Raporda, yurt içi talebin kademeli olarak yavaşladığı ve enflasyondaki düşüşü destekleyecek seviyelere yaklaştığı belirtildi. Bu gelişmenin, Merkez Bankası'nın enflasyonu kontrol altına almak için izlediği sıkı para politikası ve alınan makro ihtiyati tedbirlerle paralel olduğu vurgulandı.
KÜRESEL EKONOMİDE ZAYIF BÜYÜME SÜRERKEN, TÜRKİYE’DE YURT İÇİ TALEP AZALIYOR
Özette, küresel büyüme beklentilerinin sınırlı bir artışla 2024 yılında %2’ye ulaşmasının öngörüldüğü, ancak küresel ekonomik faaliyetin zayıf seyrini koruduğu ifade edildi. Türkiye’nin dış ticaret ortaklarının büyüme hızlarının düşük olduğu bu ortamda, özellikle hizmet sektöründe olumlu bir ivme yaşanırken, imalat sanayindeki zayıflığın devam ettiği bildirildi.
Raporda, Türkiye'de yurt içi talebin üçüncü çeyrekte önemli ölçüde yavaşladığı, bu durumun da enflasyon üzerindeki baskıyı azaltıcı bir rol oynadığı belirtildi. Özellikle otomobil ve beyaz eşya satışlarının, sanayi üretim verileriyle paralel bir şekilde azaldığı ve tüketim göstergelerinin iç talepteki yavaşlamayı doğruladığı ifade edildi.
BİREYSEL VE TİCARİ KREDİ BÜYÜME HIZLARI AZALDI
Raporda, bireysel kredi büyüme oranlarının 20 Eylül’den itibaren %3,3’ten %2,0 seviyesine gerilediği belirtilirken, ticari kredi büyüme hızının da %2,3 seviyesinde gerçekleştiği kaydedildi. Mevduat ve kredi faiz oranları dalgalı bir seyir izlerken, konut kredisi faiz oranları %41,6’ya, ihtiyaç kredisi faiz oranları ise %71,7’ye yükseldi.
MAKRO İHTİYATİ DÜZENLEMELER VE PARASAL AKTARIM MEKANİZMASI DESTEKLENİYOR
TCMB’nin, parasal aktarım mekanizmasını güçlendirmek ve makro finansal istikrarı sağlamak amacıyla aldığı yeni tedbirler de toplantı özetinde yer aldı. TL mevduatlara uygulanan zorunlu karşılık oranlarının artırıldığı ve TL’ye geçiş oranı koşulunun kaldırıldığı belirtildi. Ayrıca, bireysel kredi kartı faiz oranlarına yönelik yapılan düzenlemelerle iç talepteki dengelenmeye katkı sağlanması hedefleniyor.
ENFLASYONDAKİ DÜŞÜŞ SÜRECİ VE İLERİYE DÖNÜK RİSKLER
Merkez Bankası, enflasyondaki düşüşü kalıcı hale getirmek için temkinli faiz indirimlerine devam edileceğini vurgularken, küresel belirsizliklerin ve jeopolitik risklerin ekonomik faaliyetler üzerindeki etkilerine dikkat çekti. Özellikle Çin’in teşvik adımları ve emtia fiyatlarındaki artışlar, küresel enflasyon üzerinde risk yaratmaya devam ediyor.