The Spot haber sitesinin ulaştığı mektupta, Eylem Tok, yaşadığı psikolojik ve fiziksel sıkıntılardan bahsediyor. “Yemek yemede, uyumada zorluk çekiyorum. Yiyecekleri midemde tutamıyorum ve önemli miktarda kilo kaybediyorum,” ifadeleriyle, hapishane koşullarının kendisini ne denli etkilediğini gözler önüne seriyor. Tok, dört yıl önce epilepsi hastalığına yakalandığını ve hapishanede iki kez nöbet geçirdiğini belirterek, sağlık durumunun giderek kötüleştiğini dile getiriyor.
“ABD’DE YENİ BİR HAYAT KURMAYI PLANLIYORDUM”
Mektubunda ABD’deki gelecek planlarından da söz eden Tok, oğlu ve kendisi için dil okuluna kayıt yaptırmayı düşündüğünü ve ardından bir galeri açmayı planladığını belirtiyor. Ancak kazanın ardından bu planlarının alt üst olduğunu ifade ediyor. “ABD'de oğlum için ve kendim için dil okuluna yazılacaktım. Sonunda da burada bir galeri açmayı umuyordum,” diyen Tok, yaşananların kendisi için büyük bir hayal kırıklığına dönüştüğünü anlatıyor.
KAZANIN ARDINDAN KAÇIŞ VE TUTUKLANMA SÜRECİ
Olay, 1 Mart günü İstanbul Eyüpsultan’da gece saatlerinde meydana geldi. Timur Cihantimur’un kullandığı lüks otomobil, emniyet şeridinde arıza nedeniyle park halinde bulunan üç ATV’ye çarptı. Bu kazada 29 yaşındaki Oğuz Murat Aci hayatını kaybederken, dört kişi yaralandı. Ehliyetsiz olan Timur Cihantimur, kazanın hemen ardından annesi Eylem Tok tarafından önce Mısır’a, ardından da ABD’ye kaçırıldı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, anne ve oğlu hakkında yakalama kararı çıkarttı ve kırmızı bültenle aranmalarını talep etti. Türkiye’nin talebi üzerine ABD polisi, 14 Haziran’da Boston’da operasyon düzenleyerek ikiliyi yakaladı. Şu an Türkiye’nin iadesini bekleyen Eylem Tok ve oğlu Timur Cihantimur, ABD’de yargı sürecini beklerken, Tok’un mahkemeye sunduğu bu mektup, yaşadıkları zorlukları ve pişmanlıklarını gözler önüne seriyor.