Yazıya: Halk arasında şöyle denir: "aslını inkar eden haramzadedir." Evet aslını inkar eden haramzadedir. Ben Türk'üm. Türk devletinin, Türk bayrağının, Türk neslinin kölesi hamisiyim. Hiç bir zamanda bunun aksini düşünürsem namerdim, şerefsizim. Haykırarak diyorum ki Ne mutlu Türk'üm diyene.
Çanakkale’ye, Sakarya’ya, İnönü’ye. Dumlupınar’a velhasıl Hürriyete, bağımsızlığa, , ezana, bayrağa uzanıyorum ve Türküm diyorum. Yedi düvel bir olmuş, şu anda Türk olmaktan gurur duyduğum Türk milletine saldırmışlar, vatanı kendi aralarında paylaşmışlar, hasta adam yatağında yatıyor kalkamaz demişler ama Türk olduğumuzu unutmuşlar. Bunlar son ocak sönünceye kadar vatanını vermez dememişler, sadece hasta adam demişler. Boş konuşmuşlar, hastalığın tedavisinin bir kelime ile iyi olacağını düşünememişler. Bu kelimenin" Ey Türk, titre ve kendine dön" ilacından bahsetmemişler.
Hastalığı iyi edecek doktor Mustafa Kemal'den bahsetmemişler. Türk'ün Allah’ın dinini ayaklar altına aldırmayacaklarından bahsetmemişler. Türk'ün Anavatanının son kale olacağını hiç düşünmemişler. Sadece hasta adam, yararlanalım, bölelim, paylaşalım. Anadolu’yu onlara mezar edelim demişler. İstila etmişler, İstanbul’u mu Yunan İngiliz bayrakları çekmişler. İzmir Yunan uşaklarıyla cehenneme dönmüş.
Şunu düşünememişler. Mustafa Kemal'in ve Türk evlatlarının kahramanlıklarını, on altı yaşında şehit olan yiğidin gülerek cennete gideceğini, Türk'ün kadınını, kızını, yaşlısını daha doğrusu Rabbi olan ulu Allah'ın emrini yerine getirecek yiğitleri düşünmemişler, Çanakkale geçilmez diyenlerin sözlerine bile kulak asmamışlar
Geçtiniz mi? Ey haçlı, geçtiniz mi ey yedi düvel, geçtiniz mi? Türk düşmanları? Geçtiniz mi? Geçemediniz. 250 bin şehit verdik bir 250 bin daha veririz yine de geçemezsiniz. Çünkü bu millet Türk milleti, bu vatan Türk vatanı, bu bayrak Türk bayrağı, bu ezan İslam’ın hamisi, Türk milletinin himayesinde. Kimse susturamayacak. Böyle biline, böyle düşünüle. Böyle Türk'e karşı hal ve hareketinizi nizama sokmaya bakın.
Bu milletin geçmişine bakın, uğruna bakın, bakın mefkuresine, bakın soyuna, bakın sopuna, bakın, bakın ki kötü düşünerek bu milletin soyunun, sopunun nerelerden nasıl gelip, şehitlerle sulanan topraklarda gözünüz olmasın. Gözünüzü oyarız, ayağınızı kırarız, beyninizi söker Bozkurtlara yem ederiz. Çanakkale bu, Türk bu. NE MUTLU TÜRK'ÜM DİYENE. TÜRKÜM, DOĞRUYUM, ÇALIŞKANIM...
Deli sular, salkım saçak söğütler
Kışlada, kumandan asker öğütler.
Yaylalarda ata binen yiğitler
Bozkurt gibi bakışına ölürüm. Türkiye’m.