Antibiyotikler, insan ömrünü uzatan önemli ilaçlardan biri olabilir, ancak aşırı kullanımı antibiyotik direncine yol açabilir. Acıbadem Atakent Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. İftahar Köksal, 18-24 Kasım Dünya Antimikrobiyal Direnç Farkındalık Haftası'nda, bu konuda önemli uyarılarda bulundu.
Prof. Dr. İftahar Köksal, Avrupa'da antibiyotik kullanımının birinci sırada olduğunu belirtiyor ve bunun çoğunlukla gereksiz kullanımdan kaynaklandığını vurguluyor. Özellikle nezle, grip gibi solunum yolu enfeksiyonlarında gereksiz antibiyotik kullanımının yaygın olduğuna dikkat çekiyor. Antibiyotiklerin gereksiz ve uygun olmayan dozda kullanılması, dirençli mikroorganizmaların gelişme riskini artırabilir.
MİKROORGANİZMALARIN ORTAYA ÇIKMASINA NEDEN OLUYOR
Ayrıca, antibiyotiklerin vücuttan atılma şekli üzerinde duran Köksal, bu ilaçların dışkı aracılığıyla atıldığını belirtiyor. Kanalizasyon sistemlerine ulaşan antibiyotiklerin, bu bölgelerdeki flora üzerinde olumsuz etkiler yaratarak dirençli mikroorganizmaların ortaya çıkmasına neden olduğunu açıklıyor. Bu durum, balıkları, tavukları ve bitkileri tüketen insanlara dirençli mikroorganizmaların geçişine yol açabilir, örneğin tavuk zehirlenmeleri gibi sorunlara neden olabilir.
Gelecekte antibiyotik direncinin dünya genelinde ciddi bir sağlık sorunu haline gelebileceğine dikkat çeken Köksal, 2050 yılında kanserden daha çok tedavi edilememiş bakteriyel enfeksiyonlardan kaynaklanan ölümlerin artabileceğini belirtiyor. Günlük olarak dirençli mikroorganizmalar nedeniyle hayatını kaybeden insan sayısının şu an bile oldukça yüksek olduğunu vurguluyor.
Son olarak, Köksal, antibiyotik kullanımına daha dikkatli olunması gerektiğini ve 2050 yılına hazırlık yapmak yerine bugünden başlayarak bu ilaçları daha bilinçli bir şekilde kullanmamız gerektiğini ifade ediyor. Antibiyotikleri gereksiz yere kullanmaktan kaçınılmalı ve enfeksiyon kontrol önlemlerine daha fazla önem verilmelidir.