Uluslararası Adalet Divan (UAD) Başkanı Yargıç Joan Donoghue tarafından kamuya açık bir oturumda okunan kararda, şu önemli noktalar öne çıktı:
"Gazze'de yaşanan insani trajedinin son derece farkındayız ve can kayıplarından derin endişe duyuyoruz."
Uluslararası Adalet Divanı, Gazze'deki insani trajediye duyarsız kalmadığını vurgulayarak, bölgedeki can kayıplarından derin endişe duyduğunu ifade etti.
"İsrail, soykırımın yaşandığını yalanlamaktadır, soykırım suçlamalarını reddetmiştir, hukuksal temelden yoksun olduğunu ifade etmiştir."
Mahkeme, İsrail'in soykırım iddialarını reddetmesine ve hukuki temel eksikliğini savunmasına rağmen, bu görüşe itibar etmediğini belirtti.
"Mahkeme, İsrail'in dosyanın reddi talebini reddetti."
Uluslararası Adalet Divanı, İsrail'in dosyanın reddi talebini reddederek, Güney Afrika'nın davasının daha fazla incelenmesi için kapıyı açtı.
"Mahkemenin görüşüne göre, Güney Afrika'nın iddialarının bir kısmı sözleşmenin maddelerinin bir kısmı içine girebilir. Tüm taraflar sözleşme yükümlülüklerini yerine getirmelidir."
Divan, Güney Afrika'nın iddialarının bir kısmının sözleşmenin maddelerine uygun olduğunu belirtirken, tüm tarafların sözleşme yükümlülüklerini yerine getirmesi gerektiğine vurgu yaptı.
"Güney Afrika'nın İsrail'e ilişkin başvurusu uygundur. Güney Afrika'nın ortaya koymuş olduğu iddiaların makul olup olmadığı değerlendirilecek. Taleplerin mantıklı olup olmadığı konusunda henüz karar verilmemiştir."
UAD, Güney Afrika'nın İsrail'e yönelik başvurusunu uygun bulduğunu ifade ederek, Güney Afrika'nın iddialarının makul olup olmadığını değerlendirmek üzere daha fazla adım atılacağını belirtti.
"Sözleşmeye göre soykırıma iştirak etmek ve cesaretlendirmek de soykırım suçları arasında sayılmaktadır."
Mahkeme, soykırım suçları arasında yer alan iştirak etmek ve cesaretlendirmenin, sözleşme kapsamında değerlendirileceğini vurgulayarak, bu noktaya dikkat çekti.
GÜNEY AFRİKA'NIN TALEPLERİNİN BİR KISMININ HAKLI OLDUĞUNA KARAR VERİLDİ
Gazze nüfusunun yüzde 93'ü kriz seviyesinde bir açlıkla karşı karşıyadır. Gazze'deki çocuklar ciddi travmalarla kraşı karşıya, 1,4 milyon insan sığınaklarda yaşamaktadır, hastalıklar yayılmaktadır. Bir neslin buna maruz kaldığı görülmektedir, pek çoğu annesiz ve babasız kalmıştır. Çocukların yaşadığı dram gerçekten yürek parçalayıcıdır.
Mahkemeye göre yaşananlar ve durum en azından Güney Afrika'nın taleplerinin bir kısmının haklı olduğuna karar verilmiştir.
Gazze halkının soykırımdan korunması konusunda da tedbir taleplerinin yerinde olduğu açıktır.
Mahkeme, Gazze’deki felaket boyutundaki insani durumun, tedbir kararı vermesini gerektirecek düzeyde “acil tehlike” teşkil ettiğine hükmetti. Ve telafisi mümkün olmayan sonuçların engellenmesini değerlendirdi. Nihayi karar verilmeden önce Güney Afrika’nın talepleri haklı bulunmuştur.
1 AY İÇERİSİNDE RAPOR SUNMASI GEREKİYOR
İsrail, gerekli önlemleri hemen alarak, insani ve temel hizmetlerin insanlara ulaşmasını sağlamalıdır.
İsrail, alınan tüm önlemlerle ilgili bir ay içinde mahkemeye rapor sunmalı. Bu rapor Güney Afrika'ya da iletilecektir. Mahkeme kararlarının bağlayıcılığı haizdir.
Gazze'de yaşanan çatışmanın tüm tarafları uluslararası insani hukuk kapsamında sorumludur. 7 Ekim'de Hamas tarafından kaçırılanlar derhal serbest bırakılmalıdır.
Mahkeme, İsrail hakkında 15'e 2 oyla ihtiyati tedbir kararı verdi.
İsrail tüm önlemleri alarak soykırım işlenmesini teşvik etmesini engellemellidir. İsrail devleti Gazze'de ve Gazze'ye karşı yürüttüğü askeri operasyonları derhal durdurmalı.
Gazze'deki tüm ihtiyaçların bölgeye ulaştırılması gerektiği kararlaştırıldı.
15'e 2 oyla İsrail, etkili bir şekilde önlemler alarak yıkımı önlemelidir kararı alınmıştır.
İsrail devleti mahkemeye ilgili ihtiyati tedbirler ile ilgili 1 ay içinde rapor vermelidir.