Avrupa devletlerinin niçin Türkiye Cumhuriyeti devletinin tasarruflarına karşı olduğunu anlamak için geçmişimize bakmak lazım. Onlar Mustafa Kemal Samsun’a ayak basıp milletiyle buluşunca Erzurum, Sivas kongrelerini yapmaya başlayıp topladığı, temsilcilere neler yapmayı açıklayınca o zaman ki Avrupa kafalı bazı milletin temsilcilerinin bile bu milletin kendini kurtaramayacağını o gücün kalmadığını söyleyerek bazı Avrupa devletlerinin ve ya A.B Devletleri’nin mandalığı altında yaşamanın daha uygun olduğunu söylemiş bunu duyan Mustafa Kemal bu millet mandacılığı kabul edeceğine ölür daha iyidir. Bu milletin hürriyetten bağımsızlıktan başka bir düşüncesi olamaz. Bu millet bu güne kadar kimsenin emrinde yaşamamıştır. Bundan sonrada yaşamaz. Bu millet bir fert kalıncaya kadar hürriyeti, bayrağı, dini için savaşır ve Allah’ın izniyle vatanını kurtarır demiş ve bunda da muvaffak olarak bu günkü Türkiye Cumhuriyeti Devletini meydana getirmiştir.
Yoktan var olan atasının liderliğinde başarısıyla kuruluşunu sağlayan Türkiye Cumhuriyeti bugünkü durumuyla Avrupa’nın peyki olur mu tabi ki olmaz olmayacakta. Dünya ekonomik krizdeyken hiçbir yatırımından geri kalmayan yapılamaz denen yatırımları yapan, hiçbir kuruluşunu ve vatandaşını mağdur etmeyen bu milletin ilerlemesini üçüncü dördüncü boğaz köprülerini deniz altından Asya’yı Avrupa’ya bağlayan geçitlerin yapılmasını, dünyada emsali olmayacak olan üçüncü hava alanının yapılmasını Türkiye’nin karayollarıyla hızlı trenlerle donatıldığını Avrupalı devletler ister mi? Uçağını kendi yapan deniz yollarında Avrupa devletlerine gemiler yapan tankını her türlü silahını, helikopterini insansız hava aracını yapan bütün mühimmatını kendi üreten Türkiye Cumhuriyeti Devletini Avrupalı ister mi?
Kıbrıs çıkarmasındaki 1974 yılını hatırlayalım. Askerimizi taşıyacak gemimiz yok denecek kadar azdır. O zamanın Amerikalısı benim silahımı benim mühimmatımı kullanamazsın demişti. İşte o zaman Kırıkkale’mizin iftiharı olan M.K Endüstrisi Kurumu işçileri 24 saat çalışarak o açığı kapatmaya başlamışlar bunda da başarılı olmuşlardır. O işçiler o çalışmayı para yani ücret karşılığında yapmamıştı. Avrupa devletleri işte bütün bunlar için şimdi PKK’nın, FETÖ’nün yanında yer alarak onların bu millete zarar vermesini istiyorlar ama unuttukları bir şey var. Oda terörün dostu olmaz zaman gelir kendini destekleyenleri akrep gibi döner sokar. Biz bunları istemeyiz ama bu gerçek olacaktır. Bizim milletimiz bunu bilir zaman en iyi ilaçtır. Avrupalı bundan ders çıkarmalıdır.