HAK-İŞ Başkanı Mahmut Arslan 28 Şubat 1999 yılında Refah Partisi ve Doğru Yol Partisi koalisyonu olan REFAHYOL Hükümeti döneminde tarikat ve cemaat liderlerine Çankaya Köşkü'nde dönemin Başbakanı Necmettin Erbakan tarafından iftar yemeği verilmesi üzerine askerler tarafından yayınlanan muhtıranın demokrasi için leke olduğunu ifade etti. Bütün antidemokratik müdahaleleri reddettiklerini vurgulayan Arslan ‘’Bu tür yollara tevessül edenleri şiddetle telin ediyoruz.” ifadesini kullandı.
28 Şubat’ın Türk demokrasi tarihine kara bir leke olarak geçtiğini ifade eden Arslan şunları söyledi:
“İnsan onuru ve haysiyetinin ayaklar altına alındığı bir süreç bütün dünyanın gözleri önünde yaşanmıştır. Başörtülerinden dolayı üniversite kampüslerine alınmayan, coplanan, yerlerde sürüklenen, ikna odalarına alınan kız öğrencilerin kendi ülkelerinde eğitim hakkı ellerinden alınmıştır. Kadınların başörtülerinden dolayı kamuda çalışma hakkı ellerinden alınmış, ehliyet ve pasaport dahi verilmemiştir. İnsanlık onurunun ayaklar altına alındığı ve bütün dünyanın gözleri önünde yaşanan bu utanç verici duruma maalesef bir kısım işçi, işveren ve meslek kuruluşları ile sözde STK’lar sessiz kalmış, hatta bu sürecin taşeronluğunu yapmıştır. Bazı sivil toplum örgütleri, yine kendi deyimleriyle oluşturdukları ‘beşli çete’ ile üyeleri olan işverenlere, esnafa ve emekçilere ihanet etmiştir. 28 Şubat darbesinde sendikaların kullanılması maalesef büyük bir utanç olarak sendikal tarihimize geçti.”
Mahmut Arslan, FETÖ’nün 15 Temmuz darbe girişimi gecesinde de millet iradesinden yana tavır aldıklarını, demokrasi yolunda şehit ve gaziler verdiklerini kaydederek, Türk halkının bundan sonra hiçbir darbe girişimine müsaade etmeyeceğini net bir şekilde ifade ettiğini aktardı.