Amerika; dünyayı tek kutuplu hale getirmek isteyen, dünyanın neresinde bir sorun varsa ‘çözeceğim’ diyerek onu kangrene çeviren, zengin kaynaklara ve kapasitesiz yöneticilere sahip ülkelere ‘demokrasi getireceğim’ diyerek müdahale eden; oraları kan gölüne çeviren ve istediğini alıp giden bir ülkedir…
Dünyanın kabadayısı mı dersiniz, patronu mu dersiniz bilmem ama her role uygun olduğu ortadadır. Bu rolü oynarken bir mafya babası kadar acımasızdır. 78 yıl önce Japonya’nın Hiroşima ve ardından Nagazaki kentlerine atom bombası atarak yüz binlerce sivili katletmekten çekinmeyerek bunu göstermiştir. Vietnam, Afganistan, Irak ve daha birçok ülkede milyonlarca insanın canına mâl olan kanlı olayların tezgâhlayıcısı ve uygulayıcısıdır…
HİROŞİMA’DA İKİNCİ AMERİKALI
Bu hatırlatmaları Japonya’da düzenlenen son G7 Liderler Zirvesi için yaptım. Zirveye katılan Biden, Obama’dan sonra Hiroşima’yı ziyaret eden ikinci ABD Başkanı oldu.
Zirveye G7 ülkeleri Kanada, Fransa, Birleşik Krallık, Almanya, İtalya, Japonya ve Amerika’nın yanı sıra Avrupa Birliği, Endonezya, Hindistan, Güney Kore, Avustralya ve Vietnam da davetliydi. Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski’nin katılması için de gerekli zemin hızla hazırlandı.
G7 ZİRVESİNDEN YANSIYANLAR…
İlk önemli duyuruyu İngiltere yaptı. Başbakan Rishi Sunak, önümüzdeki 10 yıl çip tedarikinin güvenceye alınması için 1 milyar sterlinlik bir yatırım planını açıkladı. Çin ile ticaretin dengelenmesi ve bağımlılığın azaltılması mesajı verildi. Ayrıca Ukrayna’ya tam destek, Rusya’ya uyarı vardı. ABD Başkanı Biden, Ukrayna’ya F16 verilmesini, buna ilk adım olarak Ukraynalı pilotlara da F16 eğitimi verilmesi planlandığını duyurdu ki ardından F16 ve dördüncü nesil savaş uçaklarının Ukrayna’ya verilme hazırlığını bildirdi ve Zelenski’nin zirveye katılması netleşti. Ayrıca Rusya’nın askeri ve endüstriyel tedarik zinciri ile enerji gelirlerini frenleyecek yeni yaptırımları açıkladı. Bununla birlikte Rusya, İran, Çin ve Kuzey Kore’ye de nükleer gerginliği azaltma mesajı verildi.
Üst üste yapılan açıklamalar, gündeme gelen konular üzerine Japonya’da protestolar başladı ve Zelenski de Japonya’ya ulaştı… Liderlerle ikili görüşme yapan Ukrayna Devlet Başkanı, kurduğu başarılı diyaloğun ardından aldığı tam destekle döndü ülkesine.
İklim krizinin doğal bir sonucu olarak İtalya’da yaşanan sel felaketi ile İtalya Başbakanı Meloni ülkesine erken dönmek zorunda kaldı.
ÇİN’İN BATI’YA AMERİKA TEPKİSİ?
Dünyanın gözünün çevrildiği zirveye ilk tepki Çin’den geldi…
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hua Çunying, özetle dedi ki: “Bir avuç Batılı ülkenin kasten başka ülkelerin iç işlerine karışarak küresel meseleleri manipüle ettiği günler geride kaldı. Uluslararası toplum, G7 güdümündeki Batı’nın ‘Önce Amerika’ diyerek dünyayı ideoloji ve değerler üzerinden bölmeye çalışan az sayıda ülkenin yerleşik çıkarlarına hizmet etmek için oluşturduğu dışlayıcı küçük blokların kurallarını kabul etmeyecektir.”
Beklenen görüşme ise Biden ile Zelenski arasındaydı. Biden, F16’ların Rusya’ya girmek için kullanılmayacağına dair güvence aldığını söyledi!
SÖMÜRGECİ FRANSA VE MACRON
Peki ya Macron…
Fransa Cumhurbaşkanı ülkesinde eleştirilerin odağında. Patronluğundan ve sömürgeciliğinden bıkanlardan ‘fırça’ yiyen, kimi yeri terk eden Macron, Japonya dönüşü Moğolistan’a uğrayıp ülkeyi ziyaret eden ilk Fransa Cumhurbaşkanı oldu. Orada gündem Rusya-Ukrayna olsa da Afrika ve Asya’da sömürgecilikle özdeşleşen Fransa’nın Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, oluşan tepkileri aşmak için Afrika’da yeniden hâkimiyet kurma yaklaşımında.
G7 ülkelerinin gündemi yoğundu…
GELELİM TÜRKİYE’YE…
Peki Türkiye bu zirvenin neresinde yer aldı?
Cevap: Her yerinde!
Evet, uzun süredir küresel bir politika yürüten Türkiye, başta Afrika, Balkanlar, Kafkaslar ve Ortadoğu olmak üzere dünyanın her yerinde. Bunun sonucu olarak dünya siyasetinde farklı bir konuma geldi.
Türkiye ile çalışmak zorunda olan Avrupa Birliği ve Amerika için 28 Mayıs’taki seçimin ardından sonuç ne olursa olsun yeni bir süreç başlayacak. Türkiye, Rusya ve Ukrayna arasındaki savaşta dengeleri korudu, Tahıl Koridoru gibi hayati bir konuyu başarıyla sürdürdü. Türk Devletleri Teşkilatı ile dünyaya net mesajlar verdi. Karadeniz’de gaz, Gabar’da petrol buldu. Doğu Akdeniz ve tüm sınırlarımızda gerekli tedbirleri aldı. Amerika ve Rusya ile karşı karşıya geldiği kritik konularda kararlı duruşuyla geri adım atmadı.
28 Mayıs’taki seçim sonuçlarının ardından dünya farklı bir Türkiye ile karşı karşıya kalacak.