İstanbul 15. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, Cumhuriyet Savcısı Orhan Kapıcı'nın şikayeti üzerine "iftira" suçundan verilen cezanın istinafta onanmasıyla Ilıcak, 79 yaşında tekrar cezaevine gönderilmişti.
Ilıcak, "askeri ve siyasi casusluk" suçlamasıyla müebbet hapis istemiyle yargılandığı İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi'nde de ayrı bir davada yargılandı ve mahkeme tarafından TCK’nın 330/1. maddesi yerine "devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibariyle gizli kalması gereken bilgilerini açıklamak" suçundan 7 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Mahkeme, Terörle Mücadele Kanunu'nun 3., 4. ve 5. maddeleri açısından ceza artırımına yer olmadığına karar verdi ve Ilıcak'a 1/10 oranında takdiri indirim uygulayarak 5 yıl 10 ay hapis cezasına hükmetti.
Ilıcak, bu cezanın Yargıtay tarafından onanmasının ardından infazının tamamlanması için denetimli serbestlik başvurusunda bulundu. Ancak denetimli serbestlik, "iftira" suçlaması kapsamındaki dosyaya uygulanmamıştı.