Ateş kesildi

Sefer Aşır Eraslan

Elbette güzel oldu. Barıştan kim mutlu olmaz ki. Orasından burasından tenkit edip barışı sulandırmamak gerekir. Ne güzel ölüm yok, şiddet yok, orada yaşayanlara güneşli bir hava gelmiş. Kalıcı olan bir silah bırakma, barışa imza koyma işini de her şeye rağmen başarırsak ne güzel olur. Her şeye rağmen dedim çünkü Putin’in sözüne güven olmaz. Bir bahane ile sadistçe yeniden saldırabilir. Rahmetli Dudayev’in söylediği gibi “Ruslarla barış ancak o yazının mürekkebi kuruyana kadardır” sözü hala geçerli. Bakalım kendisi ABD ile beraber söz verdiği yerlerden çekilecek mi ve buraları temizleyerek mi yoksa muhkemleştirerek mi çıkacaklar? Bazen zor haklıyı yenmektedir. Güç sahibi haklıya ancak kendi çıkarları kadar izin vermektedir.

Bizim çocukluk yıllarımızda köylerde düğünler en az iki en fazla beş gün devam ederdi. Bu düğünlerden birisinde akşam çalgı-çengili ortamda içki içiyorlar. Çok çocuğu olan tarlası-tapanı yok denecek kadar az olan (çünkü kendi babasının da üç hanımı on beş-yirmi çocuğu var bu sebeple miras da kalmamış) ancak içkiye ve kumara meraklı bir adam diğerleri ile içki masasında. Çocukları kendisiyle beraber çobanlık yapıyor. Bu adam köyün en azgın, şımarık ve kalabalık bir ailesinin düğününde bulunuyor. Tabancalar ateşlenmiyor. Çokça da düğün sahibi şımarıklar tarafında. Bir mermi gelip bu içki masasındaki korkak adamın kolundan girip çıkıyor. Herkes “amanın da amanın yetişin adamı vurdular kanlar akıyor” diye feryat ederlerken adam oralı değil. “Yok canım bir şey yok size ne yok işte bir şey” diye vurulduğunu dahi söylemekten aciz. Çünkü o azgın suçlu durumuna düşmesin karakolda jandarma gelip götürmesin. Yoksa sonu, hesaplaşması kötü olacak. Bez getirip kolunu bağlayıp akan kanı durduruyorlar.Yani adam beni vurdular diyemiyor.

Kırka yakın askerimizi şehit eden katil Putin, özür bile dilemedi. Taziye bildirdi. Hem öldür hem de taziye bildir (!) Çeçen katili Putin’e “Hayır siz öldürdünüz” diyemedik. Belki işin gidişatı değişecekti ancak söylense de “sen öyle desen de biz biliyoruz, unutmadık” demeye getirilse iyi olurdu. Bizim heyeti ayakta bekletmesi bir nezaketsizliktir. Kendi adamları sırayla otururken bizimkiler ayakta bekledi. Ayrıca parmağı ile “gel buraya” yapması da ne kadar haddini bilmez biri olduğunun işaretiydi. Bunlar hep hesaplı ve kasıtlı yapılan işler. Karşılık verilir umarım. Barış bildirgesinde” Suriye’nin toprak bütünlüğüne vurgu yapılır. Ancak Suriye’nin topraklarının %30’nu işgal eden ABD’ye kimse ses etmez. Rusya’nın işgal ettiği yerler de Suriye toprağı ses çıkaran olmaz.”

Bekara karı boşamak kolay derler ya zamanın kıymetli, şartların ağır, durumun kötü olduğu bir ortamda ayrıntılara dikkat edilmemiş olabilir. Lakin bundan sonra da öyle “dostum Putin” işi rafa kalkmalı gaz bağımlılığımız peyderpey azaltılmalı, ticarette onlara kolaylık sağlama işini azaltmalıyız. Ayyaş aklaş Rus insanının tatil yapması için fırsat yaratmaktan da yine peyderpey vaz geçilmelidir. Rus pulsuz-çulsuz Ruslar buradan döviz götürüyorlar. Bırakın getirmeyi.

Barış her zaman her şartta iyidir. Emeği geçenlere teşekkür edilmelidir. Bahaneye gerek yok. Şimdi Rus’tan çok kuduz İran Şia’sıyla mücadele edilmelidir. Zaten kara gücü olarak kullanılan Sistani tarafından getirilmesine fetva verilen bu katil sürüsünü yerle yeksan etmeliyiz. Bu olay gösterdi ki “Türk’ün Türk’ten başka dostu yoktur.” İran bizim için ABD kadar Rusya kadar düşman onlardan da zalim bir kan içicidir. Barışınız hayırlı olsun! Barışımız daim olsun!

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.