Kişisel tutkularla siyasal tutumların, ölçü ve sınır tanımayan kalkışmaların, ülkemize ve ulusumuza verdiği zararların onarılmaz ve giderilemeyecek sonuçlarının farkında mısınız?
-Ekonomide iflas yaşanıyor, tünelin ucundan ışık göründü derken, hızla gelen trenin ışıkları olduğunun ve ülke ekonomisine çarpacak olduğunun farkında mısınız?
-İstanbul da kazanılan belediye seçiminin hukuk gaspına uğrayarak Milli iradenin yok sayılıp siyasi baskı ile yapılan bir darbe olduğunun farkında mısınız?
-Devletin ve Adaletin bir suç örgütüne dönüştürüldüğünün farkında mısınız?
-Sadece FETÖ’nün değil yabancı ülke servislerinin yönlendirdiği cemaat ve tarikat gibi oluşumların ülkede söz sahibi yapıldığının toplumsal baskı oluşturduğunun farkında mısınız?
-Yıllarca bu ülkenin insanını kandırdık yine kandırırız diyenlerin, devleti milleti soyanların yalan ile avutanların, pişkinlik gösterip oylarımıza talip olanların farkında mısınız?
-Vatanları ve mevkileri büyüdükçe insanların utanma duyguları da azalıyor. Menfaat ve çıkarları azıyor, geldikleri yerleri unutup saraylarla da yetinmiyorlar. Ezilen halkının yaşamlarını bile umursamaz oluyorlar size yalanlar söyleyip uyuttuklarının farkında mısınız?
-Utanan insanlar kendi sarayda yaşarken halkının sorunlarını görmezden gelmez. Halkını soğan-patatese muhtaç etmez. Size bu zulmü yaşatanların farkında mısınız?
-Anayasayı hiçe sayıp hukuku rafa kaldıranların “Müslümanlar yolsuzluk yapmaz” diyerek nasıl zenginleştiklerinin farkında mısınız?
-Mehmetçiklerimizin vatan uğruna cephede şehit düşerken kendi evlatlarına rapor aldırarak askerlik yaptırmadıklarının farkında mısınız?
-Mustafa Kemal’in, Osmanlı’nın yıkılan küllerinden onun borçlarını ödeyerek temize çıkardığı Cumhuriyetimizin kurucu değerlerini yok etmeye çalışıldığının farkında mısınız?
-Ben bu ülkenin Anayasasını tanımıyorum hukukunu sevsinler diyenlerin kendi karanlık Ortaçağda kalmış değerlerini yerleştirmeye çalıştıklarının farkında mısınız?
-Bu anti-Demokratik tutum ve anlayışla hareket edenlerin ülke tarımını-sanayisini-üretimini-eğitimini nasıl zora soktuklarının farkında mısınız?
-Kendi anlayışına biat edenleri atayarak liyakatsiz ve yetersiz tutumlarıyla ülkenin nasıl zora sokulduğunun farkında mısınız?
-Yüzyıldır yürümekte olan bir devlet sistemi, bir hevese bir deneme düşüncesine kurban ediliyor olmasının farkında mısınız?
-Devletimizin geçmiş yüzyılın deneyimlerinden yararlanıp geliştirdiği TBMM’nin iyileştirilerek bu güne kadar gelen parlamenter yapısı devre dışı bırakılarak tek adamın tercihlerine bırakıldığının farkında mısınız?
-Siyasi muktedirin üzerimize düşeni yapıp sekiz yılda Avrupa Birliği’ne üye olacağız sözü üzerinden 17 yıl geçti. Özü ile sözü arasında bir birliktelik sağlayamayan muktedirin tutum ve söylemleriyle ülkeyi AB’den daha da çok uzaklaştırdığının farkında mısınız?
-Ülkeyi yönetenlerin artık borcumuz bitiyor, artık borç veren bir ülke olduk. Diyen muktedirin ülkeyi bugün nasıl bir borç batağına soktuğunun farkında mısınız?
-Kriz bizi teğet geçecek, diyen siyasi muktedirin ülkenin ekonomisini nasıl bir batağa soktuğunun farkında mısınız?
Muktedir olup yönetime geldiklerinde hemen etnik kökenli yapıları kaşıyan, toplumu kamplaştıran Neo-liberal politikalara sarılıp toplumun yoksullaşmasına neden olanların farkında mısınız?
Ülkeyi bu denli yokluğa ve felakete sürükleyenler toplumun karşısına çıkıp af dilemeleri bile fayda getirmeyecektir.