Everest Dağı yolunda toplanan çöpler, Katmandu’da geri dönüşümle ilgilenen Agni Ventures tarafından işletilen bir tesiste ayrıştırılmadan önce yığılıp sergileniyor. Dünyanın en yüksek dağı olan Everest’in zirvesi yakınlarında yıllarca donmuş cesetleri çıkarmak ve çöpleri temizlemekle uğraşan bir ekibe liderlik eden yetkili, buradaki temizlik çalışmalarının yıllar süreceğini belirtti.
EVEREST'TEN 11 TON ÇÖP DÖRT CESET VE BİR İSKELET ÇIKARTILDI
Peak Promotion tarafından sağlanan bir görüntüde, 29 Mayıs 2024 Çarşamba günü Nepal'deki Everest ana kampından hava yoluyla taşınmaya hazırlanan dağcıların kurtarılmış cesetleri yer alıyor. Nepal hükümeti tarafından finanse edilen asker ve şerpalardan oluşan ekip, bu yılki tırmanış sezonunda Everest'ten 11 ton çöp, dört ceset ve bir iskelet çıkardı.
Everest Dağı yolunda toplanan kullanılmış oksijen tüpleri ve bira kutuları, Katmandu'da geri dönüştürülebilir atıkları yöneten Agni Ventures tarafından işletilen bir tesiste duruyor. Bir Şerpa, dünyanın en yüksek dağındaki en yüksek kampın temizlenmesi yıllar alacak çöplerle dolu olduğunu belirtti.
ÇÖPLERİ AŞAĞI İNDİRMEK MÜMKÜN DEĞİL
Nepal hükümeti tarafından finanse edilen ekibin bir üyesi, Everest Dağı yolunda donmuş çöpleri temizlemek için bir kürek kullanırken görüntülendi. Geçen yetmiş yılda binlerce dağcı Everest’in zirvesine tırmandı ve birçoğu geride ayak izlerinden fazlasını bıraktı. Dünyanın en yüksek dağının buzlu yamaçlarında tonlarca çöp ve çok sayıda ceset kaldı.
Yetkililer, dağcıların çöpleri aşağı indirmelerinin Everest'teki zorlu şartlardan dolayı mümkün olmadığını ve bu nedenle onlara kızmadıklarını ifade ediyor.
40-50 TON KADAR ÇÖP OLABİLİR
Ekip liderlerinden Ang Babu, zirveye ulaşma girişiminden önceki son kamp olan Güney Col’da 40-50 ton kadar çöp olabileceğini söyledi.
Ang Babu, "Everest'te bırakılan çöplerin çoğunluğu eski çadırlar, gıda ambalajları ve gaz kartuşları, oksijen tüpleri, sırt çantaları, tırmanma ve çadır bağlamada kullanılan iplerden oluşuyor" dedi.
Güney Col Kampı'ndaki çalışmalar için hava koşullarının büyük bir zorluk oluşturduğunu, oksijen seviyesinin normalin üçte biri kadar olduğunu ve rüzgarların hızla tipiye dönebildiğini belirten Ang Babu, "Güneşin buz örtüsünü eriteceği güzel havayı beklemek zorundaydık. Ancak bu tutum ve koşullarda uzun süre beklemek mümkün değil. Oksijen seviyesi çok düşükken uzun süre burada kalmak hayati risk taşıyor." dedi.