DEAŞ lideri öldürüldü, öyle mi?

Abdullatif Acar

DEAŞ liderine yapılan operasyon üç hafta öncesinden başlatılmış ve nihayetinde öldürülmüş el- Bağdadi. Bilmem bu kaçıncı öldürülme haberi... Bu adam dokuz canlı olmadığına göre bunun altında çeşitli planların olduğunu aramak gerek.

Türkiye’nin Barış Pınarı Harekâtıyla geriye çekilmek zorunda kalan ABD kendince, bu çekilmeyi geçte olsa, dünyanın süper gücüne yaraşır bir haklılığa dayandırmak istiyor.  Suriye’den çekilirken ne demişti hatırlayalım: “Artık DEAŞ bitmiştir,  Suriye’de görevimiz son bulmuştur. Hem sonsuz savaşın içinde olmak istemiyoruz, çok para harcadık” Türkiye’nin kararlı tutumu karşısında PYD/ PKK’yı korumayacaklarını söyleyince ABD, artık PYD’yi de gözden çıkardılar, yorumları bile yapılmıştı. İlk şoku atlatan ABD, bu sefer Suriye’den tamamen çıkmayacaklarını, petrol kuyularını muhafaza edeceklerini söyledi. PYD İle ilgili ise “ Onlar bizim ortaklarımız, onlarla, çalışmaya devam edeceğiz” dedi. Mazlum kod adlı örgüt liderini kahraman ilan etmeleri, onu ülkelerinde ağırlamaktan onur duyacaklarını bildirmeleri gönül almak mıdır nedir bilinmez ancak bu kukla örgütle çalışmaktan kolay-kolay vazgeçmeyecekleri belli.

Şimdide Barış Pınarı Harekâtıyla Suriye’de dengelerin değiştiği, mutabakatların yapıldığı, yeniden kartların karıldığı bir zamanda DEAŞ lideri el- Bağdadi öldürüldü haberini duyuyoruz Trump’ın ağzından. Bununla biraz itibar kazandığını düşünen Trump, bu sefer “Biz Türkiye’nin operasyonu sayesinde bölgeden çıkmadık” diyerek mütekebbir tavrına devam ediyor.  Yani “kendimize göre bazı başarılarımız var bu başarıların en önemlisi de gördüğünüz gibi DEAŞ lideri Bağdadinin öldürülmesidir” demeye getiriyor.

Bağdadinin öldürülmesi operasyonunda da birçok soru işareti var. Adeta bizim tezlerimizi destekler mahiyette. Mesela Irak’a saldırdıklarında savaşı bütün dünyaya canlı izlettiler. Saddam’ın yakalanması televizyonlara servis edilmişti. Libya lideri Kaddaf’i halkı tarafından linç edilerek öldürüldüğüne dair videolar her tarafa yayılmıştı. Acaba Bin Ladin ve el- Bağdadi’nin öldürülüşü ile ilgili niye hiçbir görsel yok. Sadece şurayı bombaladık, tünelde kendini patlattı bizde tüneli başlarına geçirdik, deniyor.

Rusya bile DEAŞ liderinin öldürülmesi hususunda şüpheleri olduğunu söylüyor: ” İdlip’in üzerinde el- Bağdadiye yapılan operasyonu doğrulayamadık. Ayrıca ABD uçaklarının uçuşlarda yardım aldığına inanmıyoruz…” Ve devam ediyor. “2018 de rejim güçleriyle DEAŞ’a son darbeyi vurmuştuk şimdi bağdadinin yeniden öldürülmesinin iddia edilmesi kalan teröristlerin eylemleri üzerinde fazla bir etkisi olamaz…”

Bütün bunlara rağmen, DEAŞ liderinin öldürülmesi gerçekse, elbette ki çok güzel! Ancak mesele o kadar basit değil. Bu operasyon ve duyumlar PYD/PKK’yı meşrulaştırma çabaları da olabilir. “PYD, DEAŞ için bir gerekliliktir, onlarla DEAŞ’a karşı mücadele ediyoruz” algısı, zaten PYD’ yi terör örgütü görmeyen devletlerin elini de güçlendirmeye yönelik. Yani işi kitabına uyduruyorlar… Biz kitaptan okuduğumuzu zannediyoruz. Oyun içinde oyun, plan içinde plan var. Bir oyunu çözerken başka tuzaklarla karşılaşıyoruz…

Neyse ki Bağdadi’nin DEAŞ ile ilgili filminin ilk perdesi son bulduğuna göre ne olacak şimdi? Yeni figüranlar ve başroller çıkacak elbette ki. DEAŞ hemen bitmeyeceğine göre yeni liderler görevlendirilecek. Zaten Trump da bunu ifade ediyor “Yeni kişiler çıkabilir ancak en azılısı buydu” diyor. Elbet çıkmalı çünkü film bitmiş değil. Senaryoyu yazan ABD başta olmak üzere batılı Emperyalist devletler olduğuna göre yeni liderleri bulacak olan da onlardır kanımca.

İzlemeye devam ediyoruz filmi. Ancak gerçek diye değil, film olarak izliyoruz. Türkiye olarak senaryoyu yazanı, uygulayanı ve oynayanları çok iyi biliyoruz…

Selam ve dua ile…