Yüzyılın felaketini hep beraber yaşadık. Acımız büyük, kalbimiz ağrıyor.
Zaman durdu, nefesler tutuldu. Kaybedilen her can aileden, kurtarılan her can candan.
Bu acılı zamanları elbette atlatacağız. Necip Türk milleti ve yüce Türk devleti el birliğiyle acılarımızı saracağız.
Herkes gücünün üstünde, elinden gelen gelmeyen her imkânını ortaya koydu.
Biz öyle bir milletiz ki acıda bir yumruk, bir yürek, bir yumak oluruz. Depremzedeler için yardım malzemesi paketleyen, sırtında koli taşıyan, demir kesip beton delen, kepçe kullanan, serum takan, araçlara atlayıp yollara düşen, dua eden, gözyaşı döken her vatandaşımıza minnettarız.
Tüm ülke, tek yürek afet bölgesinde. Yaralarımızı sarıp yeniden dirileceğiz.
Depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyoruz. Kederli yakınlarının ve milletimizin başı sağolsun. Sevgili çocuklar ve gençler, sakın umutsuzluğa kapılmayın.
Çalışsak ne olacak, okusak ne olacak, mezun olsak ne olacak, bir depremde, bir selde, bir felakette her şey yerle bir olur demeyin. Umutlarımız bitmedi.
Bu ülkeyi yeni baştan kurmak gerekirse bunu yine sizler yapacaksınız.
Öyle bir okuyun ki dere yatağına bina, fay hattının üzerine havaalanı yapılmayacağını, madende güvenliğin her şeyden önce olduğunu, yer kazanmak için bir binanın kolonlarının kesilmeyeceğini bilin.
Öyle bir yetiştirin ki kendinizi; binaları, yolları, havaalanlarını, fabrikaları, okulları, hastaneleri yaparken seçilecek yeri de, kullanılacak malzemeyi de, yapıların denetimini de doğru yapın, doğru seçin, doğru bilin.
Öyle insanlar olun ki doğru planlamayla, doğru zamanlamayla, doğru ekipmanla, doğru kararlar alabilin.
İşinizi öyle layıkıyla yapın ki vicdanınız sizi hiçbir zaman rahatsız etmesin.
Bir insanın hayatından ve ölümünden mesul olmanın ağırlığı sizin vicdanınızda karanlık bir gölge olmasın. Bu memleketin size ihtiyacı var.
Ahlaklı, dürüst, akla ve bilime inanan, merhametli, vicdanlı, insan ve canlı sevgisine sahip, yaşadığı topraklara sevdası olan yöneticilere, mühendislere, doktorlara, öğretmenlere…
Bu memleketin işini doğru, ahlaklı, vicdanıyla yapan her meslek grubundan kişiye ihtiyacı var.
Sizler öyle bir yetiştirin ki kendinizi, öylesine bilgiyle bilimle donatın ki ne doğal afetler ne de toplar tüfekler yıkamasın sizi.
Bilelim ki vatanımız, bayrağımız, geleceğimiz emin ellerde. Evlatlarımız, çocuklarımız, gençlerimiz; siz bu milletin geleceğisiniz.
Deprem noktalarına koşarken, göçüklerden bir can kurtarmak için çırpınırken, yardım yetiştirmek için çabalarken, yemeğinizi ekmeğinizi bölüşürken gurur duyduğumuz evlatlar; yardımseverliğinizle, tek vücut olarak, el ele yürek yüreğe, manevi kudretinizle, bilim ve eğitimle sizler her şeyin üstesinden gelirsiniz. Bu aziz vatanın fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür nesilleri olarak içsel adalet terazinizi akıl süzgecinden geçirerek bilimin, aklın, eğitimin izinden gidin.
Hurafelerden, safsatalardan; akla ve bilime uymayan her akımdan; vicdana, merhamete, adalete, insanlığa sığmayan her şeyden uzak durun.
Cehaletin insanoğlunun en büyük belası olduğunu unutmayın. İnsan gibi, insana yakışır gibi yaşayın. Gelecek sizin, bu vatan sizin!