Gardaş kömeği

Sefer Aşır Eraslan

Gardaş Kömeği, bir derginin ismi.1918 yılında ilk Azerbaycan Cumhuriyeti’nin cumhurbaşkanı olan rahmetli Mehmet Emin Resulzade ve arkadaşları tarafından çıkarılan bir dergi.Gardaş Kömeği” Gardaş yardımı anlamına gelir. O zaman istiklal Savaşımızın hazırlık aşaması. Önce Türkleri haberdar etmek amacındaki derginin geç çıkarılmasını rahmetli, Mehmet Emin Bey ”iyi ki geç kalmış. Çünkü biz sadece cebhaden haber vermeyi amaçlarken daha sonra ihtiyaçlar da dikkate alarak kardeşlerimize yardım çağrıları da yaptık “diyor. Bu derginin orijinali bende mevcuttur. Zaten “Çırpınırdın Karadeniz” şiiri de Ahmet Cavat Bey tarafından o günlerde yazılmıştı. Şimdi mezarları Cebeci Asri mezarlığındadır.

O günlerde Azerbaycan Türk’ünün yaptığı bir kadirşinaslığın temeli elbette “Kafkas orduları komutanı Nuri Paşa’nın Ermeni zulmünden kurtarışının da etkisi var. Şimdi ise bizim en son Ermeni işgali ile esir alınan Karabağ’ın kurtuluşu hikayesinden bahsetmek isterim. Şuşa’nın kurtuluş günü kurtuluş yıldönümü olarak kutlanmaktadır. 8 Kasım tarihi bir başka güzeldir. 10 Kasım bizim hüzün günümüz olduğu için Şuşa’nın kurtuluşu kabullenildi. 1994 yılında Özbekistan’da yaşadığım 5.mikrorayonda bir Azerbaycan Türk’ü ile karşılaştım. Özbekler de Ermeniler de Azerbaycanlı demezler “Türk” derler. Konuştuk bana yakın bir apartmanda oturuyorlarmış. Tanıştık gelip gittik. İçlerinden birisi adı Tacettin olan arkadaş Şuşa kaçkınıymış. “Kaçıp burada huzura erdiniz mi?” dedim. ”Hocam başka çaremiz yoktu” dedi. Keşke kalsan da çete savaşlarıyla düşmanı vatandan atsaydınız” dedim. Hemen belirtmeliyim ki “Karabağ’ın Şen Bülbülleri” diye bir müzik grubu var. Karabağlıların sesi bizim Urfalıların sesi gibi güzeldir. Karbağ’da şen bülbüller varken Urfa’nın eşekleri bile nota ile anırır” derler. Karabağ, Şuşa kurtarıldı Tacettin ne yapar ne düşünür vatana döner mi bilmem. Ancak Gençlik Metrosunun girişinde küçük bir tablada sakız sigara gibi şeyler satan hanıma, “Şuşa kurtarılsa gider misin?” demiştim. Kadın,”aah gardaş hemen hemen asla beklemeden” demişti. Orada iki ineği varmış onların sütüyle geçinirmiş ve mutluymuş. İnşallah mutluluğu kaldığı yerden devam eder.

Karabağ’ın işgaline gelince. Bir TV programında Azerbaycanlı bir Türk şöyle diyordu: Elçibey rahmetli filozoftu. Türk milleti için müthiş planları ve erkin düşünceleri vardı. İlimler Akademisinde çalışırken sakalsızdı. Başkan olunca sakal bıraktı. Gazeteciler, “sakalınızı ne zaman keseceksiniz?” diye bir soru sordular. Elçibey de, “Güney Azerbaycan (İran’daki kısım) azad olunca” dedi. BÜTOV Azerbaycan Elçibey’in hayali, umudu, arzusuydu. O zaman olmadı ama inşallah yakın zamanda olacak. İşte Elçibey’in bu fikri onun sonunu hazırladı. Çünkü pusuda bekleyen Sovyet virüsü bir şeytan vardı. İranlılara” bakınız bu iktidarda güçlendiği iyice yerleştiği zaman hedefi sizsiniz. Öyleyse bunu en kısa zamanda iktidardan düşürmek lazım” dedi. Onlar da Ermeni’ye para verdi, silah verdi, güç verdi. Ayrıca Rus’u da tahrik ederek iki kolda Ermenistan’a yardım ettiler. Ermenin üzerine gönderilen ordu komutanı bunların tahrikiyle tanklarıyla düşmana değil Gence’den Bakü’ye yürüdüler. Sonra da başbakan yapıldı.

Karabağ’ı iktidarı uğruna Ermeni’ye satanlar geri almak için de hareket etmediler. Gün bu günmüş. O zaman yardım etmeyen, bir helikopter dahi veremeyen Türkiye bu gün bizzat savaşa dahil oldu. Kazanan Azerbaycan Türk’ü gibi görünse de bütün Türk Dünyası kazanılan zaferin coşkusunu yaşıyor bu gün. Rahmetli Bahtiyar Vahabzade’nin söylediği “iki devlet bir millet” fikri artık her gönülde yer buluyor. Acilen bir “Türk Dünyası Ordusu” kurulmalıdır. Bu ordu, Abdullah Gül zamanındaki gibi adı var kendi yok bir ordu olmamalıdır. Kazakistan’da yaşananlar gibi, Karakalpakistan’da yaşananlar gibi dış güçlerin tahrikiyle oluşacak sıkıntılara hemen anında müdahale etmelidir. Türk üslubuyla bir müdahale, Türkçe bir dokunma ve Türk gibi bir ön alış sergileyecek kapasitede olmalıdır.

Şuşa mutlu, Karabağ şen, Bülbüller gülşende şakıyor. Elbette bu bayram bizim bayramımız. Bu zafer bizim zaferimizdir. Teşekkürler Azerbaycanlı kardeşlerimiz, Teşekkürler Türk askerleri bizi zafetryab ettiniz. Nice zaferlere…

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.