Yazıya, başlığı destekleyen bir gerçeği hatırlatarak başlamak istiyorum:
Dünyada verilere yansıyan yaklaşık 252 milyon kadın girişimci bulunuyor. Buna göre son 20 yılda kadın girişimci oranı yüzde 114 arttı ama hâlâ çok yetersiz bir oran bu. Yani; kadın girişimcilere sağlanan teşvik ve desteklerin misliyle arttırılması gerekiyor. Bu Türkiye için de geçerli.
ANGİKAD’IN BÜYÜK ÇABASI VAR…
Kadın girişimciler ve emekçi kadınlar, kuruluşunun 100. Yılını kutladığımız Cumhuriyet'imizin yüz akı oldu. Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün milletine en büyük armağanı olan Cumhuriyetin değerleriyle donanmış Türk kadınları; girişim, üretim ve emekleriyle ülkeye büyük kazanımlar sağlıyor. Buna öncülük edenlerin kadınlar ve onların kurduğu sivil toplum kuruluşları olması kazanımları daha da kıymetli hale getiriyor.
Başkanlığını Gözde Diker’in yaptığı Girişimci İş Kadınları Derneği (ANGİKAD), sözünü ettiğim kuruluşların başında geliyor. ANGİKAD’ın son bombası; “Cumhuriyet’in 100. Yılında Kadın Girişimciler İçin 100 Öneri” projesi oldu. İlhamını ve adını Cumhuriyetimizin 100. Yılından alan projeyi tanıtmak için önemli bir toplantı gerçekleştirildi.
Program büyük ilgi görürken Ankara Sanayi Odası Başkanı Seyit Ardıç ile ATO Başkan Yardımcısı ve Ankara Kent Konseyi Başkanı Halil İbrahim Yılmaz da ANGİKAD caimasını yalnız bırakmadı.
EV SAHİBİ GÖZDE DİKER’İN KONUŞMASI
Aynı zamanda toplantının ev sahibi olan ANGİKAD Başkanı Gözde Diker’in yanı sıra ASO Yönetim Kurulu Üyesi Burcu Özbozkurt ve Ankara Kent Konseyi (AKK) Başkan Yardımcısı Ceren Anadol da salondaydı. Çok sayıda kadın girişimcinin hazır bulunduğu programda, “Kadınlar üretimin parlayan yıldızı” olarak takdim edildi.
ANGİKAD Başkanı Gözde Diker, programda yaptığı konuşmada, toplumsal cinsiyet eşitliğine dayalı, fırsat eşitliğinin temel alındığı bir iş dünyası ve toplum inşa etmek için çalıştıklarını söyledi. En büyük isteğini, ‘kadın girişimcilerin kalıcı olarak kanunlarla desteklenmesi’ olduğunu belirten Gözde Diker, “Fırsatlar eşitse potansiyeller sonsuzdur diyerek üretken, adil, ileriye dönük, potansiyeli yüksek, hakların eşit olduğu bir Türkiye için ‘Çalışmaya devam ediyoruz ve biz de varız’ diyoruz” dedi.
Bu talep, büyük Atatürk’ün çok güvendiği Türk kadınının eriştiği seviyeyi göstermesi bakımından çarpıcıdır… İstenen şey; bir ulufe ya da himaye değil Türkiye ve dünya koşullarında rekabet edebilme adına olması gereken şeydir.
Buna, erkek egemen iş dünyasının sivil toplum yöneticisi / önderi isimlerden de samimi destek var. Programa katılım sağlayan ASO Başkanı Seyit Ardıç ile ATO Başkan Yardımcısı ve TKKB / AKK Başkanı Halil İbrahim Yılmaz en başta gelen destekçilerden…
SEYİT ARDIÇ’DAN SAMİM DEĞERLENDİRMELER
ASO’nun toplumsal cinsiyet eşitliğine duyarlı iş yeri belgesine sahip olduğunu, Birleşmiş Milletler kadının güçlendirilmesi prensibinin imzalayıcısı olduğunu ve TOBB Ankara Kadın Girişimciler Kurulu’nun yürütücülüğünü üstlendiğini dile getiren Seyit Ardıç, “Oda’mızda kadınların daha fazla temsilini sağlamaya kararlıyız. ASO yönetimine ilk kez bir kadın üye seçildi ve Burcu Özbozkurt Yönetim Kurulumuzda yer aldı. Yeni dönemimizde yönetim kademesindeki kadın üyelerimizin sayısı arttı. Gelecek dönemlerde daha da yüksek olmasını hedefliyoruz” diyerek, kadın girişimcilere desteğini ortaya koydu.
‘SLOGAN’, HALİL İBRAHİM YILMAZ’DAN!
Programda kürsüye gelen Halil İbrahim Yılmaz ise, “Kadınlar iş dünyasının parlayan yıldızıdır” diyerek toplantıya ve girişimci kadınlara adeta bir ‘slogan’ kazandırırken şu görüşlerini de dile getirdi:
- Kadınların çalışma hayatına katılımlarının artması ekonomilerin en temel meselelerinden biri…
- Sürdürülebilir kalkınma, bağımsız ekonomi, üretimin devamlılığından bahsedebilmemiz için kadınların toplum hayatının her safhasında yer almasını savunmamız ve desteklememiz gerekiyor.
- Kadın girişimci sayısında henüz istenilen noktada değiliz…
- Kadınların işveren olması hem istihdamı artırması hem de ülke ekonomisine destek sağlaması açısından önemli. - TÜİK verilerine göre kadınların istihdamdaki oranı yüzde 30 düzeyinde. Yani her 10 kadından sadece 3’ü istihdamda yer alıyor… Girişimcilik istatistiklerine bakıldığında da yine bu oran yüzde 15’i geçmiyor.
SON SÖZ de Yılmaz’dan olsun:
- Ekonomisi gelişmiş bir ülke olabilmemiz ancak ve ancak kadınların hem girişimci hem de çalışan olarak iş hayatında yer almasıyla mümkündür.