Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti İnsan Hakları Programı'nda konuştu. Erdoğan, Gazze'deki insanlık dramına bir kez daha dikkat çekerek İsrail'e sert eleştiriler yaptı.
GAZZE'DEKİ İNSANLIK DRAMI
''Gazze'de Filistin halkının maruz kaldığı soykırımı anlatmak için kelimeler kifayetsiz kalıyor. Soykırımın başladığı günden bu yana geçen 10 ayda, 16 binden fazla çocuk hayatını kaybetti. Toplam can kaybı ise 40 bin masuma ulaştı. Kafası kopmuş masum bebeklerin, babalarının mezarı başında gözyaşı döken çocukların ve yürekleri yaralı annelerin görüntüleri, izleyenlerin kalbini derinden yaralıyor.''
BATILI ÜLKELERİN ROLÜ VE İSRAİL'E DESTEK
''Batılı ülkeler, İsrail'in soykırım politikasının suç ortağı olmaya devam ediyor ve her türlü desteği sağlıyor. İsrail Başbakanı Netanyahu'yu alkışlayanlar, ellerine yapışan bu kara lekeyi ömür boyu temizleyemeyecek. Tarih, kimin hangi tarafta durduğunu kaydetmeye devam ediyor. Günümüzün Hitler'i olarak nitelendirilen Netanyahu'yu destekleyenlerin bu tutumu, küresel adaletin eksikliğini bir kez daha gözler önüne seriyor.''
FİLİSTİN İÇİN MÜCADELE VE İSMAİL HANİYE'NİN ŞEHADETİ
''Filistin sınavından alnımızın akıyla çıkmanın samimi gayreti içindeyiz. Soykırımcıların mahkeme önünde hesap vermesi gerektiğine inanıyoruz. Filistin'e hakkı haykırmak ve destek vermek, bizim için bir görevdir.
Bu bağlamda, Filistin direniş lideri İsmail Haniye'nin şehadeti büyük bir kayıp oldu. Haniye'yi Türkiye'de ağırlamayı ve Meclis ya da AK Parti program salonunda konuşturmayı planlıyorduk. Ancak şehadet haberini aldığımızda büyük bir üzüntü yaşadık ve bir günlük yas ilan ettik. Bu karar, bazı çevreler tarafından hazmedilemedi, ancak biz bu hassasiyeti onlardan izin alarak değil, kendi vicdanımız doğrultusunda aldık.''
KÜRESEL ADALET ARAYIŞI VE VİCDAN
''Küresel sistemi adalet temelli revize etmek için hiçbir çaba gösterilmedi. Bu durumu değiştirmek ve Filistin halkının maruz kaldığı soykırımı durdurmak için uluslararası toplumun daha fazla sorumluluk alması gerekiyor. Hakkı haykırmak ve Filistin'in yanında durmak, insanlık adına hepimizin ortak görevi olmalıdır. Soykırımcıların yargılanması ve adaletin sağlanması için mücadelemiz devam edecek.''
DİJİTAL FAŞİZM VE SOSYAL MEDYA ŞİRKETLERİNİN TAVRI
''Son dönemde sosyal medya şirketlerinin, çıkarlarına dokunan her durumda mafya benzeri bir tutum sergilediğine şahit olmaktayız. Bu platformların terör örgütlerine ve suç gruplarına karşı sergilediği ilgisizlik, toplumu derinden rahatsız ediyor. FETÖ'den PKK'ya kadar pek çok terör örgütü, bu mecralarda rahatça faaliyet gösterebiliyor. Aynı şekilde, milletimizin inancına yönelik açıkça hakaretler ediliyor ve suç ile terör faaliyeti serbestçe yürütülüyor.''
MUHALEFETİN TUTUMU
''Sosyal medya şirketlerinin bu tavrına karşı gösterdiğimiz tepkiler, çoğu zaman yeterli karşılığı bulmuyor. Özellikle, Amerika ve Avrupa'daki kurallara uyum gösteren muhalefetin, Türkiye söz konusu olduğunda bilinçli olarak bu özeni göstermediği gözlemleniyor. Şirketlerin bu tavrı kadar rahatsız edici olan bir diğer durum ise ülkemizdeki muhalefetin kaypak tutumudur. Rahatsızlıklarımızı pek çok kez dile getirmiş olmamıza rağmen, gereken işbirliği henüz sağlanabilmiş değil.''
ÖZGÜRLÜK VE İFADE HÜRRİYETİ
''Kimsenin özgürlüğü, ifade hürriyeti, ticareti veya yaşam tarzıyla ilgili bir sorunumuz bulunmuyor. Ancak, sosyal medya platformlarının kötü uygulamalarını eleştirmeyenlerin, Türkiye'yi Batılı ülkeler önünde şikayet etmeyi alışkanlık haline getirmesi, bu durumu "ifade özgürlüğü" olarak nitelendirmekten uzak bir davranış biçimidir. Bu tavır, daha çok batıcı bir yaklaşım olarak değerlendirilmektedir. Mücadelemizi, bu platformların arkasındaki güçlere karşı yürütüyoruz. Sosyal medya şirketlerinin tekel konumlarını siyaseti etkileme ve toplumsal mühendislik projelerini hayata geçirme amacıyla kullanması, toplumsal barış için tehdit oluşturuyor. Sansürcülük değil, toplumsal barışı koruma adına hareket ediyoruz.''
DEVLETİN GÖREVLERİ VE HEDEFLER
''Geçtiğimiz 22 yıl boyunca devlet olarak, milletimize en iyi şekilde hizmet edebilmek için büyük bir çaba sarf ettik. Hedefimiz, anayasamızın verdiği yetkilerle vatandaşlarımızın haklarını korumak ve onların refahını artırmaktır. Bu süreçte, dijital faşizme karşı durarak, adil ve özgür bir toplum inşa etmeye devam edeceğiz.''