Depremlerin yer altı sularına etkisi

Dr. Mevlüt Şahin

Kahramanmaraş merkezli ikiz depremlerde ölen kişilere Cenab-ı Allah’tan rahmet yaralılara şifa, sağ kalanlara sabır diliyorum. Geride kalan kişilere sahip çıkan herkese de teşekkür ediyorum.

Depremlerde yer altı suları seviyelerinde, sıcaklıklarında ve suların kimyasal yapısında değişimler meydana gelebilmektedir. Bazı kuyulardan çürümüş yumurta kokusu gibi koku gelirken, bazı kuyularda metan gazı, karbondioksit ve sülfür gazları karışabilmektedir. Örneğin 2022 yılındaki Düzce depreminde bazı kuyularda metan gazı girişleri oldu tespit edilmiştir. Sıcaklık artışı genelde jeotermal suların yer altı sularına karışması neticesinde olmaktadır. Sıcaklığı yükselen sular içme ve tarımsal sulamada kullanılmadan önce mutlaka analiz edilmeli uzman görüşleri alındıktan sonra kullanılmalıdır. Genelde jeotermal sular ağır metaller (kükürt, demir, sülfat, klorür, magnezyum, bor v.b) içermektedir.

Depremlerde şok dalgaları gelince yer altı suyu seviyesi yükselir ve zamana bağlı olarak eski seviyesine iner. Bazı deprem alanlarında ise var olan su kaynakları kururken yeni su kaynakları ortaya çıkabilmektedir. ABD'nin Kaliforniya eyaleti Santa Rosa kentinde, depremden sonra kurumuş bir derenin tekrar aktifleştiği görülmüştür.

Depremlerde oluşan sarsıntı, kuyuya su sağlayan kayalardaki gözeneklerden ve çatlaklardan gevşek tortuları çıkaracağından kuyunun suyu bulanıklaşabilmektedir. Örneğin deprem merkezinden yaklaşık 1100 km uzakta bulunan Manisa ili köprübaşı ilçesinde kuyularda suların depremden sonra bulanık aktığına ben şahit oldum. Derin kuyu pompaları tamircileri ve yer altı sularını çıkarmakla uğraşan kişilerle görüştüğümde ilçedeki tüm kuyularda deprem sonrası bulanıklığın meydana geldiğini halen devam ettiğini söylediler. Ancak bu durum genellikle geçici olduğundan zamanla sorunun ortadan kalkacağı düşünülmektedir.

Hatay’daki Amik Ovası’nda ve Samandağ ilçesinde tarımsal sulama için kullanılan su kuyuları da depremlerden etkilenerek zarar gördü. Ovada yaklaşık 2 bin 500 kuyunu olduğu ve bunların yaklaşık 2 bininin depremden hazar gördüğü tahmin edilmektedir. Derin kuyularda bulunan borular ezilmiş, parçalanmış 'S' harfi gibi bükülmüştür.

Bölgede üretim yapan çiftçiler ayakta kalabilmek için verdikleri mücadeleleri hepimiz basın yayın organlarından ve sosyal medyadan izliyoruz. Depremde zarar gören sulama kuyularının ve sulama alet ve makinelerinin tamiri ve çalışır duruma getirilebilmesi için gelen yardımlardan ve devlet imkânlarından fon ayrılması çok büyük önem arz etmektedir

Genellikle depremlerden kısa süre önce, yeraltı sularının seviyelerinde kaynak suların sıcaklıklarında, sertliklerinde, elektrik iletkenliklerinde ve PH'larında belli belirsiz değişiklikler meydana gelmektedir. Bu değişimler deprem olmadan önce tespit edilebilirse depremin olacağı zaman konusunda fikir verebilmektedir. Ancak depremlerin önceden tahmin edilmesinde bu yöntem tek başına yeterli değildir. Fakat sürekli gözlenmesinin kolay olması ve ucuza mal olması gibi nedenlerle bu yönteminde kullanılmasında fayda vardır. Jeologlar, deprem bilimciler ve tarımcılar el ele vererek bu yöntemleri geliştirmeleri büyük önem arz etmektedir.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.