ÖZEL HABER: GAMZE ERDOĞAN
Ankara, tarihsel olarak büyük depremlerle anılmayan bir kent olsa da, Jeoloji Mühendisleri Oda Başkanı Hüseyin Alan, Başkent'in aslında hiç de riskten azade olmadığını vurguladı. "Ankara'da geçmişte yaptığımız bazı hatalar var. Ankara'nın yapılandırılması sanki hiç deprem olmayacak gibi projelendirilmiş. Birçok ile göre daha şanslı olsak da Ankara'da deprem riski sıfır diyemeyiz" ifadelerini kullanan Alan, Başkent'in deprem riskini bölge bölge değerlendirdi.
ANKARA'DA DEPREM RİSKİNE KARŞI YANLIŞ ALGILAR
Hüseyin Alan'ın belirttiğine göre, geçmişte Ankara'da hiç deprem yaşamayacağına dair yaygın bir inanç bulunuyordu ve hazırlanan mevzuatlar buna göreydi. Yapılan inşaatlar deprem riski çok düşük diye projelendirilmişti. 2012 yılında Türkiye Diri Fay Hattı haritasının yayınlanmasıyla bu inancın doğru olmadığı ortaya çıktı. Ankara'nın çevresinde 7 ve üzeri büyüklükte deprem üretme potansiyeline sahip fay hatlarının bulunduğunu belirten Alan, Başkent'in bazı bölgelerinde ciddi risklerin mevcut olduğunu söyledi.
BÖLGESEL DEPREM TEHLİKELERİ VAR
Alan, Ankara'nın kuzeyinde yer alan Kuzey Anadolu Fay Zonu'nun, Türkiye'nin en aktif ve dünyanın sayılı aktif fay hatlarından biri olduğunu vurguladı. Bu fay hattının Bolu Gerede'den başlayarak Marmara Denizi'ne kadar uzandığını ve 1999 Marmara Depremi gibi büyük depremlere neden olduğunu belirtti.
"Bu fay hattı hemen Ankara'nın kuzeyinden geçiyor ve kuzey ilçeler geçmişte yaşanan depremlerden etkilendiğini biliyoruz." diyen Alan, Kızılcahamam gibi zemin özellikleri bakımından hassas bölgelerde geçmişte bazı hasarların meydana geldiğini hatırlattı.
Alan, Tuz Gölü Fay Zonu'nun Niğde'den başlayarak Balâ'ya kadar uzandığını ve bu hattın da 7 ve üzeri büyüklükte depremler üretebileceğini ifade etti. Eskişehir Fay Zonu'nun da Ankara için potansiyel tehlike arz ettiğini belirten Alan, "Şereflikoçhisar, Bala, Polatlı ve Haymana gibi bazı kesimlerde bazı sıkıntıların olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz." dedi.
GEÇMİŞTE YAPILAN HATALAR VE GELECEKTEKİ TEHLİKELERİ
Alan, Ankara'da geçmişte yapılan hatalara dikkat çekerek, "Biz Ankara'yı sanki hiç deprem olmayacak gibi projelendirmişiz. Bugün biliyoruz ki düşük bir ihtimal de olsa bazı bölgeler deprem etkisi altında olacak." ifadelerini kullandı. Kent merkezinin nispeten daha az riskli olduğunu söyleyen Alan, buradaki bazı binaların da depremde sorun yaratabileceğini belirterek şöyle devam etti: "Deprem risksiz kabul edilip inşa edilen binalar Ankara'nın kent merkezinde de herhangi bir depremde sorun doğurabilir."
KENTSEL DÖNÜŞÜM VE RİSK ALANLARI
Alan, Ankara'da bugünkü kullanım fonksiyonunu tamamlamış bazı yerleşim yerlerinin kentsel dönüşüme ihtiyaç duyduğunu vurguladı. "Ankara çayı gibi uygun olmayan zeminlerin üzerine kurulmuş yerleşim alanları var. Demetevler'de bazı sıkıntılar var, Gazi Mahallesi gibi bazı sıkıntılı alanlar var" diyen Alan; İmrahor Deresi, İncesu ve Mamak gibi heyelan riski yüksek bölgelerde de yerleşim yerlerinin bulunduğunu belirtti. Genç alüvyon zeminler üzerine kurulan Çubuk bölgesinin de deprem açısından tehlikeli olabileceğini ifade etti.
ANKARA İSTANBUL DEPREMİ İÇİN HAZIRLIKLI OLMALI
Ankara Büyükşehir Belediyesi Afet İşleri Daire Başkanlığı ve Ankara AFAD İl Müdürlüğü tarafından hazırlanan İl Risk Azaltma Planı'na (İRAP) değinen Alan, "Oda olarak tavsiyemiz İRAP raporunu baz alarak hem toplumun eğitilmesini sağlamak hem de projelerin hayata geçmesini arzu ediyoruz." dedi.
Olası İstanbul depremi senaryosunda İç Anadolu ve Ege bölgelerine nüfus naklinin planlandığını belirten Jeoloji Mühendisleri Oda Başkanı Hüseyin Alan, "Ankara, bu senaryoyu dikkate alarak altyapı ve lojistik hizmetlerini geliştirebilir." diyerek Başkent için hazırlıklı olmanın önemine vurgu yaptı.