ÖZEL HABER: ALİ DEMİRASLAN
Kahramanmaraş Pazarcıklı olan ve 1982 yılından bu yana Ankara'da yaşadığını belirten Ahmet Sandal, "Doğduğun yer mi, doyduğun yer mi?" ikileminden sıyrılarak Ankaralı olduğunu ifade etti. Ankara'yı bir kültür ve sanat kenti yapmak istediklerinin altını çizen Sandal, fanatik hemşehriciliğin bir kenara bırakılmasını söyledi.
"ANKARA KÜLTÜRÜN DE BAŞKENTİDİR"
"Ankara'yı önemsemek bir kültür alanı, bir kültür merkezi yapmak çok önemli. Ankara siyasetin, yasamanın, yürütmenin başkenti olduğu kadar; aynı zamanda kültürün de başkentidir. Biz de kültürün başkenti Ankara'dan Yedi Güzel Adam'ın memleketi Kahramanmaraş'ı tanıtmaya çalışıyoruz" diyen Ahmet Sandal, Kahramanmaraş'ı sadece belli bir alanı ile değil tüm alanları ile öne çıkarıp tanıtmak gerektiğini vurguladı.
Ahmet Sandal, Kahramamaraş'ın edebiyatın, şiirin kenti olduğunu ancak sadece o yönüyle öne çıkmaması gerektiğini ifade ederek şunları söyledi:
"Ben özellikle genç kuşaklarımızın şunu da söylemesini önemsiyorum; Kahramanmaraş deyince şiir gelir edebiyat gelir kültür gelir ama en önemlisi de Kahramanmaraş denince akla, 1920 yılının gelmesi lazım. O da o da Kahramanmaraş'ın Fransız tarafından işgali ve Sütçü İmam'ın bu işgallere karşı göstermiş olduğu kahramanlık ve direniş destanı. Bu sadece Sütçü İmam'ın değil, tüm Kahramanmaraşlıların 7'den 70'e direniş destanıdır."
Sandal, memleketiyle ve hemşehrileri ile gurur duyduğunu ifade ederek, Kahramanmaraşlıların 6 Şubat depreminde gösterdikleri dayanışma ve birliğin önemli olduğunu aktardı. Sandal, şöyle konuştu:
"Maalesef, Kahramanmaraş merkezli bu depremde, 11 ilimiz etkilendi. 55 bin civarında deprem şehidimiz var. Yüz binlerce yaralarımız var. Şu an bu etkinlikte de zaten deprem gündeme geldi, depremin yaralarının sarılması gündeme geldi, neler yapabiliriz o gündeme geldi."
ETKİNLİKTE KİTAPLARINI İMZALADI
anadolugazete.com.tr Yazarı Ahmet Sandal, etkinlik süresince kitaplarını dernek yararına imzalayarak okuyucuları ile de bir araya geldi. Etkinlikte asıl amacın hemşehrilerin büyükşehirlerde bir araya gelmesi ve iletişiminin güçlenmesi olduğunu vurgulayan Sandal, yalnızlık ortamında insanların bir araya gelerek memleketleri için yapabileceklerini konuşmasının çok değerli olduğunu söyledi.
"GENÇ KARDEŞİM! UMUT TAŞI!"
Gençlere de önemli nasihatlerde bulunan Sandal, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yalnızlık ortamında özellikle de büyükşehirlerde bu büyük bir gerçek, herkes kabına çekilmiş, bireyselleşmiş. Biz bu bireyselleşmeyi kırmak istiyoruz. Toplumda sinerji meydana getirmek istiyoruz. İnsanların birbirleriyle daha fazla hasbihal etmesini birbirleriyle daha fazla görüşmesini ve toplum yararına hareket etmesini istiyoruz. Gençlerimize çocuklarımıza eğer biz üç şey bırakacaksak. Bu konuşmanın sonunda şunu söyleyebilirim; Birincisi kesinlikle ve kesinlikle yardımlaşma ve dayanışma.
İkincisi vefa, yani hiç unutmamak iyilikleri unutmamak hemşehriler arasındaki iyilikleri unutmamak. Üçüncüsü ve en önemlisi de genç kardeşim! Kesinlikle umut taşı her zaman umut taşı umutlu ol. Yarınlar güzel olacak yarınlar bugünlerden daha güzel olacak. Anadolu gazetesine ya özellikle anadolugazete.com.tr İmtiyaz Sahibi Ali Çetin ve tüm ekibe candan sevgilerimi ve saygılarımı sunuyorum!"