Türkiye Kamu Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, “Enflasyonla mücadele, halkımızın alım gücü düşürülmeden katma değer yaratan üretime geçilerek sağlanmalıdır. Bu nedenle memur ve emeklilerimiz önümüzdeki süreçte daha da artacak olan enflasyondan korunmalı, alım güçleri artırılmalıdır” dedi.
31 Mart 2024 günü gerçekleştirilen seçimler neticesinde halkın demokratik tercihini yaptığını ve yerel yönetimlerde önümüzdeki 5 yıl boyunca kendilerini yönetecek idarecilerini seçtiğini anımsatan Kahveci "Gerçekleştirilen seçimlerde en belirleyici unsur hiç kuşkusuz ki, ekonomik gerçekler oldu. Bu günden itibaren yetkililerimizin seçim gündeminden uzaklaşarak ekonomiyi gündemin birinci sırasına alması gerekiyor. Altı ay için verilen zamların üç ay içinde enflasyona yenik düşmesi, önümüzdeki bir sonrası maaş zammı sürecine kadar geçecek üç ayda memur ve emeklilerimizin yaşadığı zorlukların katlanarak artacağını göstermektedir" ifadesini kullandı.
Önder Kahveci şunları dile getirdi:
Yıllık enflasyonun %68’leri aştığı ve önümüzdeki sürede %80’lere tırmanmasının beklendiği ortamda %15 maaş zammı kamu çalışanlarının ekonomik yıkımı anlamına gelecektir. Geçtiğimiz yıl yürürlüğe giren ve şu anda 12 bin 54 TL dolayında bulunan ilave ek ödemenin emekliliğe sayılmaması nedeniyle memur emeklilerimiz büyük mağduriyetler yaşamakta, emekliliği yaklaşan memurlar ise ek gelir kaynağı bulma peşinde koşmaktadır.
Yükselen enflasyonun hızı çalışanların alım gücü düşürülerek kesilmeye çalışılırsa daha büyük sosyal sorunlar ortaya çıkacaktır. Enflasyonla mücadele, halkımızın alım gücü düşürülmeden katma değer yaratan üretime geçilerek sağlanmalıdır. Bu nedenle memur ve emeklilerimiz önümüzdeki süreçte daha da artacak olan enflasyondan korunmalı, alım güçleri artırılmalıdır.
Bunu sağlamak için mutlak surette ilave ek ödeme emekli maaşlarına yansıtılmalı, çalışanlara refah payı verilerek, enflasyon farkının maaşlara aylık olarak ödenmesi yoluna gidilmelidir. Bu dakikadan itibaren yetkililerimizin memur ve emekliler üzerinde oluşan ekonomik yaraları sarması en öncelikli konu olmalıdır”