Boğaziçi’nde protesto var

Sefer Aşır Eraslan

“Maymuna soba yakmayı öğretmişler o da Ağustos ayında da soba yakmış” diye güzel bir söz var. Boğaziçi Üniversitesi’ndeki protestolarda Canan Kaftancıoğlu’da vardı. O’na her sol gösteriye katılma askere ve polise taş atmayı öğretmişler. O da bulunduğu durumu işgal ettiği konumu dikkate almayarak her protestoya katılıyor. “Bunların içerisinde teröristler var” deniliyor. Hatta katılımcıların içerisinden yakalananlar arasında ancak “iki tanesi öğrenci” deniliyor. Madem terörist olduklarını biliyorsunuz işte kendi ayaklarıyla gelmişler tıpış tıpış yakalayıverin. Peşinden koşmaya da gerek yok. Yakalayıp bırakıyorsunuz bunlar sizin dediğiniz gibi değil veya endişe verici bir durum var. Poz verirken Canan’a yakın olmak isteyenler çoğunlukta. Bunların önemli bir kısmı İBB’den iş kapmak için Canan’a yakın olmak “ben de oradaydım” demek için yaklaşanlardır. “Canan DHKP-C’lidir” deniliyor. “MLKP militanı” olduğunu da hatta “TİKKO mensubu” olduğunu da söylüyorlar. Canan babadan böyle görmüş. İzmir’deki de babadan görmeydi malum. Bay Kemal eski örgüt arkadaşlarını taltif etmesini onore etmesini iyi biliyor. Bunlara sözümüz yok ama bir küçük menfaat için bunca devlet düşmanı arasında bulunan sonra da “devlet-millet” hamaseti yapanlara ne demeli?

ODTÜ ile Boğaziçi kendilerinden olmayanı allame-i cihan olsa kabul etmiyor. Gerçi bu zamana kadar öyle allame de tayin edilmedi. “Bir lokma çörek için zengildiyeneler (kuyruk sallayanlar)”den bahsederdi rahmetli Bahtiyar Vahabzade. Tayin ediliş de tayin edilen de yasalara uygun. Bu adamların arzularına göre çook rektör geldi geçti. Ahmet Necdet Sezer, en az oy alanı tayin ederken sesi çıkmayanlar şimdi “doğrucu Davut” oyunu oynamaktadırlar. Anlaşıldığına göre yeni rektörün de öyle dolu dolu bir bilim adamı, bir kültür adamı olmadığı anlaşılıyor. Bunca kavgayı keşke daha dolu dolu bir mücadele adamı uğruna yapılsaydı. İlerleyen günler de herkes pişman olacaktır.

Yeni rektör bu üniversiteyi “ilk yüze sokacağım” demiş. Millet de ille de Boğaziçi deyip en zeki çocukları buraya gönderip büyük umutlar beslerken onlar ancak bir bankanın müfettiş yardımcılığını kazanarak işe başlamalarından derecesi belliydi. Nereye gitseniz bir İTÜ mezunu hep ilgi alaka görür. Sonrasında biraz temkinli yaklaşılmakla beraber bir ODTÜ mezunu da o ilgiye yakındır. Başkasını saymak imkansızdır.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.