TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, 81 il, KKTC ve Azerbaycan’dan gelen gençleri TBMM Tören Salonu’nda ağırladı. Gençlere Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak da eşlik etti.
TBMM Başkanı Kurtulmuş, 19 Mayıs Atatürk’ü anma gençlik ve Spor bayramı vesilesiyle tarihimizin en anlamlı sayfalarından birisini bir kere daha hatırlamak için bir araya geldiklerini belirterek, “19 Mayıs Türkiye’nin milli mücadelesinin kilit noktalarından dönüm noktalarından birisidir. Türkiye bildiğiniz gibi Osmanlı Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra maalesef mağlup olduktan sonra, 30 Ekim 1918’de Mondros mütarekesi imzalanması ile birlikte galip devletler Anadolumuzu işgal etmeye başladılar. Bunlardan en önemlilerinden birisi de İzmir’in işgalidir." dedi
İzmir’in işgalinin ertesi günü Mustafa Kemal Paşa ve beraberindeki 18 subayla birlikte Türkiye’nin o zamanki 19. Kolordu müfettişi sıfatıyla Mustafa Kemal Paşa ve 18 subay arkadaşıyla birlikte Samsun’a gitmek için yola çıktıklarını anımsatan Kurtulmuş şunları söyledi:
Samsun’a gitmek bir milli mücadeleyi başlatmak Anadolu’daki direniş ruhunu ateşlemek ve böylece emperyalizmin Anadolu’yu işgal eden öncü ordularına fırsat vermemek için ortaya konulmuş tarihi bir kararlılıktır. Hemen Samsun’un ardından bildiğiniz gibi Havza, Amasya ve Erzurum kongreleri gerçekleşti, bu kongrelerle birlikte yerel mücadele unsurları bir şekilde harekete geçirildi ve onlar arasında ortak bir kararlılık vurgulandı.
19 Mayıs fevkalade önemli bir dönüm noktasının başlangıcıdır. Bir kararlılığın, istikametin ve inancın müşahhas bir halidir. İnanç, azim, kararlılık ve direnç bütün bunların hepsini bir araya getiren bir ruh anlayışı ile böylesine büyük bir maneviyatla böylesine büyük bir kurtuluş ve diriliş ruhuyla büyüklerimiz ayağa kalktılar ve Türkiye’nin bağımsızlığını bizlere sizlere gelecek nesillere armağan ettiler.
GENÇLİĞİMİZİ İLERİYE HAZIRLAYACAĞIZ
Türkiye’nin özellikle bu bölgede, coğrafyada güçlü bir şekilde ayakta durmaktan başka bir şansı yoktur. Nasıl dün Osmanlı İmparatorluğu’nun son döneminde sağdan soldan esen kuvvetli rüzgârlar bizi yerle bir etmek için bütün gücünü kullandıysa hiç şüphesiz bugünde aynı rüzgârlar çok daha kuvvetli bir şekilde esmektedir. Buna karşı suyun üstündeki saman copu gibi oradan oraya savrulup durmayacağız. İstikametimizi hedefimizi belirleyeceğiz ve özellikle ülkemizin en büyük kazanımı olan en büyük serveti olan gençliğimizi en güzel şekilde ileriye doğru hazırlayacağız.
Bunun için iki araba başlık altında gelecekle ilgili söyleyeceklerimizi toparlamak isterim. Bunlardan birincisi iddia, irade ve azim iddia irade ve ahlak sahibi olmaktır. Türkiye’nin gençleri Türk gençleri tekraren söylüyorum iddialı iradeli ve ahlaklı olmak zorundadır. İddia sadece kendi şahsımızın kişisel hedeflerimizin kişisel kariyerimizin peşinde koşan bir iddia olamaz. Bu ülkeye bu coğrafyaya ve hatta mazlum ve masum insanların tamamına tüm insanlık ailesine karşı bir büyük iddiaya sahip olmak zorundayız. O da önce Türkiye’de, Türkiye’nin gerçekten güçlü bir Türkiye olması sözünün muteber gücünün de tesirli olmasını sağlayacak bir azim ve iddianın içerisinde olmamızdır. Ayrıca iddia sahibi tek başına etmez olmak yetmez bu iddiayı birlikten bir iradeyle desteklemek zorundayız Güçlü irade ancak güçlü bir iradeyle, güçlü iddia, güçlü iradelerle desteklenir ve sadece iddia ve irade sahibi olmak değil, aynı zamanda bunu iddia ve irade sahibi olarak ortaya koyduğumuz hedefleri kendimize, ülkemize ve insanlığa ait hedeflerimizi gerçekleştirmek için yüksek ahlakla hareket eden bir tavrı ortaya koymak mecburiyetindeyiz.”