Dokunma

Dilek Özder

Son zamanlarda artan kadın cinayetleri ve kadına şiddet paradigması herkes gibi beni de fazlasıyla üzdü ve yıprattı.

Her seferinde bu böyle olmamalı diye ortamlarda konuşup kınadığımız bu durumla ilgili neden, niçin soruları ile birlikte neler yapılabilir? Önüne geçmek için çözüm önerileri neler olabilir? Düşünceleri gelişti beynimde!

En başta kadına şiddet dendiğinde, sadece erkeğe mal edilmemesi gereken bir şiddet unsuru olduğunu düşünüyorum. Kadına şiddetin tek sorumlusunun erkekler olarak gösterilen anlayış, kesinlikle ayrıştırıcı ve soruna yüzeysel bakan bir anlayış. Erkekler ile kadınlar arasında daha fazla ayrılık çıkarmaktan ve konuya duyarlı olan erkekler üzerinde de bir şiddet uygulanıyor hissi yaratmaktan öteye geçemiyor.

Bence erkek kadın diye ayırmadan insanlık için şiddetin her türünün yok edilmesi inancındayım. Güçlünün güçsüze yaptığı bir eylem olarak düşünürsek şiddeti, demek ki toplumumuzda kadınlar oran olarak daha güçsüz. O zaman bir yandan şiddeti yok etmeye bir yandan da kadınlarımızı güçlendirmeye çalışmalıyız. Çalışmalıyız ki dengeler doğru kurulsun.

Gece herhangi bir nedenle tek başına bir kadın olarak dışarıya çıkmış olmak, değişik insanlarla karşılaşma ihtimaline karşı insanı ürpertiyor. Ama ben inanıyorum ki, erkeklerden de dışarıda olmaktan korku yaşayanlar vardır. Yani demem o ki, şiddet eğilimli tüm insanlar erkek, kadın, kedi, köpek fark etmeden her canlıya şiddet uygulayabiliyor.

Yaptığım bazı araştırmalar gösterdi ki biz toplum olarak şiddet eğilimli insanlarız. Bunu yenmek, yok etmek için ailede başlaması gereken değişim en önemli nokta. Bundan sonraki süreç okullarda devam ediyor, önem verilmesi halinde eğitimle yenilemeyecek hiç bir sorun yok.

Okuduğum bir yazıda evin 5 yaşındaki oğlu misafir gittikleri evdeki evin hanımına;

 “Siz bu evin gülü müsünüz?” diye soruyor.

Hanımefendi “-Onu nereden çıkarttın?” dediğinde “-Babam anneme evimin gülü diye sesleniyor da o yüzden söyledim” diyor.

Buradan anlaşılan o ki evde çocuğunun yanında hangi hareketi yaparsan, o hareket onda kalıcı hale geliyor. Gözü önünde sürekli annesinin dövüldüğünü gören bir çocuk bundan nefret ettiği halde kendisi de aynı yolda ilerliyor ve şiddet eğilimli oluyor.

Bence böyle şiddet eğilimli insanları psikolojik tedaviden geçirmek gerekiyor. Ve o ailenin çocuklarına da okullarda özel rehabilitasyonlar yapılması gerekiyor ki ileride televizyonlarda, sosyal medyada gördüğümüz cinayet vak’aları ve şiddet olmasın.

Nasıl trafik cezaları, yaptırımları araçların daha düşük hızla gitmesine zemin hazırlıyor ve araç sürücülerinde farkındalık yaratıyorsa, bu tarz olaylarda da her değişik şiddet için değişik cezalar getirilsin. Bunun illa hapis cezası olması gerekmiyor. Para cezası, eğitim verilmesi, toplum hizmeti cezaları gibi cezalarda getirilebilir. Kişinin manevi olarak yaptığından utanması sağlanarak farkındalık yaratılabilir.

Herkesin bildiği ve söylediği gibi ve her konuda olduğu gibi bu konuda da “EĞİTİM ŞART”…