Toplantıya katılan Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Filistin temsilcileri ile en son 5 yıl önce Moskova'da bir görüşme yapıldığını hatırlatarak, "Bu format için 5 yıl geçti. Covid-19 nedeniyle ara verildi, ancak artık böyle bir engel yok. Bölgedeki ve dünyadaki gelişmeler, daha etkili, üretken ve yapıcı temaslar kurmamızı teşvik etmeli. İşgal altındaki Filistin topraklarında yaşanan son dramatik olaylar göz önünde bulundurulduğunda, bu temaslar daha da önem kazanıyor" dedi.
Gazze Şeridi'nin benzeri görülmemiş bir şiddet dalgasıyla sarsıldığını belirten Lavrov, "ABD'nin arabuluculuk çabalarını tekeline alma, uluslararası arabulucuların oluşturduğu Dörtlü'nün (ABD, Rusya, AB, BM) çalışmalarını engelleme ve kendi politikalarını teşvik etme eğilimleri, Ortadoğu barış sürecinde uzun süreli bir durgunluğa neden oldu. ABD, bölge ülkelerinin uzun zamandır ihmal edilen çıkarlarını önemsemedi" şeklinde konuştu.
Lavrov, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarındaki sivil kayıplara da dikkat çekerek, "Son aylarda yaşanan trajik olaylarda 30 binden fazla kişi hayatını kaybetti. Bu kayıpların çoğu sivillerden oluşuyor, kadın ve çocuklar da dahil. İnsani felaketin boyutu giderek artıyor. BM'nin Gazze'deki insani yardım koordinatörlüğü, BM Güvenlik Konseyi'ne mevcut durum hakkında bilgi sundu. Rakamlar iç karartıcı. 2,4 milyonluk Gazze nüfusunun yaklaşık 700 bini kıtlığın eşiğinde" dedi.
Lavrov, akan kanın durdurulmasının öncelikli öncelikleri olduğunu vurgulayarak, "İlk günden beri bunun için çalışıyoruz. Filistinlilerin kolektif cezalandırılmasını kabul etmemiz mümkün değil" ifadelerini kullandı.
Bölgedeki gerilimin tek çözümünün bağımsız bir Filistin devletinin kurulması olduğunu vurgulayan Lavrov, "Yalnızca uluslararası hukuk temelinde, başkenti Doğu Kudüs olan bir Filistin devletinin kurulması, bölgede kalıcı barışı garanti edecektir" dedi.