Deli mi? Ne...

Uğur Böceği

Ahmet Bey - Belediye başkanım kendi arazime mandıra kurup süt üretimi yapayım diyorum. Sen yok olmaz diyorsun. Nasıl olmaz ya!

Belediye başkanı - Basbayağı olmaz diyorum.

Ahmet Bey; başını öteye beriye salladı. Kapıyı açıp dışarı çıktı. Kapıyı dışarı çıkınca!

- Deli mi? Ne! Bu adam ya! Deli mi? Ne!

Diyerek söylene söylene bir arkadaşının iş yerine gitti. Arkadaşı Mehmet beye derdini anlatırken, arkadaşı;

Mehmet Bey - Bende kendi arazime besi çiftliği yapmak istedim. Bana da yok dedi.

Ahmet Bey - Bu adam deli mi! Ne...

Mehmet Bey - Sakin ol bakalım. Diğer arkadaşlarımızla konuşalım. Belki onlar bir çözüm yolu bulur. Ben kendi işim için devreye bir kaç kişiyi soktum. Kesinlikle olmaz dedi. Ancak yine de fikir alışverişi iyidir. Bakalım arkadaşlarımız ne diyecekler.

Ahmet ve Mehmet Beyler; kendileri gibi hayvancılık ve diğer iş kollarında çalışan arkadaşları ile telefonla görüşerek; Ahmet Beyin iş yerinde buluştular. Ahmet Bey, başından geçenleri anlatınca! Diğer arkadaşlarının da aynı sebeple belediye başkanından şikâyetçi olduğunu gördü.

İş adamlarından bir tanesi;

Hadi o zaman ne duruyorsunuz. Kaymakam beyin yanına gidelim. Belediye başkanımızı şikâyet edelim. Soralım bu adamı derdi nedir; diye.

Herkes arabalarına binip, kaymakam beyin sekreterinin karşısına geçtiler. Sekreter hanımda şaşırmıştı. Otuz kişi kadar iş adamı kaymakam beyle görüşmek istiyordu.

Sekreter hanım telefonu eline aldı. Bazı iş adamlarımız sizinle görüşmek istiyorlar deyince;

Kaymakam Bey - Gönder bakalım, gelsinler.

İş adamları odadan içeri girdiler. İçeri girdiklerinde belediye başkanı ile kaymakam Beyi bir masanın üzerini kaplayan bir projeye bakarken gördüler.

Kaymakam bey - Buyurun arkadaşlar, buyurun. Bizde belediye başkanımızın projeleri üzerine konuşuyorduk. Hele sizde masanın kenarına gelinde, beraber istişare edelim ne dersiniz.

İş adamları belediye başkanını şikâyet etmeyi bir kenara bırakıp, kaymakam beyin sözlerine uyarak, toplantı masanın kenarına yaklaştılar.

Belediye başkanımız siz iş adamlarımızın, belediyeye çeşitli işler için dilekçelerinin hepsini de reddetmiş. Öyle mi?

İş adamları şaşkın bir şekilde birbirine bakarak;  hepsi birden "öyle" dediler.

Kaymakam Bey,  projeleri iş adamlarına gösterdikten sonra;

Kaymakam Bey - Kıymetli iş adamlarımız. Hepinizin değişik iş kollarında yapmak istediğiniz işler için dilekçeleri var. Belediye başkanımız aynı iş kolunda ve birbirine bağlantılı olan iş kollarında yer alan işletmeler için aynı merkezde organize bölgeler için planlar yapmış. Ben bu planları çok beğendim. Umarım sizlerde beğenmişsinizdir. Besi ve süt mandıracılığı yapacaklar ile yem fabrikaları aynı bölgeye planlanmış ve şehrin on km ötesine güneye yapılacaktır.

Bu arada Ahmet Bey kaymakamdan söz istedi.

Ahmet Bey - Kaymakam bey, kuzeyde daha güzel yerler var; ama. Neden oraya yapılmıyor.

Kaymakam bey -  Bende aynı soruyu başkanımıza yönelttim ve bana dediği sözleri kendi ağzından sizde dinleyin. Buyurun belediye başkanım.

Belediye başkanı - Kıymetli iş adamı arkadaşlarım mandıraları kuzeye yaparsak rüzgâr ile şehrimizi kötü kokulara teslim ederiz. Bu sebeple güneye yapılmasını öngördüm.

Mehmet Bey - Bakın bunu ben hiç düşünmemiştim. Belediye başkanımız haklı arkadaşlar.

Belediye başkanı - Bir ikincisi iş yerlerinin ayrı ayrı yapılması hem sizin açınızdan hem de birçok sebepten dolayı sakıncalıdır.

Ahmet Bey - Niye sakıncalı olsun efendim. Ben tesisimi kendi arazime yapacaktım. Şimdi yer satın almak zorundayım. Hem direkt olarak karayoluna bağlantı yapacaktım.

Belediye başkanı - Ahmet bey siz yapacağını iş için ne kadar masraf yapacaktınız mutlak hesabınızı yapmışsınızdır.

Ahmet Bey - Yapmaz olur muyum? Aşağı yukarı.....

Belediye başkanı - Ahmet beyin söylediğin rakamdan çok daha aşağı bir rakam söyledi.

Ahmet Bey - Nasıl olur ya! Şaka yapıyorsunuz.

Belediye başkanı - Sizin yaptığınız harcama kalemlerinde elektriği, suyu ve kanalizasyon hizmetlerini ve yolunuzu kendiniz yapacaktınız. Oysaki! Biz elektriği hepiniz için bir seferde tek masrafta getirteceğiz. Suyu belediyemiz ücretsiz kapınıza kadar getirecek. Oysaki sizler su için kuyu açacaktınız. Ayrıca senin ve diğer arkadaşlarının her biri yola bağlantı yapması sakıncalı. Her kavşak biri kaza kara noktası olabilir. Bu çok riskli! Belediyemizin 5 farklı iş kolundaki bütün iş yerleri tek bir yerden ana yola bağlanacak. Mesela süt fabrikaları sizden süt almaya geldiğinde hepiniz bir arada olacaksınız. Sizi arayan firmalar, hepinizi bir arada hazır bulacak. Bu ekonomi ve zamandan da tasarruf sağlayacak; Ahmet bey.

Ahmet Bey kendi fikrini yanlış olmasına ilk defa bu kadar sevinmişti. Belediye başkanına sadece gülümsedi.

Belediye başkanı - Et ve süt üretimi yapacak arkadaşlar için ayrıca 3000 dönümlük araziyi hazineden 49 yıllığına belediye adına kiraladım. Burada sizler kendi hayvanlarınız için yemleri doğal olarak üreteceksiniz. Araziyi ortak işleyeceğiniz için bir traktör bütün işinizi görecek.

Diğer iş kollarında da buna benzer projeler hazır herkes kendi iş kolundaki iş yeri modelini inceleyebilir.

Bu arada Ahmet Bey, önce arkadaşlarına bakıp sonrada belediye başkanına döndü ve.

Ahmet Bey -  Sayın başkanımız size, biz iş adamları olarak ortak bir iş yeri kurmak istiyoruz. Bütün masrafları da bizden olsun. Sizleri aramızda görmek istiyoruz. Ne dersiniz?

Belediye başkanı - Tabi ki! Neden olmasın hepinizin payından % 5'lik hisse istiyorum deyince.

Kaymakam bey; beyninden vurulmuşa dönmüştü ancak belediye başkanının sözü tamamlamasını bekledi. Bakalım başkan ne diyecekti. Bu arada iş adamları halinden çok memnundu.

Belediye başkanı - Kıymetli iş adamlarımız bu teklifiniz belediyem adına kabul ediyorum. % 5'lik pay belediyemizindir. Sanırım anlaştık. Ayrıca bütün gübreleri de belediyemize ücretsiz devredeceksiniz. Bizde bu gübreleri tarıma uygun hale getirip, ucuz fiyatla çiftçimize satacağız. Buradan elde edilen gelirin yarısı ise üniversite çağına gelmiş gençlerimize burs olarak dağıtacağız. Diğer yarısı ile de kuzeydeki tepelerimize ceviz ağacı dikeceğiz. Altındaki yerlere üzüm bağı yapıp elde edilen ceviz ve üzümlerle ceviz sucuğu fabrikası kuracağız ve belediyemiz adına çalışacak. Birçok insana yine bir ekmek kapısı açacağız. Ne dersiniz? Sayın Kaymakamım ve kıymetli iş adamlarımız. Ne dersiniz?

Kaymakam bey - Harikasın belediye başkanım, harika. Artık iş adamlarımızda her sene 1.000 tane ceviz fidanı bağışlayıp; kendi elemanlarını da diktirirler.

Mehmet Bey; (Arkadaşlarına bakarak) Kaymakam bey emriniz olur. Siz 1.000 fidan dediniz biz 2.000 fidanı her sene söz veriyoruz.

Belediye başkanı İş adamlarını bu tavırlarından duyduğu memnuniyetle;

Hadi arkadaşlarımız başkanınız olarak hepiniz yemeğe davet ediyorum. Buyurun bakalım deyince.

Kaymakam bey, ''Hadi o zaman yemeğe deyip'' kapıyı açtıklarında kaymakam beyin ve belediye başkanının şoförü kapıda belirdi.

Kaymakam bey - Hayırdır ne var. Bir sorun mu var?

Kaymakamın şoförü - Evet efendim maalesef. Yanlış yere park etmekten belediye başkanımızın, kaymakam beyim sizlerin makam arabasına polis ceza yazmış.

Kaymakam bey -  Gerçekten mi?

Bunun üzerine hemen emniyet müdürünü aradı. Durumu anlattı ve

Kaymakam bey - Size ve o cezayı kesen polis arkadaşımıza teşekkür ediyorum. O polis arkadaşımızı da al yemeğe çıkıyoruz. (Dedikten sonra emniyet müdürüyle biraz daha konuştuktan sonra).  Kıymetli iş adamlarımız size de ceza yazmışlar. Cezaları geciktirmeden öderseniz % 25 indirim var unutmayınız? Şoför arkadaşlar sizde bir daha kurallara uyarsınız artık. Bu sefer başkanımla ben, şoförlerimize kesilen cezaları kendi cebimizden ödeyeceğiz ama bir daha ödemeyiz değil mi? Başkanım.

Belediye başkanı gülümsedi ve.

Belediye başkanı - Ödemeyiz Kaymakam bey ödemeyiz. Sayın kaymakamım unutmadan birde bu tesislerin elektriğini üretmek üzere güneş panelleri kuruyoruz, yapılan işleri görmek üzere yemekten sonra ziyaret edelim mi? Ne dersiniz?

Ahmet Bey; (Mehmet beyin kulağına fısıldadı). Bu bizim başkanı hakikaten deli ya! Deli!

Mehmet Bey - Bence de!

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.