Açıklama: Eyke, sık ormanlık demektir. Şuayb Peygamber ve kavminin oturduğu ülke ormanlık olduğu için onlara eyke halkı denmiştir.
1- Eyke halkı da gerçekten zalim idiler. (Hicr 78)
2- Biz onlardan da intikam aldık. İkisi de (Eyke ve Medyen) açık bir yol üzerindedir. (Hicr 79)
3- Eyke halkı da peygamberleri yalancıkla suçladı. (Şuara 176)
4- Şuayb onlara şöyle demişti: Allah’a karşı gelmekten sakınmaz mısınız? (Şuara 177)
5- Bilin ki, ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim. (Şuara 178)
6- Artık Allah’a karşı gelmekten sakının ve bana itaat edin. (Şuara 179)
7- Buna karşı sizden hiçbir ücret istemiyorum. Benim ücretimi verecek olan, ancak alemlerin Rabbidir. (Şuara180)
8- Ölçüyü tastamam yapın, (insanların hakkını) eksik verenlerden olmayın. (Şuara 181)
9- Doğru terazi ile tartın. (Şuara 182)
10- İnsanların hakkı olan şeyleri kısmayın. Yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın. (Şuara 183)
11- Sizi ve önceki nesilleri yaratan (Allah) dan korkun. (Şuara 184)
12- Onlar şöyle dediler. Sen olsa olsa iyice büyülenmiş birisin!. (Şuara 185)
13- Sen de, ancak bizim gibi bir beşersin. Bil ki, biz sen ancak yalancılardan biri sayıyoruz. (Şuara 186)
14- Şayet doğru sözlülerden isen, üstümüze gökten azap yağdır. (Şuara 187)
15- Şuayb: Rabbim yaptıklarınızı en iyi bilendir, dedi. (Şuara 188)
16- Velhasıl onu yalancı saydılar da, kendilerini o gölge gününün azabı yakalayıverdi. Gerçekten o, muazzam bir günün azabı idi! (Şuara 189)
NOT: Çok sıcak günlerden sonra gökte bulutlar belirmiş, onların gölgesine sığınmışlardı. Allah bulutlardan ateş yağdırarak azgınları, asileri yakmış ve cezalandırmıştı.
17- Doğrusu bunda büyük bir ders vardır; ama çokları iman etmezler. (Şuara 190)
19- Eyke halkı da gerçekten zalim idiler. Biz onlardan da intikam aldık. İkisi de (Eyke ve Medyen) açık bir yol üzerindedir. (Hicr 78-79)
Eyke halkı ve Tübba' kavmi de. Bütün bunlar peygamberleri yalanladılar da tehdidim gerçekleşti!(Kaf 14)
NOT. Ayetlerde geçen Semud Hz. Salih’in, Ad Hz. Hud’un, Eyke Hz. Şuayb’ın kavimleri idiler. Burada önceki inkarcı milletlere gelen azap hatırlatılarak, Kureyş’in durumundan üzülen Hz. Peygamber teselli edilmektedir.