Genç Fotoğrafçı Hilmi Çoban, fotoğrafın sınırları olmadığını Ara Güler Ödülüyle kanıtladı

Fotoğrafçı Hilmi Çoban, “Fotoğraf, sınırları olmayan bir sanat. Kendimi sürekli geliştirerek ve örnek aldığım ustaların izinden giderek fotoğraf dünyasında kendi tarzımı oluşturuyorum. Ara Güler Özendirme Ödülü'nü kazanmak, fotoğrafçılık kariyerimdeki en gurur verici anlardan biri oldu.” ifadelerini kullandı.

ÖZEL HABER: GÜNSU ÖZMEN

Mersinli Fotoğrafçı Hilmi Çoban, Sanat Tarihi ve Fotoğrafçılık alanındaki eğitimini sürdürürken, Depo Photos ve Güney Gazetesi'nde foto muhabiri olarak kariyerine devam ediyor. Genç yaşına rağmen, Türkiye Foto Muhabirleri Derneğinin (TFMD) düzenlediği fotoğraf yarışmasında Ara Güler Özendirme Ödülü'nü kazanarak dikkatleri üzerine çekti. Çoban, fotoğrafa olan tutkusunu ve başarıya giden yolculuğunu anlattı.

Fotoğrafa merakınız ne zaman ve nasıl başladı?

Fotoğrafa ilgim üniversitede Sanat Tarihi 1.sınıfta seçmeli fotoğraf sanatı dersine girdiğimde ortaya çıktı. Resim bölümünde görev yapan Doç. Orçun Çadırcı Hoca'mız bize derste Ara Güler’in çektiği fotoğraflardan göstermeye başladı ve o gördüğüm fotoğraflar adeta bende bir fotoğraf aşkı uyandırdı ve o dersten sonra fotoğrafa başladım. Bir daha da fotoğraf makinemi elimden bırakmadım diyebilirim.

Fotoğrafın hangi dalına daha çok ilgi duyuyorsunuz?

Spor fotoğrafına çok yoğun ilgi duyuyorum ve çekmekten en çok keyif aldığım fotoğraf türü. Fotoğrafa başlamadan önce 14 yıllık lisanslı spor geçmişi olan çeşitli spor dallarıyla uğraşan, kupalar ödüller kazanmış bir sporcuydum ve sporu bıraktıktan sonrada fotoğraf sayesinde spordan hiç kopmadım ve spor fotoğrafı çekmekten de ayrı bir keyif alıyorum.

Fotoğraf eğitimi alıyor musunuz? Örnek aldığınız fotoğraf sanatçıları kimlerdir?

Fotoğraf eğitimi almayı bu yıl içinde son verdim ve artık Mersin Fotoğraf Derneğinde Fotoğraf Eğitmenliği yapıyorum. Örnek aldığım fotoğraf sanatçıları arasında başta benim fotoğrafa başlamama sebep olan usta fotoğrafçı Ara Güler var. Sonrasında ise yine çok beğendiğim ve kendime idol olarak gördüğüm spor fotoğrafçısı Matthias Hangst var. Türk Foto Muhabirleri olarak da Murad Sezer, Rıza Özel, Abdurrahman Antakyalı, Tolga Adanalı, Erdem Şahin, Serkan Avcı, Necdet Canaran ve Mustafa Ercan gibi ustaların fotoğraflarını kendime örnek alıyorum.

FOTOĞRAFTA KOMPOZİSYON VE BAKIŞ AÇISI

Fotoğraf çekerken en çok dikkat ettiğiniz şeyler nelerdir?

En çok dikkat ettiğim konu kompozisyon ve bakış açısı. Daha sonrasında ise temel ayarlara dikkat ediyorum çünkü fotoğrafta asıl hikâyeyi estetiği ve fotoğrafı güçlü kılan unsurun kompozisyon ve sonrasında nerede nasıl bir şekilde baktığımız bakış açısı geliyor. Sonra diyafram alan derinliği, enstantane gibi parametrelere önem veriyorum.

TFMD fotoğraf yarışmasına katılmaya karar verme süreciniz nasıldı? Yarışmaya katılmaya nasıl karar verdiniz? Yarışmaya katılmaya ne sizi motive etti?

TFMD Fotoğraf Yarışması'na katılma sürecim aslında planlı oldu ve bu yarışmanın yapılacağı tarihi bekliyordum çünkü geçen sene yarışma başvuru tarihini kaçırmıştım. 3 senedir fotoğrafla ilgilenen biri olarak daha önce hiç fotoğraf yarışmasına katılmamıştım ve kendimi artık denemek istiyordum. Fotoğraf yarışmasına katılıp o heyecanımı yenmeyi ve fotoğraf yarışma deneyimi yaşamak temel motivasyonumdu ve bu yarışmanın da 40 yıldır faaliyet gösteren TFMD tarafından düzenlenmesi ve jüri üyelerine baktığımda kendime örnek aldığım foto muhabiri ustaların olması da beni ayrıca bu yarışmaya katılma konusunda motive etti.

TFMD Ara Güler Özendirme Ödülü'nü kazanınca neler hissettiniz? Çevrenizden gelen tepkiler nasıl oldu? Bu ödülün sizin için anlamı nedir?

Ödülü kazanınca çok mutlu oldum, gururlandım ve onur duydum. Fotoğrafa başlama sebebim olan, onun fotoğrafları sayesinde fotoğrafın sadece bir sanat değil, tarihi bir belge de olduğunu öğreten usta fotoğrafçı Ara Güler adına düzenlenen fotoğraf yarışmasında bu ödülü almış olmam beni duygulandırdı ve çok çok mutlu etti. Çevremde de çok olumlu geri dönüşler aldım. Fotoğraflarımı beğenen ve bana olumlu eleştirilerde bulanan arkadaşlarım benim bir yarışmaya katılmamı tavsiye ediyorlardı ve bu yarışmaya katılıp kazandığımı öğrendiklerinde de çok mutlu oldular ve çevremdekiler tarafından onore ve takdir edildim.

FOTOĞRAFÇILARIN İLHAM KAYNAĞI

Fotoğraf çekme sürecinizde hangi konulara özellikle odaklanıyorsunuz? İlham aldığınız kaynaklar nelerdir?

Fotoğraf çekerken benim için en önemlisi fotoğrafın hikâye anlatması. Fotoğrafın bir hikâyesi olmalı ona bakan izleyiciye bir mesaj vermeli. Fotoğraf kitapları ve her yıl ajansların yayınladığı yılın en iyi fotoğrafları benim için en önemli öğretici kaynaklar arasında yer alıyor.

KRİTİK AN FOTOĞRAFÇISI NE DEMEK?

Fotoğrafçılıkta kendi tarzınızı nasıl tanımlarsınız?

Kendimi kritik an fotoğrafçısı olarak tanımlıyorum. Özellikle spor fotoğraflarında kritik anları ve aksiyonun zirveye çıktığı anları yakalamayı seviyorum ve bu anları fotoğraflamak için tetikte bekliyorum, spor karşılaşmasının başından sonuna kadar parmağımı deklanşör tuşundan hiç ayırmıyorum.

Fotoğrafçılıkla ilgilenen diğer genç yeteneklere ne gibi tavsiyelerde bulunursunuz?

Çok fazla çalışmak; iyi fotoğraflar izlemek, bolca fotoğraf çekmek ve sahada pratik yaparak yanlışlarını görmelerini, hatalarını düzeltmek için ustalardan yardım almaktan çekinmesinler.

Gelecekteki projeleriniz ve hedefleriniz nelerdir? Hangi alanlarda daha fazla çalışmayı planlıyorsunuz?

Spor Fotoğrafçılığı alanında ilerlemeyi düşünüyorum ve Triatlon branşında uzmanlaşıp bu spor dalında özel bir fotoğraf sergisi açmayı planlıyorum.

Fotoğrafçılık kariyerinizde karşılaştığınız en büyük zorluk nedir ve nasıl üstesinden geldiniz?

En büyük zorluk ekipmanların çok pahalı olması. Spor fotoğrafçılığı yapmak istediğinizde bu ekipmanların fiyatı daha da artıyor tabii ki haliyle. Hiç sıfır ekipmanım olmadı hep ikinci el ekipmanlar kullanmak zorunda kaldım. Diğer bir zorluk ise serbest çalışıp aynı zamanda üniversite öğrencisi olduğum için basın kartı alamamak. Basın kartı alamadığım için de izin ve giriş konusunda sıkıntılar yaşıyorum. Farklı yollardan izin ve akreditasyon sorunlarını aşabiliyoruz ama aşamadığımız zamanlarda oluyor…

Fotoğraf çekmeye başlamadan önce hangi ekipman ve kaynakları araştırdınız veya kullandınız? Bu süreçte önerileriniz nelerdir?

Fotoğraf kitaplarını okuyup araştırmıştım daha sonra internetten videolar izleyerek devam ettim. Son olarak da fotoğraf derneğinde ileri seviye eğitimler almıştım. Önerim fotoğraf derneklerinde bolca vakit geçirmeleri. Bu tip derneklerde usta fotoğrafçılar gençlere tüm bilgi birikimlerini aktarmaya açık oluyorlar ve kısa zamanda çok hızlı bir gelişim gösterebiliyorsunuz.

Fotoğrafçılıkta başarıyı sürdürebilmek için sürekli kendinizi nasıl geliştiriyorsunuz?

Eğitmeni ve üyesi olduğum fotoğraf derneğindeki fotoğraf etkinliklerine katılıyorum ve sürekli olarak açılan çeşitli fotoğrafçılık workshop eğitimlerine katılıp kendimi sürekli geliştirmeye çalışıyorum. Vakit buldukça alanım ve genel fotoğrafçılıkla ilgili fotoğraf kitapları okuyorum. En önemlisi ise kendime çekim görevleri veriyorum, örneğin bu yarın ki futbol maçında düşük enstantane ile fotoğraf çekmek, siluet tarzda fotoğraf çekmek gibi. Böylece sürekli tek düze fotoğraftan kurtulup farklı teknikler kullanarak fotoğraflarımı zenginleştirmeye çalışıyorum.

Fotoğrafçılıkta en sevdiğiniz ve en zorlandığınız yönleri nelerdir? Bunlarla başa çıkma stratejileriniz nelerdir?

Fotoğrafta en sevdiğim yön sınırlarınızın olmaması, tek sınır kendinizsiniz, fotoğrafın bir sonu, bir üst sınırının olmaması, tamamen özgürsünüz fotoğrafta sınır insanın kendisi. En zorlandığım tarafı ise mükemmeliyetçi olmamdan dolayı çektiğim fotoğrafların hiçbirini beğenemiyorum ve bu da beni sürekli arayış içinde olmama sebep oluyorum ama bence bu iyi bir şey.

Fotoğrafçılıkta yaratıcılığı tetikleyen veya sizi ilham veren belirli bir olay veya deneyim oldu mu? Bu deneyimi paylaşabilir misiniz?

Spor fotoğrafı ağırlıklı çektiğim için bu fotoğraflar haber amaçlı kullanılıyor ama fotoğrafın sadece haber değeri taşıyacak şekilde çekilmesi değil, bunun yanında estetik ve sanatsal düşünce ile de birleşebileceğini fark ettiğim andan itibaren fotoğraflarımda artık estetiği de yakalamaya çalışıyorum. Bunun sebebi de internette almayı düşündüğüm bir fotoğraf makinesi firmasının tanıtım filminde oynayan spor fotoğrafçısı Matthias Hangst. Onun fotoğraflarında çok fazla estetik ve kompozisyona öncelik olduğunu gördüm ve onu kendime örnek almaya çalıştım.

Fotoğraf çekerken teknik detaylara ne kadar odaklanıyorsunuz? Teknik becerilerinizi geliştirmek için neler yapıyorsunuz?

Teknik detaylara yeterince hâkim olduğumu düşündüğüm için artık önceliğim fotoğraflarımda estetik ve güçlü kompozisyon oluşturmak. Teknik becerimi geliştirmek için ise sürekli teorik ve pratik olarak çalışma yapıyorum.

Fotoğrafçılıkta kendi tarzınızı bulurken hangi aşamalardan geçtiniz? Başkalarının tarzlarından etkilenme ve kendi kimliğinizi bulma süreciniz hakkında konuşabilir misiniz?

Kendi tarzımı bulmam neredeyse 4 yılımı aldı diyebilirim. İlk önce kendime örnek aldığım bana ilham olan fotoğrafçıların çektiği fotoğrafları kopyalayarak başladım, ödüllü fotoğrafları izledim sürekli. Daha sonra kopyaladığım fotoğrafların üzerine kendimden bir şeyler koymaya çalıştım ve daha sonrada kopyalamayı bırakıp sadece kendi düşünce ve bakış açımı fotoğraflarıma yansıtmaya başladım.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

Güncel Haberleri