Dinimizde kadın ve kocanın hanımına karşı vazifesi

Aysel Ayşe Aygün Özer

Merhaba sevgili Anadolu Gazetesi okurları kısa bir aradan sonra tekrar sizlerle olmak beni mutlu ediyor.

Bu yazımda kadın demek istiyorum hem evde hem dışarıda işte çalışan hem anne hem emekçi kadın.

Hem hayatla savaşan hem de kendi ailesi için çabalayan ailesi için kol kanat açan sevgi dolu kadın.

Hayatın zorlukları karşısında gerek kendi gerekse hayat arkadaşı eşi ile hayata dört elle sarılan kadın.

Hayatın türlü acı ve çilesine katlanan kadın!

Evet ne acıdır ki bitmek bilmeyen işkenceye acıya maruz kalan kadınlarımız her yerde onların çaresiz çığlıkları ve acıları gün geçiyor ama bu gerçek değişmiyor.

Kimi ailesinden kimi kardeşinden kimi töre için kimi sevdiğinden kimi eşinden kimi çocuğundan.

Türlü acılara ve yaşamlarına son veriliyor.

Oysa dinimizde kadın öyle güzel anlatılmış ki.

Ve sevgili peygamberimiz s.a.v.  en güzel örnektir aslında.

Bir ayetle devam edelim.

Ayetler de ve hadislerde bile kadına yer verilmiş

Kadınlara mehirlerini gönül rızası ile (cömertçe) verin; eğer gönül hoşluğu ile o mehrin bir kısmını size bağışlarlarsa onu da afiyetle yeyin.

Nisâ: Ey iman edenler! Kadınlara zorla vâris olmanız size helâl değildir. Apaçık bir edepsizlik yapmadıkça, onlara verdiğinizin bir kısmını ele geçirmeniz için de kadınları sıkıştırmayın. Onlarla iyi geçinin. Eğer onlardan hoşlanmazsanız (biliniz ki) Allah'ın hakkınızda çok hayırlı kılacağı bir şeyden de hoşlanmamış olabilirsiniz.

Eşlerin hanımlarına karşı Vazifeleri ise şöyledir.

Erkeğin hanımına karşı güzel huylu sevgi dolu olmasıdır Allahu Teala iyi huylu olanları sever.

Eve gelince hanımına selam vermeli ve hatırını sormalı.

Onu neşeli görünce neşesine katılmalı.

Eşine elbisenin çamaşırın en kıymetlisini mali durumuna göre almaya çalışmalıdır iyi şeyler getirmelidir ona karşı her zaman yumuşak davranmalı sevgili (Peygamberimiz buyuruyor ki Müslümanların en iyisi hanımına karşı iyi ve faydalı olandır).

Hanımını dövmemelidir bir hadis-i şerifte buyurdu ki (bir erkek hanımını döverse kıyamette ben onun davacı Su olurum).

Hanımının ahlakında bir değişiklik görürse kabahati kendinde bulup ben iyi olsaydım o da böyle olmazdı diye düşünmelidir düzelmesi için nasihat ederek yardımcı olmalıdır.

Allahu Teala'nın emirlerini yapmak hususunda olan kusuru için bir günden çok dargın durulmalıdır.

Onun yanında olmadığı zamanlarda hayır dua etmeli kötü dua etmemelidir çünkü gece gündüz onun için çalışmaktadır onun ekmekçisi aşçısı terzisi ve malının bekçisi yoldaşı ve hayat arkadaşıdır.

Kadının, haftada bir kez anne-babasını ziyaret hakkı vardır, erkek buna engel olamaz. Buna engel olmak için hakkı yoktur.

"Erkeğin en hayırlısı, kadına en iyi davranandır." (bk. Buhâri, nikâh 43; Müslim, fedâil 68

Dinimizde bu kadar güzel kadına yer verilmişken bunların hiçbirine layık gösterilmeyen kadınların çilesi ne zaman biter bilmiyorum.

Sorsan herkes Müslüman ama kimse Allah'ın emrettiği gibi ne yaşıyor ne yaşatıyor ne de onun emanetlerine sahip çıkıp saygı duyabiliyor.

Hiçbir canlı kötü davranmaya şiddete maruz kalmayı hak etmez.

İnsan olup sevmek saygı duymak korumak gerçekten çok mu zor merak ediyorum.