Biraz şundan, biraz bundan...

Eyüp Kara

Ne garip bir ülkede yaşıyoruz. Gündem bir anda doksan derece değişebiliyor yakalayabilene aşk olsun. Herkes bir yol tutturmuş gitmeye çalışıyor, ama bir yere gittiği yok inanın.

Şöyle çevremize dönüp baktığımızda o kadar garip ve o kadar utanç verici olaylarla karşılaşıyoruz ki, artık normal deyip geçiyoruz. “Aman bana ne der” gibi çekip yanından gidiyoruz. Bir gün önce övdüğümüzü, bir gün sonra yerden yere vurabiliyoruz. Yani bir türlü orta yolu bulamıyoruz vesselam.

TACİZ DEĞİLMİŞ!

Geçtiğimiz günlerde bir profesör ismi lazım değil. Bir canlı yayın esnasında gülerek anlatıyor ve diyor ki, "Beni o kadar kızdırdı ki, bir öğrencimin eteğini kaldırdım. Kıçına bir tokat attım. Bu dehşete düştü. Baktım böyle bakıyor bana. Bana bak dedim baban bunu yaptı mı dedim. Bana babam bile bunu yapmadı dedi. Heh dedim eksik kalmış, şimdi tamamlandı” şeklinde konuşuyor. Tepkiler gelince de yaptığı bu hareketin normal bir davranış olduğunu söyleyecek kadar pişkin ve terbiyesiz.

İnanın bunu yurt dışında bir üniversitede yapsa orada bir gün dahi onu barındırmazlar. Ama bizde öyle bir kitle var ki, karşı taraf yapınca kötü, “kabul edilemez görür”, kendilerine görüş olarak yakın biri yapınca başlarını “devekuşu gibi kuma gömüp aman canım ne olacak, büyütmeye gerek yok” diyebilecek kadar zavallılar.

YÜREKLİ OLANLAR KAZANIR

Ampute Milli Takımımız geçen yıl olduğu gibi bu yılda Avrupa Şampiyonu oldu. Koca yürekli bu adamlara fırsat verildiğinde, imkan tanındığında büyük başarılara nasıl imza atılır bütün dünyaya gösterdiler.

Ampute Milli Takımımız grubunda oynadığı bütün maçlarda rakiplerine adeta gol olup yağdı. 2021 Avrupa Ampute Futbol Şampiyonası finalinde İspanya'yı 6-0 yenerek üst üste 2'inci kez Avrupa Şampiyonu olarak bir kez daha bizleri gururlandırdı. Bu başarıyı herhangi bir branşta yakalamış olsaydık günlerce konuşur onlara methiyeler dizerdik.

Evet onlara “engelli” diye bakabilir birçoğumuz. Fakat bu kahramanlar zaferlerin aslında yüreklerde kazanıldığını gösterdiler bütün dünyaya. Bir yanda A Milli Futbol Takımımızın Avrupa Şampiyonası’nda yaşadığı hayal kırıklığı, diğer yanda yüreklerini sahaya koyup rakiplerine sahayı dar eden bu kahramanlarımız. Hepsine “helal olsun” diyelim başka söze gerek yok sanırım…

KAPANSIN MI, KAPANMASIN MI?

Biliyorsunuz bütün dünyanın kabusu olan KOVİD-19 salgını sonrası hayatımız değişti. Okullar kapandı, işyerleri kapandı, oteller kapandı, işlerimizi evlerden online olarak yaptık. Pandemi devam ediyor ve bitmesi de uzun zaman olacak gibi görünüyor.

Tek çare aşı deniyor ve ona da karşıyız. “Olmam da olmam, bana çip takacaklar, DNA’mızı ele geçirecekler” gibi bir sürü asılsız dedikodu ile günlerimiz geçip gidiyor.

Bu arada Milli Eğitim Bakanlığı birbuçuk yılın ardından okulları yüz yüze eğitime açtı. Vay sen misin açan? Birçok veli okulların açılmasına sevinirken, ne yazık ki birçoğu “benim çocuğumun canı kıymetli” göndermem diyerek buna karşı çıktı.

Vay efendim okulları nasıl açarsınız? Ben okulda çocuğuma PCR testi yaptırmam benim çocuğum kobay mı aşı yaptırmam ve bunun gibi daha neler neler…

Ya arkadaş, okullar açılmadığında “Neden açmadınız? Devlet beceriksiz bir okulu açamadı” diyorsunuz, okullar açılınca da “Devlet okulları neden açtı. Yahu siz neyin kafasını yaşıyorsunuz.” Neden her şeye muhalif olmak için bir yarış içindesiniz anlaşılır gibi değil.

Daha birçok örnek verebiliriz ama işin özü “her şeye karşı olmak” da bir yere kadar inanın. Karşı olmayın tedbirinizi alın, mesafenizi koruyun ve temizliğini yapın korkmayın bir şey olmaz…

Kalın sağlıcakla....

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.