Mahkeme, Yunus Emre Erzen ve Batuhan Bayındır'ın hayatını kaybettiği olayla ilgili olarak 10 sanığın yargılandığı duruşmada, 4 tutuklu sanık SEGBİS sistemi aracılığıyla hazır bulundu. Duruşmaya tarafların avukatları da katıldı.
Tanıkların ifadelerine göre, olaydan bir hafta önce sanık Tarık Özer'in, Yunus Emre Erzen'in babası Cantürk Erzen'e, ödeme yapılmayan çekle ilgili baskı yapması üzerine tartışma çıkmış. Tanıklar, Cantürk Erzen'in olaydan önce Tarık Özer'in bu talebini reddettiğini ve oğlu Yunus Emre'nin sinirli olduğunu belirtti. Olaydan sonra ise Özer ailesinin barışmak istediğini ifade etti.
Mahkeme sırasında avukatlar arasında sözlü tartışma yaşanması üzerine duruşma ara verildi. Aranın ardından devam eden duruşmada, müşteki avukatı Kerim Bahadır Şeker'in tanığa yönelik sorusu üzerine, tanık Vahdettin Erden'in tepkisi tartışmalara yol açtı. Bu durum üzerine mahkeme başkanı, duruşmaya yeniden ara verdi.
Tanıklardan Mehmet Erzen, kardeşi Yunus Emre Erzen'in öldürülmesiyle ilgili olarak duygusal ifadeler kullandı. Erzen, "Bana gelip kafama şişeyle vursalardı, ayaklarına değil kafalarına sıkardım hepsinin. Bunlar benim daha önce dükkanımı taradılar. Ben karşılık verdiğim için şimdi cezaevindeyim. Ben devletin adaletine güveniyorum" şeklinde konuştu.
Baba Cantürk Erzen ise, oğlu Yunus Emre'nin öldürülmesinin ardından duygusal açıklamalarda bulundu. Erzen, "Yunus Emre 23 yaşındaydı. Beni istedikleri zaman bulabilirler. Ben hepinizi öldürsem bile içim soğumaz. Bana para teklif ediyorsunuz. Ben çocuğumun kan parasıyla ev mi alacağım?" dedi.
Sanık Tarık Özer ise savunmasında, olayın kendisi için istem dışı gerçekleştiğini ve suçsuz olduğunu ileri sürdü. Özer, "Ben bir iş insanıyım. Türkiye'nin her yerinde yatırımımız var. 600 bin lira mesele değil. Ben 600 bin lira değil, 60 milyon için bile adam vuracak insan değilim" dedi.
Mahkeme, ara kararında sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verdi ve duruşmayı eksikliklerin giderilmesi için erteledi.
İddianamede ise, olayın 28 Temmuz 2023'te Esenyurt'ta meydana geldiği ve 10 sanığın 'tasarlayarak kan gütme saikiyle kasten öldürme' ve benzeri suçlardan yargılandığı belirtildi. Başsavcılık, sanıklardan bazılarının ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasını talep etti.