrasında Doğu Anadolu’da Rus işgâli altında bulunan Osmanlı topraklarındaki Müslüman katliamı ve bir Rus muhabirin kaleminden bölgedeki Ermeni zulmünün ifşaası, bölgede durdurulan Müslüman katliamı ve kurtarılan vatan toprakları, 26 Mayıs 1918 tarihinde kurulan Ermenistan Demokratik Cumhuriyetinin ilk başbakanı Ovannes Kaçaznuni kısa öz yaşamı ve Ermeni çetelerin bölgedeki Müslüman ahaliye yaptıkları katliam konusunda bir itiraf mahiyetindeki raporu hakkında kısa ön bilgi, bölgede Ermeni çetelerin yaptıkları zulüm ve katliam konusunda bir itiraf niteliğindeki Ermenistan Cumhuriyetinin ilk başbakanı Ovannes Kaçaznuni’nin kitap hâlinde de yayımlanan raporundan kesitler sunmuştuk. Bugünkü son makalemde de uluslararası politikada araçsallaştırılan mesnetsiz Ermeni iddiaları ve konu hakkında TBMM tarafından bastırılan yayınlardan bahsederek konuyu tamamlayacağız.
ULUSLARARASI POLİTİKADA ARAÇSALLAŞTIRILAN MESNETSİZ ERMENİ İDDİALARI
Harp, politikanın başka vasıtalarla devamıdır. Propaganda da gerek savaş gerekse de barış döneminde hasım, ihtilaf ya da gerginlik içinde olunan ülkenin politik, ekonomik, askerî ve benzeri şekillerde manevra alanını daraltmak için başvurulan etkili bir yöntemdir. Bu çerçevede I. Dünya Savaşı döneminde Osmanlı Devleti’ne karşı bilhassa İngiltere, Çarlık Rusyası ve Fransa tarafından çıkarları için manipüle edilen ve kullanılan Ermeniler, 1970’li yıllardan itibaren de bahse konu savaş döneminde yapıldığı iddia edilen sözde soykırım iddialarına birçok Batılı Devletler nezdinde muhatap buldukları gibi kimi zaman da bu asılsız iddialar kimi Batılı devletler tarafından da alınan parlamento kararlarıyla Türkiye’yi politik olarak sıkıştırmaya yönelik bir enstrümana dönüşmüştür. Tarihi başkalaştırarak siyasete alet eden bu uygulamaların bir yenisi de (9 Nisan 2019 tarihinde ABD Senatosu’na getirilen ve sekiz ay bekletildikten sonra) 12 Aralık 2019 tarihinde ABD Senatosu tarafından alınan sözde soykırım kararıdır.
KONU HAKKINDA TBMM TARAFNDAN BASTIRILAN YAYINLAR
Konu hakkında Türkiye’nin farklı kurum ve kuruluşları tarafından gerek iç kamuoyunun gerekse de uluslararası kamuoyunun sağlıklı bir şekilde aydınlatılması için yapılan çalışmalar kapsamında Türkçe ve yabancı dillerde birçok değerli çalışmalar yapılmış ve basılmıştır. Bu çerçvede TBMM tarafından da bu zamana dek aynı maksada yönelik olarak Türkçe ve yabancı dillerde birçok eser (İsmet Binark, Ermeniler'in Türklere Yaptıkları Mezalim ve Soykırımın Arşiv Belgeleri, TBMM 2001; İsmet Binark, Genocidul şi atrocitatile armenilor impotriva turcilor reflectate in documente de arhiva, TBMM 2002; İsmet Binark, Archive documents about the atrocities and genocide inflicted upon Turks by Armenians, TBMM 2002; İsmet Binark, Osmanlı'nın Son Döneminde Ermeniler, TBMM 2002; Türkkaya Ataöv, The Armenians in the Late Ottoman Period, TBMM 2002; Hikmet Özdemir, Türk-Ermeni İhtilafı: Makaleler, TBMM, 2002; Hikmet Özdemir, Ercan Durdular, Ali Hakan Velidedeoğlu; Veyis Karakuş, Türk-Ermeni İhtilafı: Makaleler, TBMM 2007; Hikmet Özdemir, Yusuf Sarınay, Orhan Avcı, Ali Birinci, Ayşe Doğancı, Wendy Kasap, Sadi Çaycı, Türk-Ermeni İhtilafı Belgeler Turkish-Turksh Armanian Conflict Documments, TBMM 2007; Aziz Akgül, Ermeni Meselesi ve Doğrular, TBMM 2007; Hikmet Özdemir, Ermeni İddiaları Karşısında Türkiye'nin Birikimi, TBMM 2008) basılmış ve yayımlanmış, 24 Mart 2005 tarihinde de TBMM Eski Senato Salonunda ABD’li tarihçi Prof.Dr. Justin McCarthy tarafından “Ermeni Sorunu Gerçeği” konulu bir konferans verilmiş, akabinde de bu konferansın metni TBMM tarafından "Ermeni Sorunu Gerçeği - Konferans - Conference on the Reality of the Armanian Question” başlıklı eser olarak basılmış ve yayımlanmıştır.
SONUÇ
Türkiye’nin “tarihin tarihçilere bırakılması, Ermeni iddialarının da arşivler üzerinden incelenmesi”ne yönelik yaklaşımları bu konuda haklılığını tescil edebilecek hususlardır ama gerek Ermenistan’da gerekse de uluslararası ortamda bağlamından kopartılan bu konu politik bir enstrümana dönüştürülmüş olduğu için Türkiye’nin mâkul önerileri uygun ve etkili bir zeminde muhatap bulamamaktadır.
Bir ülkenin hâriçteki gücü dâhildeki gücü ile doğru orantılıdır. Bu itibarla dâhilde güçlü olan bir ülkenin bu gücünün diplomasisine ve uluslararası camiadaki itibarına da katkı sağlayacağı son derece açıktır. Türkiye ile ihtilaf içinde olan çevrelerin ve ülkelerin bu konudaki politikalarının süregideceği açık olmakla birlikte Türkiye’nin güçlü bir ekonomi ve demokratik düzeni ile, kendisini politik olarak sıkıştırmaya yönelik bu tür dış politik hamlelerin ve etkilerinin görece azalacağı, konuya ilişkin Türkiye’nin bu zamana dek dile getirdiği haklı tezlerinin ve çözüm önerilerinin daha çok muhatap bulacağı ve kabul göreceği değerlendirilmektir.
FAYDALANILAN KAYNAKLAR
Birinci Dünya Harbi’nde Türk Harbi Kafkas Cephesi 3. Ordu Harekâtı, Cilt: II, Gnkur.Bsmv., Ankara 1993.