Uzay ajansı, Eylül ayında geri dönen uzay aracının taşıdığı kutuyu iki aydır açmaya çalışıyor ancak teknik zorluklarla karşılaşıyor.
Bilim insanları, içindeki örneklerin güneş sisteminin doğuşuna dair önemli soruları cevaplayabilecek nitelikte olduğunu vurguluyor. Bu numuneler, gezegenimizin nasıl oluştuğuna ve güneş sisteminin evrimine dair derinlemesine anlayış sağlayabilecek potansiyele sahip.
Ancak, uzmanlar tarafından yapılan açıklamalara göre, kutunun açılmasındaki teknik sorunlar hala çözüme kavuşturulabilmiş değil. NASA'nın Johnson Uzay Merkezi'ndeki ekip, örneklerin çoğunu içeren TAGSAM başlığını açma stratejisini değiştirmiş olsa da kutunun açılması için yaşanan zorluklar devam ediyor. Şu ana kadar yalnızca 70,3 gram örneğe erişilebilmiş durumda.
Buna rağmen, durumun tamamen kötü olmadığı belirtiliyor çünkü hedeflenen 60 gramın ötesinde numune elde edilmiş durumda. Ancak, kutunun içinde hala tahmini olarak 250 gram kaya ve toz bulunuyor.
Öte yandan, numunelerin ilk analizleri, içerdikleri bol miktardaki karbon ve su molekülleriyle Dünya'ya yaşamın yapı taşlarının asteroitler aracılığıyla ulaşmış olabileceği teorisini destekliyor.