Dekan

Uğur Böceği

Dekan amfide öğrencilere hitaben konuşuyordu. Konuşmasının bir bölümünde “gençler bildiğiniz üzere sıfır atık projesi ülkemiz ve dünyamız için çok önemli bu hususta üç ay sonraki yapılacak toplantıya projelerinizi bekliyorum. Bu iş için yapacağınız projelerle birlikte adını az sonra açıklayacağım birkaç profesörümüze müracaat edebilirsiniz. Onlar bu konuyla bizatihi ilgilenecekler. Okulumuzun birinci döneminde bu projeler değerlendirilecek ikinci dönemde ise bu projeler birleştirilip en ideal proje oluşturulacaktır. Hepinize üniversite hayatında başarılar diliyorum. Ayrıca bu konuda öğrencilerimize katkılarına göre ödüller verilecektir.”

Gençler müsait oldukları her an kantinde, evlerinde, okulda tartışıyorlar, not alıyorlardı.

İlk dönem bitimine yakın projeler verildi. Değerlendirmeler yapıldı. Ortak proje olarak nihai bir proje yapılmıştı.

Profesörler projeyi denetlemek üzere eksikliklerini giderip son rötuşlar denetledi. Dekana sunuldu. Projeye katkı yapan herkese ödülleri verildi.

Öğrenciler yine amfide toplanmış projelerini tanıtıyorlardı. Projeye katkıda bulunan öğrenciler sıra ile kendi planlarını anlattılar.

Öncelikle evdeki yemek atıkların mutlaka lavabolara çöp öğütücü kurulmasının en önemli şart olduğunu lavabolara kurulacak öğütücülerinde üç tip olarak tasarlanarak bölümlerince imal edildiğini anlattı. Çöp öğütücüleri tanıttı.

Diğer atıkların evden alınmasında belirli zaman dilimi aralıklarında belediyelerce mahallelerin belli noktalarına konulacak çöp konteynerleri vasıtası ile alınacaktı. Alım esnasında belediyelerce verilen kartlara verilen atıkların ücreti karta yüklenecek belediye hizmetlerinde kullanılabilecekti. Kanalizasyona verilen atıklar ise arıtma tesislerinde gübreye dönüştürülüp ekonomiye kazandırılacaktı.

İlaç atıkları mutlaka eczanelere ve hastanelere iade edilecek, piller imalat kesinlikle şarjlı olacak, şarj olmayan pillerin satışı tamamen yasaklanmalıydı. Kızartma yağ atıkları yine belediyelerce alınması öngörülüyordu. Diğer atıklar ise nevine göre ilgili kurum ve kuruluşlara verilecekti.

İşyerleri için aynı uygulamalar geçerli olacaktı. Çöp kovaları sadece yayalar için yaygınlaştırılacak. Hastane, kamu kurum yemekhaneleri, fırın, kasap ve lokanta vb. yerlerin atıkları belediye hayvan barınakları tarafından günlük olarak toplanacak. Bu atıklar veteriner kontrolünde hayvanlara verilecek. Pazarlardaki sebze atıkları ise belediyece toplanıp hayvan sahiplerine ücretli/ücretsiz olarak verilecektir.

Gençlerin toplama aşaması haricinde de önerileri vardı. Bu önerilerin en önemlileri şöyleydi. Kesinlikle gıdalar plastiklere konulup satılması yasaklanacaktır. Naylon yerine kâğıt, plastik yerine cam veya teneke kullanılacaktı. Ürün üzerindeki yazıların boyası sağlığa zararsız maddelerden üretilmeliydi.

Öğrencilerden birisi sordu. “Pekiyi, elde edilen gelir ne olacak.”

Konuşan öğrenci gülümseyerek “tabi ki öncelikle üniversite öğrencilerine burs verilecek. Bundan daha güzel ne olabilir ki!”

Amfide bir alkış tufan kopmuştu.

Uğur böceğiniz diyor ki!

Bunlar benim düşüncelerim. Türkiye de birçok üniversitemiz var. Gençlerimizi, ilim insanlarımızı, belediyelerimizi, geleceğimizi tesisi için daha temiz bir dünya için projeler üretip uygulamaya koymaya davet ediyorum. 

Birlikten kuvvet o halde hep beraber imece ruhuyla çalışalım mı ne dersiniz? O zaman ne duruyorsunuz. Hadi büyüklerimiz siz fitili ateşleyin gençlerimiz yapsınlar.

Devlet millet el ele güzel günlere, sağlıcakla kalın.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.