Diyarbakır’da anaların dağa kaçırılan çocukları için başlattıkları HDP önündeki oturma eylemi dikkat çeken sahneler vaki oluyor. Çocuğu kaçırılan kadının gözlerinden fışkıran nefret ve öfke bu zamana kadar bölücülüğü arkasına almak isteyenlere verilmiş bir tepki olsa gerek. Partililer zaten hiç umurlarında değilmiş gibi gelip geçiyorlar. Bazen “kolay gelsin” diyenler olsa da belli ki inançlarına göre “hükümet destekli” bu olay zaten kendiliğinden sona erecektir diye beklemektedirler. .
Bu oturma eylemini neden daha önce yapamadılar? Şayet gerçekten kendi iradeleriyle yapıyorlarsa bu, bölücü partinin kızağa bindiğine işarettir. Yakın zamanda dalga büyüyecek zemin kayganlığı artacak ve terör örgütü sona gelecektir. Siyasiler de anlayacaktır ki “megri söyletmekle, serok” dedirtmekle bölücülük önlenmiyor daha da artıyor. Bu işin polis korumasında olması da elbette bir manipüle edilmiş olayla karşı karşıya olabileceğimizi anlatsa da hayırlı bir sona doğru yaklaşıldığının işaretidir. Bir tarafta yıllar önce kaybettiği Kürt tabanını yeniden kazanmak için popülaritesi yüksek olan bir belediye başkanını oraya göndermek her zamanki yaptıkları yanlışlardan birisidir. Ecevit de yetmişli yılların başında ”halklara özgürlük “diye istismar ederek çıktığı tehlikeli yolda memleketi anarşi batağına batırdığını anlamış ama iş işten geçmişti. Şimdi de yeniden bir başka üslupla istimara önce Kürtler artık “dur” demeli sonra da sonun felaket olacağını siyasiler anlamalıdır. Rahmetli Turgut Özal döneminde devletini seven ailelerin yaşadığı köyler silahlı baskınla yakılmış yıkılmış nesli kurutulmuş bu insanların. Şimdi o köylerde vatansever insan kalmamıştır. “Üç beş çapulcu” dediği insanların bunca katliamına sessiz kalan Özal yönetimi son durumdan belli oranda vebali olan insanlardır. Devlet korumadı bu insanları. Yok oluşlarını seyretti adeta.
Şayet bir manipüle yoksa çok değerli bir gelişmedir. Ancak polislerin koruması altında olmaları da bu duyguyu pekiştirmektedir. İnşallah kadınların kahramanlıkları bölücü çeteyi döktükleri kanda boğacaktır. Zaten devlet görevini yapsa eşkıyayı Dolmabahçe sarayında ağırlamasa, oy verirken güvenliği mutlak güvenliği sağlasa oy da alamazlar. Ama bu günkü durum herkesin işline gelmektedir. Zaten siyasetçiler bu işin bu noktaya gelmesinin sorumlularıdır.
Hepsine selam olsun
Bu annelerin yanına neden gitmiyorsunuz? Dün cumartesi annelerine destek verenler neredesiniz? Siz bu annelere verdiğiniz desteği dün o annelere neden vermediniz soruları siyasetçilerin işine geldiği gibi yorumlama alışkanlığını yeni bir tezahürüdür. Daha kalabalıklaşmadan bir çığ gibi büyümeden bu işler olamayacaktır.