Son günlerde ortaya bir iddia atıldı ve siyaset kulislerinde dillendirilmeye başlandı. Tabi bu iddiaya kadar inanılır bilemiyorum, ama çok tartışılır gibi geliyor bana. Yani bu bomba iddia uzak bir ihtimal olsa da insanın bilinçaltına yatmıyor değil.
İddia şu ki Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun AK Parti saflarına geçeceğiydi.
Bu iddiayı bir iki gazeteciden duyduk, okuduk. İddianın doğruluğunu gazetemiz haber merkezinde de aramızda hasbihal ettik. Olabileceğine ihtimal veren arkadaşlarımız olduğu gibi, yok artık o kadar da olmaz diyen arkadaşımızın sayısı da az değildi.
Bende fikrimi arkadaşlara aynen şu şekilde beyan ettim. İmamoğlu’nun AK Parti saflarına geçmesi CHP’ye değil AK Parti’ye çok büyük zarar verir. Böyle bir adım atılması söz konusu değildir. AK Parti cephesi kesinlikle böyle bir adım atmamıştır. Bazı provokatif gazetecilerin kendine bilmez kelamlarından oluşan fantazi sözcüklerinden oluşmuştur. Hem niye ve neden böyle bir yer değiştirme olsun. İmamoğlu bana göre çok başarılı bir belediye başkanı değil.
CHP onu önümüzdeki seçimde yeniden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı olarak gösterirse seçim kesinlikle kaybeder. Bu olay tamamen hayal ürünüdür. Ama şunu da söyleyim; Her ne kadar düşüncem bu yönde olmasına rağmen siyaset farklı bir mecradır. Her an her şeyi görebilirsin...
Kamuoyunda değer görmüş bazı gazetecilerin böyle fısıltıları sessiz çoğunluğa dönüşebilir. Bu olayı çok dillendirmemek lazım. Bu siyaset yaşayıp göreceğiz. Ha bu arada, şunu da unutmamak lazım; Ben dedim ki İmamoğlu’nun geçişi AK Parti’ye büyük zarar verse de CHP’de de taşları yerinden oynatır ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun koltuğunu sallar. Hani oldu ya bu geçiş gerçekleşti işte o zaman siyasette birçok taş yerinde kalmaz. Konu ile ilgili fikrimi söyleyip haber merkezimizde gazeteci arkadaşlarımıza bir takım bir şeyler anlattım. Konu şimdilik kapandı gitti nerdeyse...
Tweet aleminde gezerken bir tweet gördüm; Tweette Alman basınının yaptığı bir haber karşıma geldi. Alman Basınına göre Türkiye’de önümüzdeki seçimlerde en güvenilir ve kazanma ihtimali en yüksek kişinin Mansur Yavaş olduğu ifade ediliyor.
Bu tweete gelen yorumlara baktım ve bana göre en can alıcı iki yorumu şuydu “1-Alman basını bizim işimize ne karışıyor? 2-Uluslararası medya kuruluşlarında bunlar konuşulurken neden Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığında ısrar ediliyor?
Bu iki tweeti çok beğenmiştim. Şimdi gelmek istediğim durum şu Alman basını bile bizim seçimlere bu kadar karışmışken, Kılıçdaroğlu neden aday gösterilsin diye ısrar ediliyor? CHP kendi içerisinde bir anket yapsın ama buna tüm 81 ilde parti teşkilatları katılsın sonucuna göre aday gösterilsin. Nedir yani bu Kılıçdaroğlu aday, Mansur Yavaş aday, Meral Akşener aday, bunlara gerek yok. Madem demokrasiye inanılıyor, bana göre CHP adayını böyle açıklamalı. Kalın sağlıcakla...